6. Bölüm

8.4K 488 126
                                    

2002 Manisa

"Bayaaaaa "

"Aşkımmmmm "

"Bayaaaaaa "

"Prensesimmmmmm"

"Bayaaaaaaa"

"Canına yandığımmmmmmm"

"Bayaaaaaaaaaaaaaa"

"Bebeğimmmmmmmmmm"

Duru kahkaha atarak gülmeye başladı. Ertal, kızını kucağına almış, onunla oynuyordu. Duru'nun kolunda serum vardı, ve her dakika elini seruma atıp çektiği için Ertal, kızının elini seruma uzatmasına engel olmak için onu kucağına almıştı ve onun sözlerine eşlik ediyordu.

"De-de"

Ertal şok içinde Duru'ya baktı, kızı az önce "dede" mi demişti? Yoksa yanlış mı duymuştu?

"Babam, ne dedin sen?" Anlamaz bakışlarla Duru'ya bakıyordu.

"De-de"

Duru’nun bu sözlerine panikleyen Ertal, "Aman ha kızım, sakın! Sakın o manyak dedeni başımıza musallat etme yavrum," dedi. Duru ise onun bu haline gülüp tekrar, "De-de," diye konuştu.

Ertal: "Hayır babacım, dede değil, baba de. Dede olmaz," dedi. Ama Duru onun bu isyanını yanlış anlamış olmalıydı ki, "De-deee" diye tekrarlıyordu. Tam o anda içeri Yıldırım Karahan girdi. Bir torununa, bir de Ertal’a baktı ve soru soran bakışlarla, "Duru az önce 'dedem' mi dedi? Ben mi yanlış anladım?" diye sordu.

"De-" Duru tam "dede" diyordu ki Ertal yalandan öksürüp, "Daha neler peder! Duru daha 'anne' diyemiyor, 'dede' mi diyecek?" dedi.

Yıldırım Karahan tabii ki inanmamıştı, gözlerini kısıp, "Sen niye böyle kırmızı oldun peki?" diye sordu. Ertal, "Çok sıcak, çok ama çok sıcak, ondan," diye cevap verdi.

"Torunum, sen az önce ne dedin, dede mi?" diye Duru'ya sordu. Duru, bir babasına bir dedesine baktı. Tam "dede" diyordu ki, içeri Nazan girince "Ayeeee" diye çığlık attı.

Nazan önce bir durdu, sonra kızına baktı. Kocası ve babasına bakıp, "Siz yine benim kızımı mı darlıyorsunuz?" diye sordu ve bir yandan kızını Ertal’ın kucağından aldı.

Ertal, kurtarıcı melek görmüş gibi gülerek kızı verdi.

"Hepsi senin bu kocan," diye Yıldırım Karahan birden konuştu. Damadına bütün suçu atmak hoşuna gidiyordu. Ertal, ayıplarcasına bakıp, "Beni bu kadar çok sevmeniz gözlerimi yaşartıyor," diye sitemkâr bir sesle konuştu.

"Değil mi, değil mi? Benim gibi kayınbaba dünyada yok! Bulunmaz Hint kumaşı gibiyim, maşallah bana."

"Üstüne bastınız, ayağınızı kaldırın."

"Ama senin gibi bir damadı ben her yerde bulurum. Eee ne de olsa başı boş hayvan çok," diyince, Ertal sinirden deliye dönecekti.

"Aha, üstüne bastım, ayağımı kaldırıyorum," diyerek ayağını kaldırıp alay etmeye devam etti.

"Nazan, al şu babanı başımdan, vallahi sinirden öleceğim, kocasız kalacaksın," karısına bakıp isyan ediyordu.

"Nerede o günler," diye cevap verdi Yıldırım Karahan.

YARIM KALMIŞ İNTİKAM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin