𝐀𝐂𝐈𝐍𝐈𝐍 𝐀𝐋𝐄𝐕 𝐀𝐋𝐌𝐈Ş 𝐊Ü𝐋𝐋𝐄𝐑𝐈
𝐓 𝐀 𝐍 𝐈 𝐓 𝐈 𝐌
2025 senesi. Günler önce
Etraf kan gölüydü.
"Yardım edin! Kardeşim ölüyor!"
Kimisi ölüyor, kimisi can havliyle bağırıyordu.
"Abi!"
Acı feryatlar etrafta yankılanıyordu.
"Baba! Babamı vurdular!"
Kurşunlar havada uçuşuyordu.
"Kimse kafasını kaldırmasın! Saklanmaya çalışın!"
Çaresizce söylenilen sözler, korku dolu kalplere umuttu.
Genç kadın, elinde sıkıca tuttuğu sağlık çantasıyla, bağıran adamın yanına doğru koşmaya başladı. Kimisi çocukları, kimisi yaşlıları, kimisi de yaralılara siper oluyordu.
O gün tüm sağlık çalışanları, korkularını göğüs kafesinin bir köşesine saklayarak, canlarını hiçe saydılar.
"Askerler nerede kaldı!" diyerek bağırdı Tuncay. Elindeki bezi kanayan yaraya bastırarak, kanamayı durdurmaya çalışıyordu.
Hiç dinmeyecek gibi olan kurşun seslerine, bomba sesleri karıştı.
Kor gibi alevlenen duman, dört bir yanlarını sarmaya devam etti.
"Herkes nefesini tutsun! Alevden kendinizi koruyun!" diyerek bağırdı Tuncay. Bir yandan da çocukları sakinleştirmeye çalışıyordu.
Genç kadın yerde korkudan titreyen erkek çocuğunu gördü. Kurşunların arasında kalmış, çaresizce ağlıyordu. O an her şeyi unutdu. Canını hiçe saydı. Koşarak çocuğa doğru ilerledi. Gözyaşları içinde ağlayan çocuk, ona doğru koşarak gelen umuduna tutundu. Çocuğu kucaklayan genç kadın, kulağına sakin olması gerektiğini fısıldamaya başladı. Çocukla beraber oradan uzaklaşırken damı dağılmış bir eve doğru koşmaya başladı.
Tâ ki, sırtından vurulana kadar.
Zaman durdu, genç kadın acıyı damarlarında akan kanın pıhtısında bile hissetmeye başladı.
Göğsüne sığınan çocuk yüzüne sıçrayan kanlarla haykırdı. Genç kadın direnmeye çalışırken gittikçe güçsüzleşen bedeni yüzünden yere çakıldı. Çocuğa hitaben, "Koş." dedi. "Arkana bakmadan koş!" diyerek son gücüyle bağırdı. Çocuk dediğini yaparak uzaklaşırken gözleri gittikçe kapanmaya başladı. Dik tutamadığı sırtıyla yüz üstü düştü.
Karanlığın içine çekilen düşler, gittikçe gerçekliğini yitirmeye başladı...
Ağzından çıkan buharlar soğuk havaya karışıyor, öleceğini hissediyordu. Ağzından süzülen kanlar bembeyaz karı kırmızıya boyuyordu. Gittikçe bilincini kaybederken aniden kulaklarına adım sesleri doldu. İlk önce sırt üstü, sert bir şekilde yatırıldı. Yüzü buruşurken bu kez kanında boğulmaya başladı. Ardından ona doğru bakan bir herifle kesişti gözleri. Ona sırıtarak bakıyordu. Silahını ona doğru doğrulturken gözlerini kapattı.
Artık her şey için çok geçti.
Belkide değildi.
Aniden alnından vurulan terörist yan bir şekilde zemine çakıldı. Acıyla titreyen kadın, ona doğru atılan adım seslerini işitmeye başladı. Zihni uyuşmuş, gerçeklik algısını kaybetmişti. Yoğun acı, onu geçmişine götürmüştü.
En son gördüğü ise ona bakan üzeri üniformalı olan, bir çift gün batımı rengi gözlerdi...
Devam edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YABANCI NEFES
Ficción Generalİki ülke arasında aranan terörist yüzünden Azerbaycanlı özel kuvvetler askerlerinin ve genç doktorumuzun görev için köye gelmesiyle başlar kurgumuz.. YAZILDI: 27 KASIM 2022 YAYIMLANDI: 17 TEMMUZ 2023