Benim eklemem: Bizden hoşlandıkları için zorbalık yapıyorlar, ama biz bilmiyoruz, ve biz de onlardan hoşlanıyoruz.
Hanma: O senin tepkilerini çok seviyordu, utanmanı, seni övünce panikle yüzünün kızarmasını, sana değişik sorular sorunca sinirlenmeni seviyordu. Ve biri seninle konuşunca "sevgilisi benim" demeyi de çok seviyordu.
Bu rüya ile uyanınca hiç düşünmeden, yatak hali ile bir çantasını almış, biraz para almış öylece evden çıkıp okula koşmuştu.
~ "Oooiiyyy, pamuk şeker!
Seni belinden tuttuğu gibi kendi boyuna kaldırdı, gereksiz derecede çok güçlüydü.
Sen ise yine ne yapacağından emin değildin. Ama Hanma hiç bir zaman çok kötü niyetli bir şey yapmamıştı.
"Ben bu gün bir rüya gördüm, seni gördüm. Büyü falan mı yaptın bana? Rüyamda evleniyorduk..." Merkalı ve düşüncelere dalmış gözüküyordu.
Sen bir şey yapmadığını, bunun onun bilinçaltı olduğunu söyleyince neşeyle cevap verdi.
"Aynen öyle, bilinç altım seninle dolu!! Neyse, umarım bir gün gerçek olur ha?:)"
Seni alnından öpüp yere bıraktı ve erkekler tuvaletine koşmaya başladı, tipini düzeltmeliydi.
Sen ise erimiş ve aşık bir kalp ile sınıfına dönüyordun. (Bir tanem yaa canım. Uzak durun kocamdan.)
Kisaki: O genelde hep sana ayak işlerini yaptırdı. Zorbalığı ise, arada bir seni sinir etmek için yalandan dalga geçerdi. Yada aldığın atıştırmalıkları seninle yerdi. Aşıktı hani...
O böyle bir rüya ile uyanınca bir süre kendini sorguladı." Bu kadar mı seviyormuşum?.."
Kalkıp düşüne düşüne okula gitti, her dakika yüzü daha çok kızarıyordu.
Okulda seni görünce sakince onu yanına gelmeni işaret etti, sen ise merakına yenik düşüp yanına gitmiştin.
"Sen... Bana büyü mü yaptın?.."
Sen şok olup hayır cevabını verince, o kaşlarını çattı.
"Tamam..."
Başını okşayıp gitti... Bu hareket çok içten gelmişti, sanki kalbini saran damarlar bunun için can atıyordu.
Sen ise Kisaki'nin başına ne gelmiş olabilir diye düşünüyordun, "Ölüyor muyum acaba?.."
Sanzu: O seni daha çok kantine gitmem için kullanırdı, paranın yarısını verir, o sırayı senin beklemeni sağlardı. Arada şakasına yumruk atardı. "Ne diyorsun be¿"
Ama öyle bir rüya görünce, artık seni sahip olduğu en değerli şeymiş gibi yanında taşıyordu.
Hala bazen alay ettiği ve yüzünün kızarmasını sağladığı ve bundan deli gibi zevk aldığı oluyordu.
Ve sen yanında olmayınca herkese o benim sevgilim dediği için bu tüm okula yayılmıştı.
Tabii sen hiç sesini çıkarmadın, bu hoşuna gitmişti çünkü sen de ondan hoşlanıyordun.
Yavaş yavaş aşık olduğunu belli etmeye başlamıştı.
"Teşekkürler güzelim..."
Draken: O sana hep üstten bakıp genelde derslerin hakkında seni zorbalardı, "Bu sınavdan nasıl bu kadar yüksek aldın, inek!.." Derslerin iyi olduğu için...
Veya çantan hakkında, çantanın içinde ne olup olmadığına dair. O ciddi olarak zorbalamıyordu. Sevdiğinden yapıyordu.
Hatta arada sana minik hediyeler aldığı da oluyordu.
Ama o rüyadan sonra, ki rüyaya çok inanmıştı. Seni hiç zorbalamadı. Seninle çok yakın arkadaş oldu. Hatta senden hoşlandığını da belli ediyordu.
"Sen yemek yedin mi bu gün?"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
