Genç kızımız Asena bir testle gerçek ailesine kavuşur. Eski ailesinden oldukca yara alan kızımız yeni ailesi yarasına pansuman yapacak mı? Yoksa yaralar mı ekliycek?
Ortada Ceren yanındaysa Candan ve Murat vardı. Bir birlerine sarılarak hastaneden g...
En çok içinde fırtınalar koparken sessiz kalır insan
.
.
(DİKKAT: ASKOLAR BU BÖLÜMDE KENDİ YAZDIĞIM KARAKTERLERİ ELESTİRDİM KSKDKS)
Sessizlik...
Ben eski evimde de çok konuşmazdım ki....
Babam iğrenirdi sesimden ve bunu dile getirmek ten tereddüt etmezdi.
Babam benden iğrenirdi....
Bazen düşünüyorum da keşke olmasaydı.
Keşke hiç karıştırımamış olsaydım.
Keşke hiç bu hayatı yaşamamış olasaydım.
Şimdi cidden soruyorum size.
Güzel mutlu bir hayatı hak etmedik mi hepimiz?
Baskı olmayan bir aile, babasının prensesi olmayı hak etmedik mi?
İçimizden anneme dersem kızar yerine anneme dersem hal eder demek istiyorduk hep.
Ama bu sadece isteklere kalıyordu, kalacaktı.
Saat 9.00 da kalkmıştım. İşlerimi de şimdi hal etmiştim. Bu gün altıncı gündü yani okul yoktu. Restorana birinci gün gitmeyi düşünüyorum. Üzerime beyaz bir şeyler giydim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(böyle düşüne bilirsiniz. çanta yok. kolye isterseniz ola bilir)
Daha sonra odadan çıktım. Benimle eş zaman da Polat ve Fırat çıktı. Onları takmadan asansöre gidip bindim. Evet evde asansör vardı.
Zengin şey sizi iki oldu.
Asansör kapanacağı sırada bir ayak buna engel oldu. Polatın ultra mega zengin ayağıydı.
Ayağın sıkışsın oraya.
Relax ol Asena. O senin abin (şüpheli)
İkisi de asansöre bindi. Daha sonra düğmeye bastı böylelikle kapı yeniden kapandı. Asansör inince birden ses geldi.
Diyorum ama ben bunların olduğu yerde bana rahat yok.
"O neydi?" diye sordum korkuyla. "Asansör bozuldu düzeltirler." dedi Fırat. "Kaç dakikaya?" dedim endişeyle."1-2 saate."
Olmaz. Olamaz. Ben burada kalamazdım ki. Astımım ben. İlaçta yanımda değil ki.
"Olmaz . Kalamam ben burada." Kapıyı yumruklamaya başladım sanki bir şey yapacakmışım gibi.
Aptal ben.
(Arkadaşlar bu sahneyi yazarken hiç böyle değildi ama aradan baya zaman geçmiş. Okurken gülmekten evi yiycem)
Onlarsa yere oturdu. "Boşuna yorma kendini. Annemlere mesaj attım. Tamirci çağırırlar." dedi Polat. Bende kendimi daha fazla yormamak için oturdum.
.
.
.
30 dk geçmişti ve hiç bir hareket yoktu. Onlar telefonuna bakarken ben boş duruyordum ve artık nefesim düzensizleşiyordu. Ayağa kalkıp kapıyı yumruklamaya başladım
"Kapı ...Kapıyı ...Kapıyı açın." Artık ayak üste duramıyordum. Yere çöküp derin derin nefes almaya başladım. B
Benim bu halimi görüp yanıma geldiler.
(HALİME BAKKK PKSDKALDKAK)
"Ne oldu? Bir sorun mu var?" dedi Fırat.
Yok canım ne sorunu. Uzak başı bayılacaktım sonra yaşamaya yılım varsa yaşarım yoksa ölürdüm işte.