Yazım yanlışları olabilir kusura bakmayın anlamadığınız yerde sormanız yeterli olacaktır.
Bismillahirrahmanirrahim diyerek başlıyoruz ve işleri pişirmeye ilk adımı atıyoruz.
İyi okumalar diliyorum efenim buyurunuz.
Cüneyd'den
Levent Hoca'nın söylediğinde bahsi geçen soruna bende aşinaydım.Hakkı vardı.Af dilemek zor birşey değildi elbet lakin Zeynep Hanım'la bizim yan yana gelmemiz bile sorundu,Meryem Hanım için.
Allah yukarı hakkı vardı fakat bir yan yana koyacak kadarda mı güvencesi yoktu bana.?
Elbet herkes herkese güvenmek zorunda değildir lakin bu ipe sapa gelmez endişenin bir manası bulunmazdı.
Yinede hak verdim,herşeyin önünde durmasına.
Kızını korumak istiyordu buna izin verdim lakin korumak istediği kişi kızına zarar verebilecek son kişi bile değildi bunun farkına varması için elimden geleni yapacağım.
Levent:bak Cüneyd,biliyorum belki beni anlayamayacaksın lakin bende senden anlamanı beklemiyorum.Anlayış göstermen yeterli
Söylemesi için kafamı öne eğdim.
Levent:Meryem korkuyor,kızına zarar gelmesinden ve daha başka şeylerden.Bu korkunun sebebini ne kadar söylemek istemesemde sen biliyorsun.
Cüneyd:benim
Levent:bak Cüneyd
Cüneyd:uzatmakta bir mana yok,bilirim bu vaziyetimden siz bile tasalanırsınız lakin benim düşüncelerim havada uçan kuş değil ki gelip onları yok edesiniz.Ben kime nasıl davranacağımı seçebiliyorum Rabb'ime şükür. Zeynep Hanım'a zarar vereceğimi düşündüğüm vakit ben kendi ellerimle getiririm Zeynep Hanım'ı sizlere.
Levent:laf söz olur diye böyle söylüyorsan
Cüneyd:ben al giymedim ki alınayım.
(Bu işte birşey yok,eleştirilere alınmam anlamında kullanıldı.)
Levent:haklısın Cüneyd haklı.Ben Meryem'le konuşacağım sen merak etme.
Cüneyd:lüzum yok,istediği zaman istediği gibi davranabilir valide hanım.
Levent:sen nasıl istersen
........
Valide Hanım ne kadar kızını heyheyli olarak gördüğü birine bırakmak istemesede Levent Hoca onu ikna etmişti.
Telaşesini anlıyordum lakin ben suçu olmayan kimseye ufak bir zarar dâhi veremezdim ki.
Özellikle Zeynep Hanım'a, gördüğüm en iyi kız o olabilirdi,evliya gibi.
Bu özelliğini şimdide belli etmişti,bana ıhlamur yapmış getirip önüme koymuştu.Gidecekken onu durdurdum.Af dilemeliydim bunun farkındaydım.
Cüneyd:gel Zeynep Hanım otur karşıma
Tam olarak karşıma oturdu.
Cüneyd:Zeynep Hanım,senden af diliyorum. Bilirim yakmışımdır canını lakin bilirsin kafam iyi değildir o vakit.Aynı zamanda beni yalnız bırakmayıp seni götürdüğüm her yerede geldiğin için Allah razı olsun.Bir hususta şu ki
Yaklaştım biraz yanına sesimin tonunu yumuşattım baktım gözlerine.
Cüneyd:eğer benden korkuyorsan
Zeynep sözümü kesmiş ve çatık kaşlarla yüzüme bakmıştı.Ardından hızlıca konuşarak ayaklanmış ve yukarıya çıkmıştı.
Zeynep:o nasıl söz Cüneyd Efendi,lütfen bu husus hakkında bir daha benimle konuşmayın.
Zeynep'ten
Cüneyd Efendi'nin bu sözleri beni elbette garipsetmişti.Böyle düşünmesini sağlayan kişinin annem ve Levent Amca olduğunu biliyordum,onlarla bu hususta konuşmalıydım.
Bu yaptıkları hayatımı zorlaştırmaktan başka hiçbir şey değildi.
Evet sevmediğim bir adamla evlenmem onları üzüyordu,birşeyler yapıyorlardı bitmesi için lakin babam duysaydı beni Cüneyd Efendi'den daha yaşlı ve kötü bir adamla baş göz edeceklerdi.
Hemde Cüneyd Efendi çok iyi bir insandı.Zarar görmesini istemezdim,kim isterdi daha doğrusu.
......
Acıkmaya başladığımda odadan çıkmak için ayaklandım.Sessizce kapıyı açtım ve aşağı inmeye başladım.
Aşağıdan ses gelmiyordu,muhtemelen gitmişti Cüneyd Efendi.Bu düşünce sayesinde rahatça aşağı inmiştim lakin uyuyan bir Cüneyd Efendi ile karşılaşmıştım.
Hızlıca yukarı çıktım ve dolaptan bir pike alarak aşağı tekrardan indim.
Salona girdim ve koltukta uyuyakalmış olan Cüneyd Efendi'nin üzerini az önce odadan aldığım pikeyle örttüm.
Son kez baktığımda arkamı dönüp mutfağa yürüdüm.
Dolaptan bir kaç malzeme çıkardım.Ne yapacağıma çoktan karar vermiştim.Ellerimi yıkadım başörtümü düzelttim ve işe başladım.
.......
Fırından yeni çıkardığı köfteyi bir kenara alarak çorba yapmak için işe koyuldum.Yapmaya başladığım çorbanın yarına gelince altını kıstım. Yorgunlukla oturduğum