18/B; Yeni hâyât

566 19 4
                                    

İyi okumalar.
____________________________________________________________________

____________________________________________________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

____________________________________________________________________

18/B

Yeni hâyât
Kaçtığın gerçekler geride kalır mıydı.?

6 ay sonra;

Kırmızı rujumu dudağıma sürerken artık hazırdım. Bu gün normal olmayan bir barda iş görüşmem vardı.

Bundan altı ay önce Moskva'ya gelmiş pasaportumdan kendime kadar her şeyi değiştirmiştim.

Alina Vasilyevna yeni ismim yeni doğumum. Sadece ismim değil kendimde değişmiştim.

Zaten sarı saçlarımla Ruslara benziyordum. Ancak şimdi daha uzun saçlarım ve yoğun makyajlarımla tanınmaz bir haldeydim.

Spora gitmiş kendimi iyice geliştirmiştim. Ve en iyisi fazla avlarım oluşmuştu.

İki şirket artık benim elimdeydi. Fişini çektiğim üçüncü şirketimde tam olucaktı.

Geride bıraktığım hiç birşeyle ilgilenmiyordum. Türkiye'de olan şirketim iyi haldeydi. Şayet bu şirketlerin yanında o şirketin olmaması bi sorun değildi.

Güzel evim güzel hayatım. Arkadaş çevrem yoktu, insanları kendi yanıma sürükleyip azrailleri olmak istemiyordum.

Geride bıraktıklarımdan sadece biri canımı yakıyordu. Sadece onu görmemek..

Siyah çantamı götürerek topuklu ayakkabılarımın sert sesiyle evden çıktım.

Arabama binerek bara doğru yola çıktım.  Оvechkin şirketinin sahibiyle buluşacaktım. Ortaklığı kabul edecek ve şirketin yarısı daha sonra hepsi benim olacaktı.

Şirketleri ele geçirerek holding kuracak tüm dünyaya bu haberler yayılacaktı.

Tabi şimdiden söylentiler vardı. Haberlerde şirketlerin Vasilyevna'nin adına geçiyor diye.

Şirketten başka beni arayan yoktu. Tabi iki defa Aslan aramıştı sonra onun da aramaları bitmişti.

Giyinmiş olduğum dar mini elbisemin kalça kısmına bıçak bağladım. Topuklu ayakkabımın içerisinede silahımı koyarak arabadan indim.

Büyük barın önüne gelerek sahte kimliyimi gösterdim. Adam beni süzerek eliyle içeri geçmem için işaret yaptı.

Gülümseyerek yanından geçtim, alt katta normal içecekler varken üst katta uyuşturucular vardı.

Üst katın merdivenlerine doğru gidip yukarı çıkmaya başladım. Merdivenler bittiğinde solunda büyük bar tezgahı sağ ve orta kısımda masalar ve koltuklar vardı.

Renkli ışıklar buraya ayrı bir hava katıyordu. Insanları inceleyerken 6 ay sonra ilk defa onu gördüm.

Siyah takımıyla koltukta oturmuş önünde oturan kızla bir şeyler konuşuyordu.

Ve beni şaşırtan önündeki tozlardı. Uyuşturucu mu kullanıyordu?

Yüz ifademi sabit tutarak Ovechkin'ni aramaya başladım. Siktir et onun tam yan koltuğunda oturmuş viskisini yukarı kaldırıp bana selam veriyordu.

Gülümseyerek içimden söve söve emin adımlarla ona doğru ilerlemeye başladım. Tabi o an onun bakışları beni buldu şaşırdı kaşlarını çattı benim olduğuma emin olduktan sonra sert ifadesine takındı.

Masanın yanına geldiğimde Ovenckin ayağa kalkarak elimi sıktı "Merhaba bayan Vasilyevna" "Merhaba" diyerek koltuğa yerleştim.

Sonrası şirketler hakta konuşmuş ve anlaşmıştık ortaklığı kabul etmiş getirdiği dosyaları imzalamıştık.

Ona bir daha dönüp bakmamıştım ancak onun bakışlarını bir kaç defa üzerimde hiss etmiştim.

"Alina hanım güzel ortaklıklara" diyerek kadehlerimizi bir birine vurdu.

Rus aksanıyla "Güzel ortaklıklara Ovenckin" diyerek viskimden içtim.

Iş istediğim gibi olmuştu. Bi sorun çıkmamıştı artık kalkmak vakti gelmişti.

Ayağa kalkarak gülümsedim "Görüşürüz Ovenckin" başını sallayarak gülümsedi "Iyi günler Alina Vasilyevna"

Buda burada bitmişti. Geldiğim yolları geri dönerken bir an bile ona bakmamıştım.

Şayet burada neden olduğunu bilmiyordum. Belki beni duymuştu ancak tanıması zordu.

Merdivenleri inerken ayağımı yanlış yere koydum ve arkaya gidiyordum ki kaslı bir el beni arkadan tutarak kendine çekti.

Ona döndüğüm an onu nasıl özlediğime şahit oldum. Gözlerine bakarken konuşamıyordum.

"Bayan Vasilyevna nasılsınız?" Ismimi biliyordu tanımıştı. Türkçe değil Rusça konuşmuştu.

Erkeksi sesine nasılda güzel duruyordu bu dil. Ellerimi omuzlarına koyarak başımı sağa yatırdım. "Teşekkürler bayım siz nasılsınız?"

Cilveli cilveli konuşmamla sırıttı ellerini belimden kalçama indirerek sıktı. "Şuan mükemmelim"

Bende öyleydim hasreti olduğum adama dokunarken kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu.

Ona dokunmak öpmek istiyordum. Kulağına yaklaşıp kulağına dilimi deydirdim nefesimi verirken "Daha da mükemmel ede biliriz bayım"

Boynuna inip küçük küçük öpücükler kondurarken "Ister misiniz?"

Verdiğim kışkırtıcı soruyla adem elması haraket etti. Kalçamı sertçe avuçlarken söylediği kelimeler bacak aramda sıvı yaranmasına sebep oldu.

"Bu kelimeleri altımda inlerken sana hatırlatıcam yavrum!"

____________________________________________________________________

Bölüm sonu.

•Bölümü sevdiniz mi.?

Yeni bölümde görüşmek üzere.


Belki de son Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin