Gözlerim hala şaşkınlıkla etrafa bakınıyordu.Aklım almıyordu.Buraya ne için getirilmiştim? bana ne yapacaklardı? ölecek miydim? daha aklımda böyle bir sürü soru vardı.Yattığım yerden hızlıca kalktım.Etrafı incelemeye başladım.Büyük bir yatak vardı.Büyük koltuklar,anlam veremediğim çerçeveler ve büyük bir balkonu.Gözlerim kapıya doğru baktı.Acaba açıp gitmelimiydim? kapıya doğru yürüdüm,tam açacakken dışarıdan başka birisi kapıyı açtı.O çocuktu.Dün beni kaçıran ve bayıltan.Geriye doğru bir adım attım onu görünce.Yüzünde hiçbir ifade yoktu.Soğuk birisine benziyordu.Ben ona korkuyla bakarken dudaklarını araladı.
-Takip et beni.
Buda ne demek? beni kaçırdılar ve bana emir mi veriyorlar?
-Sen salak mısın? neredeyim ben?!
-Sözlerine dikkat et!
sinirle baktım.
-Etmezsem ne olur? beni döver misin?
Başını salladı.
-Gerekirse evet.
Alay ve sinirle baktım yüzüne.Hala ne bekliyordum ben burada?Benim güçlerim vardı.Belki ateşimi kullanarak balkondan aşağıya atlayabilirdim.Evet bunu yapacaktım.Tek kelime etmeden direk balkona doğru yürüdüm.Kapısını açtım.Ellerimdeki ateşi hazırladım.Ayaklarıma ateşi yaydım ve uçmayı hayal ettim.Ve evet uçuyordum.Tam buradan kaçacakken,bir anda uçamamaya başladım.Gidemiyordum.Yerimde donup kalmıştım resmen.Arkamı döndüm.O çocuk elleriyle sihir yapıyor gibi gözüküyordu.Galiba beni dondurmuştu.Ateşlerimde sönmüştü.Bu dünyada herkesin güçleri mi var?! delirecektim.Beni iyice kendine doğru çekti.Çok yakındık.Kulağıma doğru eğildi.
-Ölmek mi istersin yoksa burada tutsak olmak mı? karar senin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doğa'nın Sırrı
FanfictionAlev, Kaza Sonucu Başka Bir Dünyaya Işınlanır.Ölümcül Güçlerini Fark Ederken Yanında Demir Ona Eşlik Eder.Ayrıca 'Burshel' Adlı Tanımadığı Kişiden de Notlar Gelmeye Başlar.Kendini Ölüme Esir Edecek miydi?