15 - 2 Kudretli Diyar & Vatonen ittifakı

15 8 15
                                    

Bölümlerin yapay zekayla oluşturulan videosu için profilde yer alan linke tıklayınız...



Kendine geldiğinde kan ter içindeydi. Üzerinde büyücü bitkinliği vardı; aylarca Diyar'dan uzak kalmışçasına yorgundu. Etrafındaki üstatlar şaşkınlıkla ona bakıyordu. Transtayken onların dikkatini çekecek bir şey yapmıştı. Masanın üzerinde içi geçmişti ve bu korkunç görüye mazhar olmuştu. Artık uyumak dahi korkutucu! Açıkta duran parşömenleri topluyordu. Bunları hiç kimsenin görmemesi gerekiyordu. Hızlıca masanın üstünü toplayıp rafların arasında gözden kayboldu. Korkuyor ve kendi kendine kızıyordu. Görülerini düzene sokup yorumlayamamaktan nefret ediyordu. Günden güne artan translar artık tüm gücünü tüketiyordu. Trans esnasında çekebildiği kadar güç çekip görüye karşı koymaya çalışıyor ya da bulunduğu yerden kaçıyordu. Yanlış yol izlediğini biliyordu ama görü transında kendisini kontrol edip odaklanamıyordu.

Yaklaşık bir aydır Diyar'dan uzaktı bu süre zarfında gizli raflardan aldığı parşömenleri okuyor yabanda dolaşıyordu. Parşömenlerden birinde iz bırakarak büyü yapmayla alakalı bir fikir yürütülüyordu. Büyücü büyüsünün izini bir kaç yere bırakarak bu yerler arasında bir bağlantı kurmaya çalışıyordu. Bu elbette zor bir işti. Fikir sahibi üstat geçitleri inceliyor kendince yeni bir formül bulmaya çalışıyordu. 

Bunun en önemli sebebi; yeryüzünde bulunan ve sadece Element Büyücülerinin kullanabildiği altı adet geçit olmasıydı. Büyücüler birçok yere ulaşamıyordu. Özellikle kuzeye ulaşmak için batıdaki Fonne geçidi kullanılıyor sonra karadan haftalarca süren bir yolculuk yapılıyordu. Bu Rawnos'a çok mantıklı gelmişti. Büyücü sadece kendisi için sabit bir geçit yaratmaya çalışıyordu. Rawnos bu fikri kendince geliştirmeye niyetlendi. Üstadın hatası şuydu; gücü olmayan düz nesnelere kendisi iz bırakıyordu. Bunun bir kaç farklı denemesi yapılmalıydı. İçinde güç barındıran nesnelerde denenmeliydi. Bu düşünce kümesi kafasında giderek şekilleniyordu. İçinde güç barındıran nesneler yerine canlılar kullanabilirdi. İçinde güç barındıran canlıların zihinlerinde iz bırakarak onları birbirine bağlamak gibi enteresan bir düşünceye kapıldı. Evet, bunu benden başka kim yapabilir ki? Bunu yapmak için Zihin Gezgini olmak gerekiyor. Bir an sonra aydınlandı. Eski İnsanlar. Evet, onların üzerinde de böyle bir büyü vardı. Bir efendilik bağına sahiptiler. Eski İnsanları kontrol eden bir güç. Bu Rawnos'a çok korkutucu geldi. Bir an içi ürperdi. Ama hiç kimse bu gücü sahiplenmiyor? Efendilik bağı var ama ortada bir efendi yok! 

Bunu yapan dünya üzerindeki tüm yaşamı kontrol etme hakkına sahip olurdu. Eski İnsanlar bilinçli hareket ettiğinde her şeyi yıkıp geçerdi. Sfeoth'u koca şehri bir gecede yerle bir etmişlerdi. Rawnos ona karşı neden bu kadar öfkeli olduklarını düşündü. Vahşiler onu doğal düşmanı olarak görüyordu. Onlara yaptığım zihin büyüsünden haberdar olabilirler mi? İmkânsız. Çünkü hiç birini ardımda sağ bırakmıyorum. Peki ya benden önce bir Zihin Gezgini bunu düşünüp onları birbirine bağladıysa? Efendileri benim izimi sürüyorsa? Bu çok korkutucu bir düşünce zinciriydi. Yalnız başıma onarla karşı karşıya gelemem bu çok tehlikeli. Peki ya efendileri kim? Cevapsız sorular günden güne artıyordu. Hayır, hayır bu imkânsız hiçbir büyücü bu kadar güçlü olamaz.

"Bugün hangi yöne gideceğiz efendim," dedi yaşlı adam.

"Bilmiyorum. Peşimizdekiler hızlandı, hareket etmemiz gerekiyor. Daha da kuzeye çıkmalıyız. Belki orada bir tuzak kurar ve arkamızdan gelenleri avlarız," dedi Rawnos. İçten içe bir şeyler hesaplıyordu. Yaşlı adam dere yatağında mataralara su dolduruyordu. Etraflarını saran ormana hızlıca göz gezdirdi. Hava kapalıydı ve görüş mesafesi düşüktü. Önlerinde büyük bir delta vardı. "Onlara yakalanmadan burayı aşabilirim. Sonra neler olacağına bakacağız," dedi kendi kendine. Günden güne tedirginleşiyordu. Arkamda çok güçlü bir grup var. Gücümü yabanda tüketmiş olmam ne kötü bir tesadüf. Böylesine güçsüzken onların karşısına çıkamam. Eski İnsan tehlikesiyle tek başına yüzleşmeyi göze alamayıp kendisine bir grup Değersiz Büyücü arayışına çıkmıştı. Haftalardır şansı yaver gitmiyordu.

The Lost CrownHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin