PARFEUM 8

4 3 0
                                    

  Kanyonun başına vardığımızda, hava iyiden iyiye kararmaya başlamıştı. Ortasından küçük bir dere geçiyordu. Derenin kenarından yürümeye başladık, iki yanımız sanki üzerimize düşecek gibi sarp kayalarla çevirliydi.

- Bu koca yerde ne bulacağız dedi Hüseyin

- Bilmiyorum kardeşim ama mutlaka bir iz bırakmıştır Greka dedim

Hava kararmıştı gökyüzü açık sadece ay ve yıldızlar vardı kanyonun orasına doğru yürüdüğümüzde ay ışığı heryeri gündüz gibi aydınlatmaya başladı .Derenin üzerinde küçük yakamozlar oluşuyordu

- Ne kadar huzurlu dedim

- Saçmalama ya Hüseyin her taraf taş kaya hem ben bunalırım böyle yerlerde dedi

- Gel şurda biraz oturalım derenin yanındaki kayayı gösterek

- Greka ile yola devam etmek konusunda emin misin diye sordu Hüseyin

- Bugün gördün işte Lucy bile, derken sözcükler boğazıma düğümlendi Lucy bile 3 yıldır birlikte olduğum kız başka biri çıktı. Bizi nelerin beklediği, ya da onlarla nasıl baş edeceğimle ilgili, hiçbir fikrim yok bugün nerdeyse seni bile kaybediyordum. Bir süre daha Greka ile beraber olmak bize çok şey kaybettirmez diye düşünüyorum

- Haklısın kardeşim peki ya Lucy ? dedi Hüseyin

- Bence, O'na bir şey olmadı dedim ve eminim yeniden karşılaşacağız

İkimizde sessizce oturduk bir süre hatta Hüseyin birkaç tane daha taş bulup suda kaydırmaya başladı biraz daha kendimize gelmiştik

- Hadi bu kadar yeter, biraz daha yola çıkmazsak ben burada kalmayı isteyeceğim dedim

- Daha neler dedi Hüseyin

Yürümeye başladık bir taraftan konuşuyor bir taraftan da etrafı inceliyorduk . Kanyonun tam ortasına varmıştık ki

- Buldum dedi Hüseyin

Eliyle karşıdaki kayayı işaret ediyordu . Evet haklıydı ama gün ışığında bunu bulmamıza imkan yoktu.Çünkü ay ışığında kayanın üzerinde annemin omzundaki sembole benzer bir şekil vardı .

- Derenin karşısına geçmeliyiz dedim

- İlerde bir köprü olacaktı dedi Hüseyin

Hemen hızlandık ve köprüye doğru yürümeye başladık. derenin yanından hiç ayrılmadan, köprüye ulaştık. Saatte gece yarısına yaklaşıyordu. Gecenin karanlığında, on sekiz yaşında iki genç diye, düşündüm kendi kendime koca kanyonun içinde yapayalnızdık. Acaba akranlarımız gibi, yeniden normal olabilecek miydik? Eğer normal bir yaşam sürüyor olsaydık, muhtemelen yarın, hangi kafeye gideceğimzi tartışıyor olurduk bu saatte ..

- Hayırdır hiç sesin çıkmıyor dedi Hüseyin

- Yok be kardeşim dedim sadece geride bıraktıklarımıza takıldı kafam

- Ne kaldı ki geride dedi Hüseyin sadece sıkıcı hayatlarımız, senin için Lucy bile geride değil bir adım önündeyimiş

- Lucy deyince içimin sızladığını hissettim. Ama haklıydı. Son üç yıldır O'nu çok iyi tanıdığımı düşürken, hiç tanımadığını fark etmek, hatta artık O'nun artık bana karşı olduğunu bilmek, çok acı veriyordu

Karakalp UyanışHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin