Yüzbaşım

sorun yok

     MURAT'IN GÖZÜNDEN

    Düğün sona erdiğinde  herkesi eve biraktım. Sona albay postası asteğmen Turgut kalmıştı. Evine getirdiğimde. Durakladı. Ve beni arabanın dışına cağırdı.

      Gittiğimde aşırı gergindi. Dişlerini ve yumruğunj sıkıyordu.

   "Ne oldu turgut?" Dedim
  
    "Ayıp değil mi komutanım?" Dedi.

    "Ne ayıp değil mi Turgut? Geveleme de söyle." Dedim

     " Daha önce sirtsırta savaştığın silah arkadasının sevdiği ile gözünün önünde evlenmek. Ayıp değil mi?" Dediğinde şaşkın bakıyordum.

      " Ne demek arkadaşının sevdiği ? Umayı mi seviyosun?" Dedim yüzüme baktı baktı sonra üzerime gelmeye basladı.

     İlk yumruğu attığında hafif sendeledim beklemiyordum. Bende ona karşılık verdiğimde aramızdaki kavga büyudü. En son yumruk attığımda yere düştü düvara tekmeler attı aģlamaya başladı sonra evine gitti.

    Umayın merak ettiğine emindim. Eve gittiğimde hâlâ uyanıktı. Başım dönüyordu. Kapıyı açtığımda yüzü endişe büründü. Ve ağzından dökülen ilk şey korku dolu bir "murat.." oldu.

    UMAYDAN DEVAM

"Ee ne olucak şimdi?" Dediğimde Murat' ın pansumanı bitmisti. Sorduğum soruyla gözleri bana döndü. " Turgutla aranı soğutmanı istiyorum." Dediğinde biraz bekledim ve cevap verdim. " Aramız yok ki " dediğimde hafif tebessüm edip kafasını salladı.

      Bugün yeterince yorulmuştuk. Saat 6 olmuştu ve biz yeni uyuyacaktık. Neyseki izin günümüzdü
Uyandığımda saat 11 olmuştu. Murat ise yeni uyanmış gözlerle beni izliyordu.

"Günaydın kocacığımm."

   "Günaydın karımm."

Dediğinde gözlerimi zarzor açtım saate baktıgımda gözlerim açıldı.

   "Ay öğlen olmuş yaa uff evliliğimin ilk günü bile kocama kahvaltı hazırlayamadım yaa."

   " Sorun değil telaşlanma kahvaltıyı dışarda yapıcaz rezervasyon yaptırdım." Dediğinde gülümsedim ve hazırlanmaya başladık.

                                  ***

  Arabaya bindiğimizden beri birşey söylememişti.Defalarca sormama rağmen birşey demedi. En sonunda radyodan rastgele bi şarkı açtım.

   Şarkılar sırasıyla çalarken bende şarkıya eşlik ediyordum.

    - Aşkın ateşine dağlar daayannmaazz
    -Aşkı bilmeyenler gönülden yanmaazz
    -Aşk bir hastalıktır tabip aranmazz

  Hem söylüyodum hem gülüyodum hem de oturduğum yerde oynuyodum murat ise bana guluyordu

      -Aşka yardan başkaa
      -yardan başkaa

        -Bana senden başkaa ça-

   Cümlemi tamamlayamadan araba bir anda yolun bir tarafına savruldu. Ne olduģunu anlamamışken bir elimle bir yere tutunmaya çalışıyor diger elimle beylik tabancamı tutuyordum.
  
     Araba biraz yuvarlandıktan sonra durdu. Bir süre kalkamadım. Birkaç dakika sanra arabaya isabet eden silah sesleri geldi. Yolda mayın vardı. Kulaklarım çınlıyodu. Murat bize ateş eden ekibe karsılık verirken .

    "Umay önce polis ekiplerine sonra kopuz albaya haber verelim." Diye bagirdı.

    "Arıyorum." Diyerek cevap verdim.

   Yarım saat ya da bir saat catışma olmuştu. Polis ekipleri ve kopuz albay gelmişti. Olay yeri incelenmiş ve alan temizlenmişti. Biz de kopuz Albay ile karakola gittik. İfade verdikten sonra karargaha döndüğümüzde General bizi direkt harekat merkezine çağırdı.

     Olay orada da konuşuldu ve bize birkaç zanlı gösterildi. Hedef nasıl olduysa bendim. Benim kim olduğumu ögrenemediklerinden beni gölge olarak adlandırıyorlarmış. Beni sadece uzak bir yan profilden görmüşler. Gizli görev gerekiyordu ama buna gidecek kişi ben olamazdım. Beni tanıma ihtimali vardı. Murat gidecekti. Bazı timler eş zamanlı gorevler ile onların kamplarını darma duman etmişlerdi.

   Harekat merkezinden çıkınca timin yanına gittim. Onlara herşey anlatılmiştı.

   Gazinoya gittiğimde ayağa kalktılar ve emrimle oturdular.

    " olanları biliyosunuz. Birçoğunuz gizli goreve birkaçınız ise sahadan goreve gidecek
Murat, emre , galip ,kemal. Gizli goreve. Oğuz, yağız, batur ve Tuğçe siz sahadan desteğe gideceksiniz. Kağan yüzbaşı ile ben de karargahtan görev yapacağız. Sorusu olan?"

"Anlaşıldı."

                            ...

Oradan çıktım ve harekat merkezine girdim.

"Yüzbaşı Umay Gündoğdu"

"Gel kızım"

  Komutanım tim görevden dönüyorlar.

"Anladım yüzmaşım bilgim var."

Selam  verip tam çıkıyordum ki

"Yüzbaşım. Akşam karargahta seçili timlerle bir yemek var. Timine haber ver."

"Emredersiniz komutanım"

Direkt çıkıp timin helikopterininin ineceği yere gidip timi karşıladım herkes tamdı ama murat ın gizli görevi olduğu için yoktu. Herkes inip gazinoya geçti.

Arkadaşlar bu kitaba ve diğer kurguma istediğiniz bir konu varsa yazın ve düsüncelerinizi de yazın.

Yıldıza basmayı unutmayın