Protector Of The Prince • Jikook ✔️

13. Bölüm

Fotoğraf yüklenmiyordu aslında hiç sevmiyorum böyle ama yapacak bir şey yok sizi daha fazla bekletmek istemedim. Kusura bakmayınnn bunun için

Merhabaaaaaaaaaaaaa

Minjun(yani kocam) dan selam getirdim size.

Yorum sınırı:150

Sizi çokkk seviyorum
İyi okumalar

Taehyung bütün sarayda Hana'yı arıyordu. En son aklına kralın yatak odası gelmişti. Normalde kralın yatak odasına kral ve çocukları dışında birinin girmesi yasaktı. Yine de Hana'yı sabahtan beri bulamadığı için oraya da bakmalıydı. Muhafızlar Taehyung'u gördüğünde olduğu yerde kaldılar. "Hana'ya bakacağım." Muhafızlardan biri kapıyı açtığında Taehyung onlara kısa bir bakış atıp içeri girdi.

İçeri girdiğinde gördüğü manzara ise hiç beklenmedikti. Jimin, Minjun, Hana ve Jungkook hep birlikte uyuyordu. Taehyung dişlerini sıktı. Jimin'in burada ne işi vardı? Boğazını temizledi ama uyuyan bedenler bunu duymadı. Bu sefer daha yüksek sesle yaptı.

Uykusu hafif ve her an tetikte olan Jungkook uyandı. Direkt olarak sesin geldiği yere baktı. Gördüğü bedenle kaşlarını çattı. "Odaya nasıl girdin? Çık dışarıda bekle." Taehyung parmağıyla Hana'yı gösterdi. Tam diğerlerinin de uyanması için yüksek sesle konuşacaktı ki kral dişlerinin arasından "Çık dışarı." Dedi tekrar edip.

Taehyung yumruklarını sıkarak odadan çıktı. "Fazla olmaya başladı bu artık." Geniş koridorda ilerlerken nasıl ondan kurtulacağını düşünmeye başladı.

Birkaç saat sonra Jimin yavaşça gözlerini araladı. Kolundaki serum uyurken çıkartılmış olmalıydı. Minjun hala kucağındaydı ve Hana'da koluna sarılmıştı. Jungkook ise yoktu. Sonra odanın içindeki bir kapı açıldı. Muhtemelen burası banyo olmalıydı. Jungkook'un üstünde hiçbir şey yoktu. Jimin gözlerini ondan çekti ve çocuklara döndü.

"Güzel uyudun mu?" Jungkook Jimin'e yaklaştı. Jimin başını salladı. "Evet, beni kırmadığınız için teşekkür ederim." Jungkook şefkatli bir şekilde gülümsedi. "Annem omegalarının hislerinin çok kuvvetli olduğunu söylerdi. Şimdiye kadar istediği her şeyin arkasında bir neden vardı. Anlaşılan seninde var. Bana ne olduğunu söyleyecek misin?" Jimin Minjun'un saçlarını okşamaya başladı.

"Minjun'u korumalıyız. Tek bildiğim bu." Jungkook omeganın kucağında uzanan oğluna baktı. "Ona zarar verilmesine izin vermem." Jungkook yatağın kenarına oturdu ve omeganın kucağındaki oğlunun saçlarını okşadı. "Saraydaki güvenliği arttıracağım." Dedi kral. Jimin Jungkook'un çıplak üstüne baktı. "Üzerinizi giyin üşüteceksiniz." Jimin gerçekten endişeli gözüküyordu. Kafasında hiçbir fesat düşünce yoktu gerçekten de kralın hastalanacağından endişeliydi. Jungkook ise bunu onun gözlerinde görmüştü.

"Giyerim." Jungkook ayağa kalktı ve dolaptan üstünü çıkarırken yatakta uyuyan çocuklarına ardından da Minjun'un saçını okşayan Jimin'e baktı. Bu görüntü alfasının içini hoş yaparken yutkundu ve önüne döndü. "Sakin ol." Kendine uyarıda bulundu.

O bizim eşimiz olabilir.

Alfası büyük bir istekle konuştu. Omegayı yavrularıyla görmek içindeki her duyguyu -güzel olanları- hareketlendiriyordu. Jungkook gözlerini sıkıca yumdu. Alfasının kendisini baskılamasına izin vermedi.

Yavrular onu seviyor.

Alfası çocukları için Jimin'i istedi. Jungkook yeniden gözlerini açıp yatakta yatan bedenlere döndü.