1.Bölüm

3.2K 79 4
                                    

Merhaba arkadaşlar bu benim ilk hikayem. O yüzden hatalarım olursa anlayışla karşılayıp bana onları söylerseniz çok mutlu olurum.
Hikaye ilk başlarda Italya'da geçiyor ve yatay şekilde yazılan konuşmalar İtalyanca olanlar ve düz olanlar da Türkçe olacak şekilde yazıcam hikayeyi. Yorumlarınızı, görüşlerinizi eksik etmeyin lütfen 🌺

1 hafta önce

"Azra nerdesin kızım? Kaç kere aradım seni." babamın endişeli sesiyle karşılaştım telefonu açar açmaz.

"Babacım özür dilerim duymamışım şu an Amalia ve Diego ile dışarıdayım. Yeni fark ediyorum abimler de aramış bir şey mi oldu yoksa? İyi mi herkes?"

"Hepimiz iyiyiz bal kızım merak etme. Abinler de endişelenmiş sana ulaşamayınca. Biliyorsun Türkiye'deyim şu an aklım zaten hep sizde habersiz bırakma beni güzel kızım çok korktum ben burda." Babamı endişelendirdiğim için kötü hissediyordum şu an.

"Özür dilerim babacım gerçekten fark edememişim. Bizimkilerleyken unutuyorum her şeyi biliyorsun. Dikkat edicem bu sefer söz."

"Aldım sözünüzü küçük hanım haberiniz olsun bundan sonra aradığımda açılmazsa telefon bozuşuruz bu sefer haberin olsun." babamın benimle hem dalga geçer hem de alttan ciddi tonda söylediği cümleyle hafifçe kıkırdadım.

"Söz verildi bir kere Çetin Bey merak etmeyin anlaşmamıza sadık kalacağıma emin olabilirsiniz. Yalnız bir konu vardı aklıma takılan."

"Buyrun neymiş o aklınıza takılan konu Azra Hanım?"

"Bana söylediğiniz kadarıyla 1 hafta içinde Italya'ya geri dönüceğinizi söylemiştiniz yanılmıyorsam, doğru mudur?" engel olamadığım bir üzüntüyle kurduğum cümlem babamı da üzmüştü. İç çekmesinden anlıyordum bu kadar uzun süre ayrı kalıyor olmamızın onu da ne kadar üzdüğünü.

Pişman olmuştum bu konuyu açtığım için. Babamı üzmek istemiyordum çünkü babam da kendi isteğiyle gitmiyordu ki. 1 hafta önce anlamadığım bir nedenden dolayı apar topar Türkiye'ye gitmişti ve hâlâ daha gelmemişti. İşle ilgili olduğunu söylüyordu ama sanki canını sıkan başka bir konu daha vardı gibi hissediyordum.

Babamla her şeyimizi birbirimize anlatırdık biz, hiçbir şey saklamazdık birbirimizden o yüzden o hazır hissettiğinde bana anlatacağını biliyordum. O yüzden onu şimdi zorlamak istemiyordum. Tam konuyu değiştirecektim ki babamın sesiyle susmak zorunda kaldım.

"Kızım" o kadar içten ve hüzünlü bir tonlamayla söylemişti ki kalbimde bir sızı hissettim resmen. Niye bu kadar üzgündü ki babam?

"Beni bir gün affedebilirsin değil mi güzelim benim? Ha?" Babamın neden böyle bir soru sorduğunu anlayamamıştım. Kırgın değildik ki birbirimize. Kavga da etmemiştik. Neden onu affetmememi istediğinden bahsediyordu?

"Baba? Anlamıyorum ne affetmesi? Neden böyle konuşuyorsun? Bir şey mi oldu benim bilmediğim?"

"B-bu kadar geciktiğim için demek istedim kızım. Başka ne olabilir ki? Güzelim, benim şimdi kapatmam lazım yetişmem gereken bir toplantı var. Daha sonra konuşalım olur mu birtanem?"

Babamın aceleyle kapatmasıyla "hoşçakal" bile diyememiştim. Son zamanlarda evdekilerin tavırları garipleşmeye başlıyordu anlayamadığım bir şekilde.

Bunları düşünmeyi daha sonraya erteleyerek arkadaşlarımın yanına döndüm hemen.

♧♧♧♧♧
Amalia ve Diego'nun yanına döndüğümde bendeki durgunluğu fark etmişlerdi. Bana sorduklarında beni rahatsız eden düşüncelerimi onlardan saklamak istemedim.

Mahfuz/Ya'saklanan |Gerçek Ailem|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin