🎼Sertap Erener - Bir Çaresi Bulunur
Acılardan oluşmuş biriydim. Kat kat acılarla doluydum. Geçmişim geleceğimden beterdi belkide sonumu bilmiyordum ama artık alışmıştım acıya bağışıklık kazanmıştım en sonunda sonuçta acıdan başka bir şey değilim bu hayatta. Mutlu olduğum zamanlar bile gülmek haram gibi sanki. Gülersem bir yerden biri çıkacak ve ne hakla diyecek gibi hissediyordum.
Yıllar geçmişti. Hiç de hatırlamazdım eskileri, nankördüm belki de. Arkamda bırakmıştım her şeyi. Öyle zannediyorum. Öyle olmasını istiyordum. Bakışlarım boşluktan ibaretti sanki. Gözlerim ela rengindeydi. Bazen bana cam gibi gelirdi. Kırık camlar batardı gözlerime.
Karşımda ki beden bana yabancı gibiydi ama değildi de sanki. Üzerimde kırmızı bir dansöz kıyafeti vardı. Belimde ki kırmızı zincire bakıyordum gözlerim oraya dalmıştı dün olanlar sanki yine yaşanıyormuş gibi tüylerim dikeldi ve bedenim ürperdi. Gözlerim yavaşça aynadaki yansımamda olan yüzüme çıkardım. Yüzümde yoğun bir makyaj vardı gözlerim net bir şekilde belli oluyordu kahverengi tonlu makyajımda.
Kırmızıya boyanmış dudaklarım siyah peçenin arkasındaydı ama tül dudaklarımı kapatmıyor belli ediyordu. Üzerimde ki kırmızı eteğin yırtmacı baya derindi. Kısa saçlarımı gizleyen siyah peruğum belime kadar uzanıyordu. Üzerimde ki bralet çeşitli taşlarla süslenmişti. Hazırdım. Ben Arin. Gerçek ben, aynanın karşısında ki bendim.
Gülümsedim kırmızı boyalı dudaklarım peçenin arkasından kıvrıldı ve arkamı döndüm. Ellerimi çırptım. "Haydi kızlar bizim zamanımı!" Hepsi ayağa kalktığında tam zamanında Hasan ağabey içeri girdi. "Kızlar orkestra tamam, sıra sizde." Diyerek bana baktı ve kafasını salladı. O çıktığında bizde karanlık han'ın içerisine doğru ilerledik. Genellikle belirli bi gösterimiz olmazdı doğaçlama takılan gruplar olurduk ancak birbirimizle de uyumlu olmaya özen gösterirdik.
Altın renklerinde askıların ardından Han'ın epey kalabalık olduğunu az çok görmüştüm. Herkes meraklı gözlerle askıların arasından çıkacak olan bize bakıyordu askılar perde şeklinde yana doğru açıldı otomatik olarak ve gözler önünde en önde duran ben belirmiştim. Arkamda sıra halinde duran kızlar çok da dikkat çekmiyordu şarkının ritmiyle birlikte arkamdan teker teker kollarını sallayarak illüzyon gösterisine benzer şeklinde hareket ediyorduk.
Sonunda herkes arkamdan çıkınca şarkının ilk patlama kısmı da gelmiş ve hepimiz aynı anda bel, ayak, kol hareketlerimizi yapmaya başladık. Bir sağa bir sola oynayan belim, ellerimde ki bileziklerin sesleri ve mekanda artan alkış sesleri ile öne doğru ilerleyip müşterilere daha da yaklaştık.
💮
Günün sonuna neredeyse gelmiştik 1 saate yakın masaların arasında dolaşarak veya ortada buluşarak ekipçe iyi bir performans göstermiştik. Şuan ise Gül bir masada oturuyordu gülüşerek masadakilerle sohbet ediyordu ki tanıdık yüzlerdi konuştuğu kişiler muhtemelen arkadaşlarıydı. Sanem ise her zaman ki gibi erkenden ayrılmıştı. Leyla ile Kumru karşılıklı müziğin ritmiyle hareket ediyorlardı. Ben, ben ise ağzımda ki peçeyi çıkarıp bir sigara yakmıştım.
Mekanın arkasındaydım, üzerime attığım bir şal vardı. Günün yorgunluğu yavaş yavaş üzerime çöküyordu. Bir saat aralıksız dans etmiştik, bedenimde ki terler havanın soğukluğunda üzerime kurumuştu bile. İçime çektiğim tütünle kafamı yukarıya kaldırıp ağzımın içinde ki dumanı boşaltım yavaşça.
2 sene önce kirayı ödeyemediğim için oturduğum evden kovulmuştum ve sokakta elimde sadece bir valiz ile dram filminden fırlamış bir şekilde çarşıda geziniyordum. O sırada ayaklarım beni Esma nine'nin dükkanına götürmüştü. Beni görür görmez hemen dükkanın üst katına evine çıkarmış ve en sevdiğim çorbayı kaynatmıştı.
![](https://img.wattpad.com/cover/369697156-288-k605026.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON VALS
Teen FictionBen acem kızı 1999 da İran'da doğdum. 2008 yılında Türkiye'ye bir askerin kucağında geldim. Yaşayamaz, dediler yaşadım. Yapamaz, dediler yaptım. ♤ "Aman acem kızı. Canım acem kızı. Ben sana yandım güzel acem kızı."