13

30 5 7
                                    

16 yıl önce

Tatlı bir yaz sabahıydı. Temmuzun ortaları. Camdan odaya sızan güneş minik Chaeyoung'un tenini ısıtıyor, uykusunda yüzünü gülümsetiyordu. Güneş'in tenine verdiği bu tatlı hissi daha fazla tatmak isteyen Chaeyoung uykudayken bedenini yavaşça hareket ettirdi ve cama yaklaştı. Ufak bir ışık bile minicik bedenini ısıtmaya yetebiliyordu. Dışarıdan duyduğu kuş sesleri onu uykunun kollarına daha fazla itiyor, huzur veriyordu.

Tam bu esnada çok güzel bir rüya görüyordu minik Chaeyoung. Arkadaşlarıyla beraber gezdikleri, güldükleri,eğlendikleri ve çok mutlu oldukları bir rüya. Bir lunaparka gidiyorlardı. Canlarının istedikleri her alete binip çok eğleniyorlardı. Daha sonrasında ise pamuk şekerler, dondurmalar, birbirinden lezzetli yemekler yiyorlardı. Hayatlarının en güzel günleriymiş gibiydi. Minik Chaeyoung bu rüyadan çok keyif alıyor, hiç uyanmak istemiyordu.

Ta ki çok şiddetli bir parçalanma sesi duyana kadar.

Duyduğu sesin etkisiyle uykusundan sıçrayarak uyanmıştı zavallı minik Chaeyoung. Hızlıca yattığı yerden kafasını kaldırdı ve arkasını döndü. Odasının kapısının aralık olduğunu gördü. Henüz uykudan tam uyanamamış minik bedenini ayılmaya zorladı ve kalkmaya çalıştı. Tam kapının önüne geldiğinde adımlarını durduran şey içeriden gelen bağırış ve çığlık sesleriydi.

"Benimle gelmezsen sonuçları çok kötü olur!"

Bir erkeğin sesiydi bu. Ama Chaeyoung evde sadece annesi ve kendisinden 3 yaş küçük kız kardeşi ile yaşıyordu. Bu adam kimdi?

"Anne yardım et!" Küçük kız kardeşinin sesini duydu.

"Bana saygısızlık etmeseydin yardım ederdim."

Minik Chaeyoung merakına yenik düştü ve odasından çıktı. İçinde büyüyen korku, dar ve uzun koridorda çıplak ayaklarının attığı adımları hızlandırıyordu. Salona geldiğinde ise gördüğü manzara onu çok korkutmuştu.

Etraf darmadağındı. Camlar kırılmış, vazolar parçalanmış, tablolar yerinden söküp atılmıştı. Bunca dağınıklığın içinden gözleri yüzü kanlar içinde kalmış olan kız kardeşine kaydı. Gözleri ağlamaktan kıpkırmızı olmuş, annesine bakıyordu. Gözleri Chaeyoung ile buluştuğunda göz yaşları daha hızlı akmaya başladı.

"Abla, ne olur kurtar beni!"

Küçük kız Chaeyoung'a doğru adım atacağı sırada sertçe yere düştü. O ana kadar Chaeyoung kız kardeşinin elinden birinin tuttuğunu anlamamıştı. Kafasını kaldırıp adamın yüzüne baktığında ise sinirden kıpkırmızı olmuş bir suratla karşılaştı. Kaşların ortasındaki çizgi derinleşmiş, gözlerden alev çıkıyordu. Kim olduğunu bilmediği bu adam Chaeyoung'la göz göze gelince gözleri büyüdü. Daha da öfkeli bir hal aldı. Adam Chaeyoung'un annesine döndü ve hakaretler etmeye başladı:

Who? || ChaelisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin