Lord Aknar kendi ofisine doğru yöneldiğinde bugün kaybettiği otuz subayının acısı yüzünden okunabiliyordu O kadar gergin ve sinirliydi ki karşısında herhangi bir sebeple bile olsa kimse durmak istemezdi.Ofsine girdiğinde Kyabar O'nu bekliyordu Lord Aknar'ın içeri girmesiyle oturduğu koltuktan ayağa kalkmak için hareketlendi Kyabar , ama omzundaki yarası bunu yapmasını engelledi. Yaklaşık, iki bin yıl önce geliştirilen lazer silahlarıyla birlikte, Asprom'da metal ve barut kullanlan silahların tamamı yok edilmişti.Bu yüzden, Antra'nın silahını görmesiyle yan dönmesi Kyabar'ın hayatını kurtarmıştı.Yoksa Antra'nın ateşlediği lazer Kyabar'I boynundan vuracak ve ölmesine sebep olacaktı.Kyabar'ın koltuktan kalkmaya çalıştığını gören Lord Aknar, eliyle otur anlamında işaret yaparak, Kyabar'ın kalkmasını engelledi. Masasına geçtikten sonra;
- Bu nasıl olabilir Kyabar dedi Nerdeyse otuz yedi yıldır içimizdeler ve biz bunu fark etmedik bile , sekiz tane komuta subayı dedi ve başını öne eğdi O'nun için bile kendi seçtiği nerdeyse tüm hayatı boyunca tanıdığı subayların ölüm emrini vermek çok ağırdı.
- Efendim Eli'ın raporlarını şimdi okudum mutlaka derinlemesine bir araştırma yapacağım ama şu an önümüzde iki önemli olay var
- Nedir dedi Lord Aknar
- Birincisi Antra'nın sorgusu
- Diğeri ?
- Yüceler
- Bir bildirim mi geldi ?
- Evet efendim size bekliyorlar şu an
- Antra'nın sorgusunu ben gelene kadar erteleyin dedi ve masasından kalkarken
- Eli dedi
- Efendim Lord'um dedi Eli
- Asprom'un taramasını bitir .Ben döndüğümde bütün sonuçların raporlanmasını istiyorum
- Hem Eli hem de Kyabar aynı anda Emredersiniz Lordum dediler
Odasından çıktığında adımlarını oval biçimdeki yönetim odasının çıkış kapısının yanından geçerek koridora girdi.Koridorun sonundaki kapı.yukarı doğru kaydı ve sola dönerek başka bir koridora daha girdi . Yaklaşık yirmi beş metre yürüdükten sonra, sağda bir kapının önünde durdu. Kapıdaki kontrol paneline boynundan çıkardığı, anahtarı yerleştirdi ve sağa doğru çevirdi. Kapı,ortasından ayrılarak açıldı. Asansöre benzeyen kabinin içine girmeden önce, anahtarı yuvasından çıkardı. Yine boynuna astı .Kabine girip, yüzünü kapıya döndü ve kapı kapandı. Asansör aşağı doğru haraket etmeye başladı. Daha önce bir kez Yüceler'in karşısına çıkmıştı Lord Aknar ve bu büyük bir seranomi eşliğindeydi . Asprom'a seçilen her Lord sadece birkez yüceleri görebilirdi .Ama bu sefer işler kötüye gitmişti. Halen, beşyüz elli yıllık lordluk döneminin daha 143.yılındaydı. Bunları düşünürken asansör birden durdu ve kapı açıldı. Önündeki yolu hatırlıyordu.Yol, sadece iki kişin geçebileceği kadar genişlikteydi. Etrafında metalimsi korkuluklara baktı ve sonra adımını dışarı attı.Her adım diğerini kovaladı .Yaklaşık yirmi metre kadar, karanlığın içine doğru yürümesi gerekiyordu Yüceler meclisi, tüm güneş sisteminin kontrol mekanizmasıydı. Beş üyesi vardı Hiçbirinin yaşı, cinsiyeti yoktu Çünkü onlar zamanın başlangıcından bugüne kadar oradaydılar ve Parfeum'daki hayatı onlar kontrol ediyorları. Lord Aknar, yolun sonuna geldiğini ayakkabısının metal parmaklığa çarpmasıyla anladı. Sessizce beklemeye başladı. Aklındaki tek düşünce, nasıl olabililirdi bu, ve Asprom nasıl bunu fark edememişti. Bir süre sonra, Yüceler'in mavi ışığı göründü . Önce yücelerin mabedi olan tüm Kolan'ı taramaya başladı. Başlangıçta,mavi ışık büyük ve kalın olan dalgalar halindeyken, daha ince ve küçük elektrik patlamalarına dönüştü tüm Kolan'ın her noktasına dokundu ve Lord Aknar'ın vücudunda son buldu. Işık patlaması bittiğinde Lord Aknar,bir dizi üstüne çöktü ve başını öne eğdi. Birden bir ses yankılandı Kolan'da
- Aknar ayağa kalk
Çok şaşırmıştı Lord Aknar tüm Asprom'un Lord'u olarak Parfeum'u kontrol ediyordu ama O bile Yüceleri görmemişti şimdiye kadar 143 yıl önceki seremonide bile bir dizi üstüne çökmüş dinlemiş ve ayrılmıştı Kolan'dan . bunları düşünürken birden ses yeniden yankılandı .
- Aknar ayağa kalk
Birden doğruldu ayağa kalktı. Başı hala öndeydi.
- Artık başını kaldırabilirsin Aknar dedi aynı ses
Başını kaldırdı ve o an kafasında bir şimşek daha çaktı.
