15

41 4 4
                                    

O gece durmadan ağladım. Sadece babamı düşünüp kafamı yastığa gömdüm.

Babamı tekrar kaybetmek istemiyorum.

Ne olursa olsun. Benimle görüşmese, hatta bana düşman olsa bile hayatta olmasını istiyorum. Yeterki hayatta olsun, başka bir şey istemiyorum.

Ertesi gün odamdan hiç çıkmadım. Kahvaltıyı atladım. Büyük ihtimalle günün geri kalanında da hiçbir şey yemeyecektim. Sadece yatıp babamı düşünüyordum.

Şu an yanıma gelse, elimden tutsa ve beni buradan götürse... Ama bazen bunu istemiyorum. Burada bırakmak istemediğim şeyler. Başta Jennie, Chaeyoung ve Lisa. Diğerleri umrumda değil.

Babam eğer yaşıyorsa, bu gerçekten harika bir haber. Jenna'yı öldürüp Jennie'nin dediği gibi kaçarsam eğer, babamla mutlu olabilirim.

Ama Jennie'yi arkamda bırakırım. Hayır, Jennie olmadan bir hayat istemiyorum. Ama buradan çıkmamda imkansız görünüyor.

Jennie benimle kaçar mı? Saçmalık, tabiki kaçmaz. O buradan eninde sonunda çıkacak. Bense ölene kadar hapsoldum buraya.

"Jisoo?"

Kafamı kaldırdığımda karşımda neşeli bir Nayeon gördüm.

"Ne oldu?"

Heyecanla yanıma oturdu.

"Sürpriz. Göreceksin zaten, hadi gel!"

"Ne oldu ya?"

"Sürpriz dedim işte. Gelirsen görürsün."

Meraklı bir şekilde odamdan çıktğımda karşımda uzun zamandır görmediğim biri vardı.

"Chaeyoung!"

Ben koşarak ona sarıldığımda, onu sandığımdan bile daha fazla özlediğimi fark ettim.

Bana sımsıkı sarıldı ve uzun süre bırakmadı. Öylece sarılırken konuştuk.

"Seni çok özledim."

"Bende çok özledim."

Nihayet ondan ayrılıp yüzüne baktığımda, saçlarını boyattığını fark ettim. Kızıla.

"Nasıl olmuşum?"

"Harika görünüyor. Gerçekten Jennie'nin dediği gibi, değişmişsin."

"Ya Momo bi uyutmadın."

Arkadan gelen uykulu sese döndüğümde esneyen Lisa'yı gördüm.

"Aç gözlerimi hadi."

Ve arkasında durup elleriyle Lisa'nın gözlerini kapatan Momo'yu.

Kenara çekildim. Momo, Lisa'yı Chaeyoung'un karşısına getirdi ve nihayet ellerini çekti.

Lisa umursamaz bir tavırla etrafa bakıp Momo'nun sürprizini ararken gözleri Chaeyoung'ta durdu, upuzun bir süre ona baktı ve şaşkınlığını atlatamadı. Tek kelime bile edememişti, öylece bakıyordu.

Chaeyoung'un gözleri dolmuştu. Buruk bir gülümseme ve gözünden akan bir damla yaş ile Lisa'ya doğru bir adım attı, kollarını açtı.

Lisa anında ona koştu ve sarıldı. O kadar hızlıydı ki Chae bir an düşecek gibi olmuştu.

Ve Jennie, hâlâ ortalıklarda yoktu.

Nayeon'un yanına ilerleyip kulağına fısıldadım.

"Jennie nerde?"

"Görüş odasında. Kiminle görüştüğünü söylemedi ama, eski bir arkadaşı falandır herhalde."

Bu sözü kendimi kötü hissetmeme sebep olmuştu. Babamın yaşadığını öğrendiğimden beri her an Jennie benim yanımdaydı, ama ben hiç onun yanında olamamıştım. Sadece kendi sıkıntılarımı düşünüp odama kapanmış, Jennie annesiyle görüşmeye giderken dikkat et bile diyememiştim ona.

Forty Degrees | JensooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin