Forty Degrees | Jensoo

10

"Yani, sevgili olduğunuzu herkes biliyor?"

Lisa sessizce kafasını salladı. Morali aşırı bozulmuştu, normal olarak. Sonuçta sevdiği kız kendini öldürmek istemişti.

"Sana bunun için kızacak değiliz Lisa. Yine de şu an daha önemli bir konumuz var."

"Ne?"

"Chaeyoung. Bırakmak için tedavi olması gerekiyor. Ve bu çok para gerektiriyor."

"Ben Bohyun'dan isterim ya. Ona takılmayın."

"Jisoo senide borca sokmayalım şimdi, başka bir yolunu bulacağız."

"Ne borcu? Geri ödemeyeceğim."

"Kandıracak mısın yoksa fazla mı enayi biri?"

"İkincisi."

"E mükemmel o zaman. Para işi tamam."

"Bu arada, telefon hakkı hangi gün?"

"Jisoo? Bizim bir sürü telefonumuz var."

"Verir misin?"

"Tabiki veririm. Gel."

Jennie'yle birlikte onun odasına girdik. Sakladığı yerden telefonunu çıkardı ve bana verdi.

"Umarım numarasını biliyorsundur."

"Biliyorum."

Telefonu aldım ve Bohyun'un numarasını aradım.

"Alo? Bohyun?"

"Jisoo! Hapishaneye telefon mu soktun?!"

"Ne alakası var? Bugün telefon saati. Neyse uzatmayacağım."

"Yine ne işin düştü?"

"Bana hizmet etmek seni bıktırıyor mu? Paraya ihtiyacım var."

"Ne kadar?"

"Bekle."

Jennie'ye döndüm.

"Ne kadar isteyeyim?"

"Yüz altmış dokuz bin won."

"İki yüz bin won gerek."

"Yuh! Neden o kadar fazla?"

"Bana... Burada zorbalık yapıyorlar. Onlardan bir kaç şey alıp parasını sonra verecektim. Ama paramı başkası çaldı. Onlara paralarını ödemeliyim."

"Tamam. Ben yarın hemen getireceğim sana. Onlara yarına kadar beklemelerini söyle. Eğer sana bir şey yaparlarsa bana söyle, gebertirim."

"Tamamdır. Teşekkürler."

"Her zaman. Başka bir sorunun varsa-"

Telefonu kapatıp Jennie'ye uzattım.

"Onu kullandığını anlamıyor mu?"

"Anlıyor. Ama beni seviyor. O yüzden gözü kör."

"Sen onu seviyor musun?"

"Iy. Tabiki hayır."

Cevabıma gülerken anons duyuldu.

"Bahçeye gidelim hadi."

"Lisa?"

"Chaeyoung ile revirde bekleyecekmiş."

"Onlara çok üzülüyorum, biliyor musun?"

"Bende. Chaeyoung dün orada o kadar çaresiz görünüyordu ki..."

"Chaeyoung eski bir bağımlı, dimi?"

"Evet. Uyuşturucudan girdi zaten içeri. İlk geldiğinde hâlâ bağımlıydı hatta."