Güller ♥

100 12 8
                                    

Yemyeşil bir yerdeyim. Güneş en güzel halinde. Mis gibi çiçek kokusu geliyor burnuma.Huzurluyumm.

Bir anda önüme çıkan adamla durdum. Bu adam Uzaydi bana gulumsuyordu. Bana elinin uzattı
" Seni almaya geldim masal " diyerek bana yaklaştı. Bir şey söylemek için agzimi açtım ama konusamiyordum hızla başımı salladım ve kaçmaya başladım. Çok hızlı kosuyordum koştum koştum koştum...

Çok yorulmuştum. Arkama baktığım da Uzay'ın gelmediğini fark ettim. O sırada bir ev gözüme takıldı. Yavaş yavaş adımlarla eve doğru ilerliyordum. Ben ilerledikçe evin bahçesinde ki kalabalık gözüme çarpıyordu.

Evin bahçe kapısında durduğum da Nilay, Oğuz, yağız ve Uzay'ı gördüm. Bir şeye bakiyorlardi. Nilay ağlıyordu.

Hızlı bir şekilde baktıkları şeye doğru ilerlemeye başladım gördüğüm şeyle neye uğradığımı şaşırdım.
Ama bu bendim ve kanlar içinde yerde yatıyordum.
Ve ben kan görmeye dayanamazdim
Gozlerim yavaş yavas kararken bazı sesler duymaya başladım bu sesler giderek yukseliyordu.
Bazı sesler...

Uzaydan devamm

" Masal hanim"

Bir açıklama bekliyordum. Aptal doktor açıklama yapacağı yerde boş boş suratıma bakıyordu. Daha fazla dayanamadim.
" Anlatsana lan" diye bağırdm.

" Sakin olun Uzay bey. Ufak bir kaplikasyon oluştu. Masal hanımın birden kalp atışları hızlandı ve biz de bunu kontrol altına aldık" diye bir solukta anlattı doktor.

Nilay " peki neden kalp atışları bir anda hizlanmis olabilir " diye sordu.

" Bu tür şeyler heyecana bağlı olabilir. Bunu da gördüğü ruyayla alakalı olsa gerek" dedi doktor.

" peki şuan nasıl" diye sordum. Iyi olduğunu duymak istiyordum o iyi olsun ki bende iyi olayım.

Sorumu duyan doktor gülümsedi " şuan gayet iyi hatta" dedi ve duraksadi " hatta masal hanım uyandı. Geçmiş olsun" deyip yanımızdan uzaklaştı.

Benim civcivim beni birakmamisti.

Nilay " Şükürler olsun" diyerek gözyaşlarını sildi ve bana ters bir bakış attiktan sonra Masal'ın odasina doğru yürümeye başladı.

Nilayin Yanına gidip kolundan tutunca bir kolunda ki eline bir bana baktı ve hızla elini çekip " Ne o şimdi de beni mi öldüreceksin" dedi tislayarak.

Gözlerimi devirdim ve " Hayır ben gireceğim " sakin bir ses tonuyla.

" kesinlikle Hayır! " dedi ve yürümeye devam ettim. Tam durduracaktim ki gökhan durdurarak

" Bırak abi girsin belki de masal için de ilk önce onu görmek iyi gelecektir sen sonra da görürsün" deyince tamam anlamında kafamı salladım.

Nasıl olsa görecektimm..

Masaldan devamm

Çok ağrım vardı. Doktor yanımdan gitmeden önce bir kaç gün ağrım olacağını onun dışında bir şeyim olmadığını söyleyip gitmişti.

Karnimda ki ağrıyla yüzümü burusturdum. O sırada kapı açıldı ve Nilay koşarak yanıma geldi. Onu görünce gülümsedim ve doğrulmak istedim ama Nilay izin vermedi.

" Iyisin değil mi " dedi Nilay endişeli bir ses tonuyla.
" Iyiyim Nilay merak etme" dedim gülümseyerek.

Sinirle yerinden kalkan Nilay'a baktım.

" Nasıl iyisin ya şu haline bak masal! Sen beni nasıl aramazsin o herif getirdi seni bu hale demi? " dedi nilay odada gezerek.

" Sakin ol Nilay. Hem o herif dediğin de kim" kimi diyordu bu.

" Kim olucak o barda ki adam. O da burada" deyince olanları düşünmeye başladım. Davet, uçurum, itiraf, silah sesi, acı, karanlık ve buradayım. .

Nilay " ne oldu masal ne oldu da bu hale geldin " diye sorunca bütün olanları anlattım.

Anlatmam bittiğinde bana şaşkın gözlerle baktı Nilay.

Bakar tabi yaşadıklarım tam film gibi anasını satayım

Kapının calmasiyla ikimiz de kimin geldiğine baktık.
UZAY..

Nilay ayağa kalktı ve Uzay'ın karşına dikildi. " senin burada ne işin var" dedi sinirli sinirli.
Uzay " Masalla konuşmaya geldm " dedi sakin bir ses tonuyla.

Ne konuşacak ki benimle?

Nilay " Masal seninle konusmayacak şimdi defol git" diye bağırdı.

Uzay Nilay'a bir adım yaklaşarak " buna sen karar veremezsin" keskin bir sesle.

Nilay tam cevap verecekti ki onu durdurdum.

" Tam nilay bırak konuşsun " diyerek uzay'a baktım. Oda nilay'a bakarak " Yanlız" dedi.

Nilay " ben kapidayim bir şey olursa hemen seslen " dedi ve yavaş adımlarla dışarı çıktı.

Kısa bir sessizlikten sonra " Nasılsın" diye soran uzay'a baktım.
" Sanane" dedi. Sert bir ifadeyle.
Ben onun yüzünden bu haldeyim bir de soruyo mal!

" Masal ben gerçekten Üzgünüm. Böyle olmasını sana bir şey olmasını istemezdim" dedi Üzgün bir ses tonuyla.

" Bitti mi ? " diye sordum bıkkın bir ifadeyle.
" Evet ama be-" konuşan Uzay in lafını kestim.
" O zman gidebilirsin " dedim.

Uzay yanıma geldi ellerimden tutarak " Gidemem masal. Seni bulmuş ken birakamam birakmam!" Dedi.

Ellerimi ellerinden çekerek "Seni istemiyorum Uzay şimdi git " yüzüne bile bakmadan gözlerimi kapatarak.
Bir kac dakika sonra duyduğum kapı sesiyle gözlerimi açtım.
Uzay gitmişti.

Daha sonra nilay odaya girdi. Hic bir sey konuşmak istemiyordum. Uzay'in da gitmesini istemiyordum.

Nilay konuşmak istediğimi anladı birşey sormadı. Bende bütün günü uyuyarak geçirdim.

Sabah burnuma dolan kokuyla uyandım
Ama bu gül kokusu..

Gözlerimi açtığımda ağzım şaşkınlik tan ağzım açık kalmıştı. Odanın her yerinde güller vardı.

Sarı., pembe, kırmızı, beyaz güller. .

Gül kokusunu derince içime çektim. Bu koku muhteşemdi.

Kucağım da ki kırmızı gülleri elime aldım ve üstünde ki kalpli kâğıdı alarak okudum ve gülümseme den edemedim

" Gül kokusu.. Tıpkı senin gibi ama senden daha güzel kokmuyorlar.
Gül kokusu senin kokun Masal ve bu koku sana çok yakışıyor"

Ben geldiimm :)
Yeni bölüm getirdimm :)
Insallah begenirsiniz canlarim :)
Yorum ve votenizi bekliyorum :)
MULTIDE GÜLLER ♥

SARIŞIN BOMBA!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin