-14-

16 4 0
                                    

" Carla Morrison - Disfruto. "

Ciğerlerime giriş yapan vanilya kokusu gözlerimi aralamam için beni zorlarken ben de bu kokunun sahibini görmek istiyordum. Tek sorun uykumu pek iyi alamamamdı, istemeye istemeye gözlerimi aralayıp yutkunduktan sonra dilimle dudaklarımı ıslattım. Başımı hafifçe kaldırdığım gibi kadraja giren Lisa tebessüm etmeme sebep oldu. Hâlâ uyuyordu, bir melek gibi gözüküyordu.

Gitmemden korkar gibi belime sıkıca sardığı kollarına gülmemek için kıkırdamakla kaldım, bunca zamandır onun kucağında, kollarında uyumuştum. Aynı zamanda o da benimle birlikte uyumuştu. Sarmaş dolaş olduğumuz için onu uyandırmadan kalkmak benim açımdan zor olacak gibi duruyordu. Önce belime dolanan kolları çözmek için yavaşça yerimde kayarken Lisa'nın uykusunun ağır olması için dua ediyordum. Kaydıkça kolları bedenimi serbest bırakmış, bende rahat bir nefes vermiştim. Şimdi ise bedenimi üstünden kaldırmak vardı. Ellerimi dikkatlice yatağın kenarına sabitledikten sonra tüm ağırlığımı oraya verip üstünden kalktım. Bence gayet başarılı bir şekilde atlatmıştım bu görevi.

Bir süre Lisa'nın uyanıp uyanmadığını anlamak için başında dikildim, herhangi bir belirti vermese de bu, onun güzel yüzünü izlemek için ufak bir bahaneydi. Artık aşağı inmem gerektiğini düşününce kapıya doğru dönerek aşağı inmek adına merdivenlere adımladım. Merdivenlerin başından görünen, salonda beni karşılayan Leo, Luca ve Lily ile tebessüm edip hızlıca merdivenleri indim. Tabii ki bana ilk yaklaşıp sırnaşan Leo olmuştu, diğer ikili hâlâ kim olduğuma, neden burada olduğuma kanaat getirmeye çalışan gözlerle süzüyorlardı beni. Leo'yu kucaklayıp yumuşak tüylerinin arasına bir öpücük bırakırken koltuğa oturdum.

"Sizin o sahibiniz var ya, güzel siyah saçlara, güzel yüz hatlarına ve güzel bir kalbe sahip olan o sahibiniz beni öptü."

Üçü de beni izlemeye başladığında, dikkate alındığım için konuşmaya devam ettim.

"Gerçi hoşuma gitti, o da hoşuna gittiğini söyledi. Hatta tekrarlar mıyız diye sordu."

Leo'nun büyük gözlerini bana dikmesi sonucu başımı salladım.

"Evet aynen böyle dedi, bu kadar terbiyesiz bir sahibiniz var işte."

Leo'nu başını okşarken birden arkamdan gelen uykulu ses ile gözlerim büyüdü.

"Demek terbiyesizim Chaeyoung, öyle mi?" adım sesleri gittikçe yaklaştıkça ben de ne yanıt vermem gerektiğini düşünüyordum. Bu Lisa'ya ikinci yakalanışımdı. Bir keresinde sokakta bir başıma konuşurken yakalamıştı, şimdi de kedilerle. Gerçi kedilerle konuşmam bana kalırsa normal karşılanabilirdi. Sonuçta canlılar?

"Biraz öyle sayılırsınız Lalisa Hanım."

Adımları hemen koltuğun arkasında bittiğinde, benim arkamda duruyordu. Uykudan yeni uyandığını sesinden anlamıştım ve açık açık söylemem gerekirse, bu boğuk sesi beni çok etkilemişti.

"Kabul etmiyorum bu suçlamaları Chaeyoung Hanım."

Ona alay dolu gözlerle bakmak için başımı geriye yasladıktan sonra onu alttan görebiliyordum. O da bana üstten bakıyordu ve buradan bile çok güzel görünüyordu.

Yüzü garip bir şekilde bana doğru yaklaşmaya başladığında ben mi yanlış görüyorum diye kontrol etmek amaçlı gözlerimi kıstım. Yanlış görmüyordum, dudaklarıma kapanan dudakları bir süre hareketsiz kaldıktan sonra dudaklarımı hafifçe araladım. Bu aralığı fırsat bilen Lisa diliyle dudaklarımın arasına sızınca nefessizlikten bayılacak gibi hissediyordum. Ellerimi Lisa'nın yanaklarına koydum ve parmaklarımla okşadım.

 𝘤𝘩𝘦𝘳𝘪𝘦 𝙗𝙮 𝙨𝙚𝙣𝙩𝙧𝙚𝙥𝙞𝙖Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin