20-TEHLİKENİN KIYISINDA

107 13 6
                                    

Müslüm Gürses - Affet

********

Hata hatayı doğururdu. Öfkesine diz çöken karşılığına boyun eğerdi. Kişinin red ettiği her hatası bağ olup ayaklarına dolanırdı. Ve korku celladına gösterdiğinde bir silah,kendi içine hapsetiğinde güç olarak seni yeniden yaratırdı. Hatayı kabul etmek bir erdem,öfkesine karşı dimdik durmak kararlılık ve korkusunu kendi içine hapsetmek birer güç olup insana yeni bir benlik kazandırırdı.

Ne yapacaktım? Bu notu öylesine korkmam için göndermemişti. Birşeyler yapacaktı. Büyük birşeyler. Ayşe teyze,Özgür, Hüseyin,Hale peki şimdi sırada kim vardı. En son Hüseyin'in cinayetini Hale'nin üzerine yıktıktan sonra başka yapacağı ne vardı. Sıradaki kurban kimdi? Adımlarım hızlı her katta ekipten birilerini bulmak için gezerken Engin müdür dahil ortalıkta kimse yoktu. Aynı saniyelerde masasına giden Şerifi gördüm.

"Şerif!"

"Derin. Ne oldu."

"Ekip nerede Şerif?"

"Az önce bir ihbar geldi oraya gittiler."

"Peki Demir veya ekibinden biri onlar neredeler?"

"Onlarda aynı ihbara gittiler."

"Kimse yok mu yani?"

"Uğur az önce otoparka gitti. Gitmemişse yetişirsin belki."

"Tamam. Sağol." Deyip hızla otoparka koştum. Acele ile kapıdan geçip merdivenlerden inerken nefes nefese kalmıştım. Merdivenlerin sonundaki kapıya ulaşıp otoparka girdikten sonra bakışlarım hızla etrafı taradı. Ve sonunda Uğur'u görebildim. Arabasına binmek üzereyken göz göze geldik.

"Derin." Nefes nefese ellerimi belime yaslayıp soluklanırken Uğur yanıma gelmişti.

"Bir sorun mu var?" Bir şey demeden elimde ki buruşmuş siyah kağıdı ona uzattım. Saşkın ve meraklı bakışlar eşliğinde kağıdı alıp okurken kaşları hızla çatıldı.

"Siktir. Derin bu sana nasıl ulaştı."

"Bilmiyorum Uğur cebimdeydi."

"Tamam sen şimdi sakin ol. Nerede fark ettin cebinde olduğunu?"

"Yangın merdivenlerinde." Elini cebine atıp telefonunu çıkarıp bir numarayı aradı. Telefon kullağındayken "Gidelim." Deyip merdivenlere yöneldik. Aramasına cevap gelmeyince telefonu kapatı.

"Kimi aradın?"

"Bora Komserimi. Açmıyor ama."

"Demiri ara aynı ihbara gitmişler."

"Haklısın." Deyip Demir'in numarasını aradı. Bir kaç saniye sonra telefon açıldı. Bizde yukarı katta çıkmış kamera odasına doğru gidiyorduk.

"Alo komiserim acil bir durum vardı."
Karşıdaki adamı bir süre dinledikten sonra
"Katil ile ilgili. Bora komiserim de oradaysa gelmeniz gerek."

"Evet acil. Engin müdür burada değil."
Son sözlerini söyleyip telefonu kapatırken kamera odasına giriş yaptık.

********

ÖLÜM KOKAN BEDENLER Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin