Yeni bölüm geldi...
Yazım hataları için şimdiden özür dilerim.
Keyifli okumalar.. 🌷
🌷🌷🌷~Her şey göründüğü gibi olsaydı, elinize aldığınız deniz suyu mavi olurdu~
~George Orwell~🌷🌷🌷
Gözümü açtığımda karanlık bir odadaydım. Neredeydim ben?. Yürürken kafam bir şeye çarptı.Birden odanın ışıkları yandı.Kafamın çarptığı şeyin ne olduğuna bakmak isterken bunu bir insan kafası olduğunu gördüm.Etrafa baktığımda insan kafalarının tavanda ipten asılı olduğunu gördüm.Yerde bir ıslaklık olduğunu fark etdim.
Kafalardan akan kanlar yere doğru dökülüyordu.Yer bütün kandı. Bakışlarım odanın içinde gezinirken odanın kapısının olmadığını fark etdim. O zaman ben buraya nasıl gelmiştim?.Ağzıma bir el kapandı.Çığlık atmaya çalışıyordum amma sesim batmıştı.Elin sahibi ayağıma çelme taktı. Dengemi sağlayamayıp yere doğru düştüm.Elin sahibi konuşmaya başladı.
"Boşu boşuna çabalama burda seni kimse duyamaz" dedi kısık bir sesle.
Sesi bana tanıdık geliyordu.
Elini ağzımdan çektiğinde ise yüzünü göre bilmek için arkama döndüm amma yüzünü bağlamıştı."Kimsin sen" dedim kısık bir sesle.
Soruma cevap vermedi. Elimi yüzünü açmak için kaldırırken elimden yakaladı.
"Kimsin sen" diye sorumu yeniledim.
Bu defa sorumu yanıtsız bırakmamıştı.
"Karan" dedi ve birden toz olarak uçmaya başladı.
Duyduğum isimle kısa bir süreliğine şok geçirdim.
"Abicim" dedi dışardan bir ses
"Abicim uyan"
🌷🌷🌷
Gözlerimi açtığımda yatağın kenarında oturan abimi gördüm. Ter içindeydim.
"Abicim uyan sadece bir rüya" dedi abim.
"Ne zamandır devam ediyor bu kabuslar" diye ekledi abim.
"Bilmem bir kaç aydır devam ediyor." dedim.
"Piskoloğa göründünmü?" dedi.
"Hayır" dedim.
"Bu mevzuyu kapata bilirmiyiz lütfen" dedim.
"Tamam nasıl istiyorsan" dedi abim
ve mevzu burada kapandı."Abi bu gün gidiyorsun dimi?" dedim.
"Evet.Birazdan gidicez" dedi abim.
"Tamam" dedim.
"Hadi kahvaltıya inelim" dedi abim ve odadan çıktı.
Bende abimin peşinden aşağıya inmeye başladım. Mutfaktaki güzel kokular buraya kadar geliyordu. Güneş sultan yine masayı donatmıştı belliki.Aşağı indiğimde karşımda gördüğüm masa beni yanıltmamıştı. Annem yine masayı donatmıştı. Bir kuş sütü eksikti.
"Ooooo Güneş sultan yine masayı donatmışsın" dedim.
Annem tebessüm ederek bana baktı. Sonra yanıma gelerek yanağıma bir öpücük kondurdu.