Müşterim Bir Mafya! 🍷

'Baskın'

Eveet yeni bölüm

Başlıyoruzz
____________°_°________

Tam olarak yarım saattir birinin gelmesini bekliyordum. Ellerimi ve ayaklarımı sıkı sıkı bağlamışlardı ve bu yüzden canım acıyordu. Araz'ı en son bana iğne vururken görmüştüm. Sonra ne korumalar geldi ne de Araz'lar.

Sandalyede tepişip duruyodum. Ellerimi arkadan çözmeye çalışıyodum. Sinirlenip gecenin kaçı olduğunu bilmeden bağırmaya başladım;

-Hey, buraya bakın! Hadi ama ellerim ve ayaklarım kangren oldu!? Araz, lütfen açın şu ipleri?! Diye bağırdım. Kimse gelmeyince odaya göz attım. Bodrum olduğu için işime yarar malzeme vardır, diye düşündüm. Evet! Bir çakı gözüme çarptı. Sandalyeyi zar zor da olsa oraya çekiştirdim.

Alt rafta olduğundan kolayca aldım. Ellerimdeki ipleri çözüp, ayaklarıma geçtim. İşimi bitirince hızla kapıyı araladım.

Görünürde kimse yoktu. Dışarı adım attım. Kimse üzerime atlamadı. Silahlar yoktu. Tuttuğum nefesimi bıraktım. Tam koşacakken, dışarıdan içeriye doğru silahlar atıldı. Ben direkt bahçenin arka kapısına koştum. Evin ışıkları yanmış, Araz'lar karşılık veriyordu.

Araz'ın resmen kükremiş sesini duydum;

-Afra'ya bişey olursa ölürsünüz! Onun güvenliğini koruyun hemen! Bende o sırada arka kapıdan çıkmış, ormanlık bir yere girmiştim.

(Klasik🙄)

Yorulduğum için bir ağacın arkasına ne olur, ne olmaz diye saklanıp oturdum. Hızlanan nefesimi düzenlemeye çalışıyordum.

Acaba Nil polise haber verdi de beni mi almaya gelmişlerdi? Yoksa Araz'ın düşmanlarından birisi miydi? Ayağa kalkacakken, çalılardan ses geldi. Ânın korkusuyla nefesimi tutup refleksle elimi ağzıma koydum. Büyümüş gözlerimle olacakları bekliyordum.

Bi anda üzerime 4 kişi atladı. Ben çığlığı basarken, onlar kollarımı tuttular. İçlerinden birisi;

-Korkmayın, size zarar vermeyeceğiz. Sadece Tuğra abinin işine yarayacaksın. Dedi imâlı imâlı. Hızla kafanı son dediği şey yüzünden o adama çevirdim. Yüzüne tükürüp;

-Ne diyosun be? Sikerim abini, bırakın lan beni! Ağzına sıçtığım bide imâlı söylüyo, pislik! Siktirin gidin benden de selam söyleyin!?. Dedim. Yüzüne tükürdüğüm adam bana tokat attı. Ağzımda kanın tadını hissettim. Beni takmayıp 3 adam gözden kayboldu.

Ben adama söverken kalan 1 adama bir bakış attım. 1 tanesinin başından gelirdim herhalde, diye düşündüm ve bunu fırsata çevirdim. Ani bir hızla ona dönüp kafa attım ve bacak arasına tekmeyi var gücümle vurdum.

Darbe alan adam yerde kıvranırken ben de kaçmaya başladım. Lâkin adam beni bacağımdan tutup yere düşürdü. Dudaklarımdan âniden yere düşmem ile bir çığlık kaçtı. Tüm öfkemle yüzüne tekmeler attım ve;

-O piç Tuğra ya selamımı iletirsiniz demedim mi? Diye son bir darbe vurdum. Bayıldığından emin olup, adamın telefonunu aldım ve arkama bakmadan koştum. Uzaklaştığımdan emin olunca bir yere çöktüm. Titreyen ellerimle rehbere (aramalara) girdim. Araz'ın Kayıtlı olduğunu görünce kaşlarımı çattım. Ama sonradan Tuğra ile düşman olduğunu, Tuğra piçinin onu boş tehditler için aradığını düşündüm, takmadım.

Tekrar en başa dönecektim. Burdan kaçış olmadığını anladım. Zaten ormandan gece yarısı, yolu bile bilmeden nereye gideceğimi düşününce kaçmanın saçma bir fikir olduğunu düşündüm. Araz'da beni kendisi için kullanmıyor diye düşünüp ismine tıkladım.

.... 1 çaldı... 2 çaldı... 3 çaldı..

-Lan, şerefsiz! Afra'yı hemen buraya getiriyorsunuz.! Ölmek için acele etmeyin ya, kolay kolay ölmeyeceksiniz! Bana yalvararak öleceksiniz! Kızdan uzak durun, sizin gelmişinizi geçmişinizi sike-

-Araz! Benim Afra. Dedim titreyen sesimle ve ağlamaktan dolayı boğuk çıkan sesimle. Derin bir iç çekiş duydum. Ve sonra;

-Güzelim, sakın korkma. Bana nerede olduğunu söyle. Sâkin ol tamam mı?
Dedi oldukça nazik bir sesle.

Hıçkırdım;

-B-ben bilmiyorum Araz. Ama çok koştum. Şuan 4 adamı atlatıp, birisini de bayılttım. Ama hızlı gel Araz, üşüyorum..

-Tamam, ağlama. Şimdi geliyorlar alacaklar seni. Telefonu da kapatma. Korumaları gönderdim. Dedi. Tamam diyip beklemeye başladım.

Başım dönüyor, gözlerim kararıyordu. Daha fazla dayanamıyacağımı anlayınca telefona doğru;

-Ben çok üşüdüm Araz. Daha fazla dayanamıyacağım. Siz beni bulun ama tamam mı?

-Sakın, sakın güzelim uyuma! Lütfen bak geliyoruz. Bende geliyorum. Lütfen ses ver Afra! Hadi bak konuş benimle. Biraz ses çıkar, sanırım sana yaklaştık. Yanında taş falan varsa birbirine vurup ses çıkara bilirsin. Hadi, dene!

Dediğini yaptım. O sırada Afra! Diyen sesini duydum. Zar zor

-Buradayım! Diye bağırdım. Araz'ın geldiğini görünce gözlerimden yaş aktı. Gözlerimi kapattığımda, havalandığımı hissettim. Bilincim kapanmadan önce Araz;

-Buldum seni.. Diyen sesiydi...

_______~_~_______

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere!

Yazım hataları varsa kusura bakmayınn.

Görüşürükk💗🎧