twenty

221 25 48
                                    

Benim böyle ficim mi varmıs la

Neyse şerefsiz femdom lisayı yazmayı özlemiştim, biraz kısa bi bölüm maalesef ama idare eder gibi

-

Lisa

Beline sarılı kollarımı sıkılaştırarak ellerimi karnında gezdirdim. Kedi gibi mırıldanıp kıpırdanmaya başlayınca çıplak tenini tenimde daha net hissettim.

Boynundaki saçlarını kenara çekip ensesine uzun bir öpücük bıraktım. Dudaklarım omzuna inerken hoşuna gidiyormuş gibi kendini bana daha çok yaklaştırdı

"Bana doğru dön güzelim."

Yavaşça bana doğru döndü. Kızarmış yanaklarını görünce sırıttım. "Dün gece çok yaramazdın." dedim. "Beklemediğim şeyler yapıyorsun."

O an aklıma gelince gülüşüm genişledi. "Ne gülüyorsun ya.." diye mızmızlandığında yanağını öptüm tatlı kokusunu içime çekerek.

"Kaldığımız yerden devam etsek mi?" Bebek tenine dokunmadan duramıyordum. "Duşa gireceğim bakma sakın." Ellerim vücudunda gezinmeye devam etti. "Sana dokunurken bunu söylemen biraz garip olmadı mı?"

Utangaç bir biçimde alt dudağını ısırdı. Yorganı üzerine iyice üzerine çekip doğrulduğunda bu sefer benim üzerimi açıkta bıraktı. Yataktan kalkıp banyoya ilerledim. "Gel hadi."

Benim de gelmemi beklemiyordu.

"Gözlerini kapat o zaman."

Pis pis sırıtarak gözlerimi yumduğumda yanıma geldiğini anladım. Aniden gözlerimi açtığımda elleri göğüslerine gitti hemen. Kısa bir kahkaha atıp boynundan öptüm.

Duştan çıkarken kendi bornozumu giydikten sonra Jennie'ye yeni aldığım pembe bornozu uzattım. "Bu nereden çıktı?"

"Yeni aldım, Sana uyar diye düşündüm. Nasıl?" Bornozu giyip gülümsedi, "Çok sevimli. Teşekkür ederim.." Daha sonra gidip yatağın kenarına oturdu ve telefonunu eline aldı. Elimdeki havluyla saçlarımın nemini aldıktan sonra havluyu makyaj masasının önündeki sandalyeye fırlattım.

Telefonum çalmaya başladığında Jisoo'nun aradığını gördüm ve telefonumu hoparlöre alarak giyinme odasına girdim.

"Bayan Manobal, kendi şirketinize teşrif etmeyi düşünür müydünüz acaba? Sadece merak." Dudaklarımı büzerek gözlerimi kıstım, "Hmmm.."

"Düşün düşün. Bekliyorum."

"Kombin seçiyorum rahatsız etmezsen eğer." dedim. "Pardon ya rahatsız ettik hanımefendiyi."

"Hmhm." dedim raftan siyah omuzları açık bir bluz alırken. "Kapatıyorum giyinmem lazım."

Ses gelmeyince kaşlarım çatıştı ve telefona doğru baktım. Kapatmıştı salak. Üzerimdeki bornozu çıkarıp bir kenara koydum ve giyinmeye başladım. Bol, siyah deri bir pantolon giymiştim. Sütyenimi takıp giyinme odasından çıktım ve makyaj masasının başına geçtim.

Küpelerimi takarken hafifçe başımı sallayarak onu onayladım.  gülümserken yanıma gelmesini işaret ettim. Hemen dibinde bitince yanağına uzun bir öpücük bıraktım. Kokusu beni sarhoş ederken tek yapmak istediğim onu biraz daha öpmeli ama zamanımın kısıtlı olduğunu kendime hatırlatarak durdum.

"Gözüme fazla güzel gelmesen mi artık.." dedim. "Kendime engel olamıyorum çünkü."

"Sen benden daha güzelsin." dedi birden. Kaşlarım çatıldı, "O ne demek şimdi?" diye sordum siyah saçlarımı kurutmak için önüme alırken.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 21 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

My Girl  | JenLisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin