YASAK AŞIK MONA

55 8 3
                                    

Tuvaletten ayrıldıktan sonra Mona Vanderwaal (Okulun en popüler, en iyi görünümlü, en şık, -hiç kimseye belli etmesede- okulun ez zeki kişisi Spencer'dan bile zeki bir kız.) Hanna ve Spencer'dan önce fizik sınıfına gitti. Hanna için yanından yer tuttu ve bekleye başladı. Mona beklerken Spencer ve Hanna tuvaletten henüz çıkmıştı. Hanna:
-Spence... Sana bişi söylemem lazım. Basit bir sorun gibi gelebilir ama Mona için öyle olmuyor.
-Hanna! Sakin ol lütfen. İşin içinde Mona varsa tahminimce beni sorun ediyordur.
-Ahhh. Teşekkür ederim. Bu kadar zeki olmasan şimdi açıklamakla uğraşacaktım. Yani fizik sınıfında seni yalnız bırakmam sorun olmaz değil mi?
-Hayır tabiki. Zaten benim ders dinlemem lazım. Aylaklığa gerek yok :) .
-Bunu ögrenmem yeterdi :) .
Kızlar fizik sınıfına geçtiler. Hanna girer girmez Mona'yı gördü. Yanının boş olduğunu görünce rahatladı. Çünkü tuvaletten çıkarken onu yanlız bırakıp eski grubuyla takıldığı için kendisine küsebileceğinde korktu. Hanna kaybetmekten korktuğu bir arkadaşa sahip olduğu için kendini çok şanslı hissediyordu. Her nekadar yanından yer tutmuş olsa bile atar yapabileceğini düşünerek yanına gidince:
- Selam. Umarım kızmamışsındır. Kızlarla önemli bir konu konuşuyordukta. Lütfen affet.
-Ah problem değil. Kafana takma. Kitaplarını getirdin mi?
-Ders var değil mi? Tabiki getirdim. Yeni fizikçi kimdi?
-Bay Smooth. Duyduğuma göre standartlarımızdan bayağı yüksek yakışıklılığa sahipmiş.
-

Umarım öyledir artık yeni biri iyi olacak.
-Aynen ama kimin olmalı?
-Ona bakarız. Şimdilik tipini görmemiz lazım.
-Kesinlikle. Ama kimin olacak konusunda bu sefer "taş,kağıt,makas" oynayarak karar vermeyeceğiz. Çünkü ozaman %90 ben kaybediyorum.
-Biliyorum bu yüzden güzel. Tabiki senin kaybetmen değil. Benim kazanmam :) .
-Dolayısıyla benim kaybetmem -,- .
-Ama dolaylı yoldan.
Bay Smooth çok havalı bir şekilde sınıfa girdi. Hanna çok etkilenmişti. Aynı şekilde Mona'da. Mona Hanna'nın kolunu tutup sıkmaya başlamıştı. Sonunda o kadar çok sıkmıştı ki Hanna'nın kolunda göçük tırnak izleri vardı. Spencer'da etkileyici bulmuştu. Ama Spencer öyle değildi. Spencer hoşlandığına, uzun süre tanıdığına bağlı biriydi. Mona ve Hanna'nın ağzından akan sulara bakıyordu. İçinden "Bu ikisinin derdi ne? İkisininse sevgilisi yok mu bunların?" diye geçiriyordu. Bay Smooth masasına gidince:
-Selam gençler. Ben Wesley Smooth. Yeni fizik öğretmeninizim. Umarım bu sene beraber ders işleyip...
Mona fısıltıyla sözü kendince tamamladı:
-İyi ilişkiler içinde bulunacağız!
Bay Smooth her nekadar Mona'nın söylediğini duymuş olsada yine de Mona'ya bakarak klasik öğretmen lafını söyledi:
-Aa... Afedersiniz... Bayaaan...
Mona:
-Vanderwaal. Mona Vanderwaal.
-Ahh... Evet. Bir şey mi söylediniz acaba?
-Hayır... Hayır lütfen siz benim dediklerime aldırmayın.
Mona yerinden kalkıp Bay Smooth'un yanına giderken:
-Aa... Bay Smooth... Acaba kendinize yardımcı seçecek misiniz? Bütün öğretmenler seçti de...
Yarım akıllı Will Sider ise hemen Mona'nın lafına balık gibi atlayıp:
-Mona sen yanlış biliyorsun. Öğretmenler yardımcı seçmedi ki!?
Mona Will'e öyle bir baktı ki Will'in tüyleri ürperdi:
-Will! Acaba okuldan sonra görüşelim mi?
Will hemen çantasıni alıp:
-Affedersiniz Bay Smooth benim hemen çıkmam lazım da...
(Mona daha önce okulun kabadayısıyla Hanna'yla birlikte dalga geçmişti. Daha sonra çocuk Mona'nın üstüne yürümüştü. Hanna hemen geri çekilip Mona'yı geri çekilmesi konusunda uyarmıştı. Çünkü çocuğun 1.89 boyu vardı. Acayip derecede kası vardı. Ama yine de Mona geri çekilmedi. Çocuk Mona'nın dibine iyice girmişti. Ama yürüyüşü çok uzun sürmedi. Mona'nın tokadı geçirmesiyle çocuğun yere düşmesi bir olmuştu. O gün bu gündür çoğu kişi Mona'dan korkuyordu.)
Mona konuyu yine yardımcı olayına çekti:
-Ee ne düşünüyorsunuz?
-Bence birisi olacaksa bu siz olmalısınız Bayan Vanderwaal.
-Tabikii. Ayrıca lütfen bana Yardımcı Vanderwaal deyin.
-Ben kısaca Mona desem? :)
-Ohh! :) Tabiki siz nasıl isterseniz :) .
Hanna içinden "Yalakalığın dibine vuran Mona gibi bir dostum var ne kadar şanslıyım!" diye geçiriyordu. Mona gerçekten aşık gibi davranıyordu. Yani bu tam anlamıyla yasak aşktı. Olmamalıydı ve olamazdı. Öğretmeni kendisi kapsa bunu düşünmezdi belki ama yine de dışarıdan bakınca bu sadece pembe dizilerde olacakmış gibi geliyordu. Aynı şekilde Spencer'da böyle düşünüyordu. Mona yerine geçerken kıvırta kıvırta yürüyordu. Şehvetli tavırları vardı. Bay Smooth ise bu yılışık tavırlardan çok hoşlanmıştı. Mona yürürken dilini yalamıştı. Spencer bunu gördüğünde "Oha artık be!" diye içinden geçirdi. Yani Bay Smooth'unda Mona'da gözü kalmıştı.
Bay Smooth derse başlamak üzereyken müdür geldi:
-Afefdersiniz Bay Smooth. Mona'yla konuşacaktımda...
-Tabi buyrun müdür bey.
Will Mona'yı müdüre şikayet etmişti. Mona bundan etkilenmemişti. "Ne yani bu kadar mı?" diye geçirdi.
-Mona odama gidelim.
Mona ukalaca:
-Peki müdür bey hemen geliyorum. Mona çantasını alıp sınıftan müdür bey ve Will ile birlikte müdürün odasına çıktılar müdür koltuğuna oturdu. Mona ve Will odada tek bir koltuk vardı. Mona hemen koltuğa kurulup bacak bacak üstüne atıp:
-Buyrun müdür bey?
-Mona bu kaçıncı artık? İnsanlara bunu yapmaya hakkın yok anladın mı?
-Peki müdür bey. Ancak şunu Will'e söylemeliyim ki okulun çıkışında ne sizin etkiniz olacak ne öğretmenlerin etkisi olacak. Yani çıkışta gözüme gözükmese iyi olur.
-Haklısın Mona sana çıkışta bir şey yapamayız ancak bu vicdan meselesi ve...
-Ahh... Ne yazık ki bende öyle bir şey yok.
Will'e dönerek:
-Yani sen öldün!
Mona çantasını alarak:
-Hoşçakalın müdür bey :).
Mona odadan çıktı. Çıkar çıkmaz kenardan bileğinden birisi tuttu ve onu hademenin odasına çekti. Bu Bay Smooth'tu. Henüz teneffüs zili çalmamıştı. Nasıl dersten çıktığını merak etmişti. Mona:
-Bay Smooth burada ne işiniz var? Daha zil çalmadı?
-Ben Wesley. Bay Smooth sınıfta.
-Aoh?.. Ne..?
Wesley Smooth çok açık kahve koyu sarı tarzı havalı saçları ve mavi gözleriyle çok fazla çekici gözüküyordu. Mona'ya tam öpecekmiş gibi yaklaşıp kulağına yaklaşarak:
Washington Otel'inde havuzun içinde cumartesi gecesi saat 11'de bekliyorum seni. Bu da numaram.
Mona çok heyecanlanmıştı. Wesley'nin uzattığı kağıdı alıp cebine koydu. Wesley hemen odadan çıkıp sınıfa gitti. Mona'ysa odadan çıkıp onun arkasından bakakaldı...

Secret's TownHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin