Ferit'den:
Ben duyduklarım ile şaşkınca Asuman'a bakarken aklıma o an geldi... Demek Sultan ile konuşurken merdivenlerden bizi dinleyende sonrasında bana gizli numaradan 'herşeyi biliyorum' diye mesaj atanda Asuman'ın taaa kendisiydi. İyi ama neden?
Ben bunları yeni yeni idrak etmeye başlarken Seyran'ın sesi ile irkildim. Seyran... Seyran'a ne diyeceğim ben?
S: 'Ne demek bu?' diye mırıldandı gözleri dolarak.
Asu: 'Şu demek Seyran'cım senin başkalarına ahlak dersi veren kocan evin hizmetçisi ile birlikte.'
Seyran bu laftan sonra hayal kırıklığı ile gözlerini kapattı.
F: 'Hayır... Yalan söylüyor yemin ederim!'
Seyran birşey demedi gözlerini kapalı tutmaya devam etti derin derin nefesler alıp veriyordu.
Asu: 'Öyle mi? Oysa o ses kaydında herşey gayet açık bir kez daha açayım istersen?'
F: 'Asuman!'
Ben Asuman'ın yüzüne bağırırken bir yandanda ağlamamak için mücadele ediyordum. Seyran ise bir anda arkasını döndü ve yalıya koşmaya başladı.
F: 'Seyran dur!'
Gözlerimde biriken yaşlar Seyran'ın arkasını dönmesi ile dökülmeye başlamıştı bile. Koşarak onun peşinden yalıya girerken Seyran direkt merdivenlere yöneldi o sırada abimde merdivenlerden aşşağa önüne bile bakmadan iniyordu ve inerken omzuma çarptı. Ben tam Seyran'ın peşinden merdivenleri çıkmaya devam edecekken yarı yolda beni kolumdan tutup durdurdu.
Fu: 'Ferit, Asuman nerede!?'
Yüzüne baktığımda, gözlerinin kızarmış olduğunu gördüm. Abi... Anlaşılan o videoyu görmüş.
F: 'Bahçede.'
Kolumu bırakıp hızla merdivenlerden indi.
Fu: 'Asuman!'
Abimin arkasından birkaç saniye baktıktan yukarı çıktım. Benim derdim bana yeter... Odanın kapısını açmaya çalıştığımda kilitli olduğunu fark ettim. Dahada telaşlanmıştım...
F: 'Seyran... Aç şu kapıyı lütfen!'
Ses gelmedi kulağımı dayayıp kapıyı dinledim nefes alışveriş seslerinden başka birşey duyamıyordum.
F: 'Yalvarırım aç...' diye ağlayarak mırıldandım bir yandanda kapıya vurmaya devam ediyordum. Bir süre bekledim ama yine açmadı. Korkum giderek katlandı içerde ne yapıyor?
F: 'Korkuyorum aç kapıyı nolur...'
Birkaç saniye sonra kapının kilidinin açıldığını duydum umutla kapıya baktım. Seyran kapıyı tamamen açınca yanındaki küçük valizi fark ettim. Valizi fark etmem ile nefesimin adeta kesilmesi bir olmuştu. Kendimi toplamak için derin bir nefes aldım ve yutkunup ona baktım. Gözlerinden ne kadar ağladığı belli oluyordu.
S: 'Çekil önümden.' dedi buz gibi sesi ile. Bu ses tonu beni dahada korkutmuştu...
F: 'Hayır saçmalama geç konuşalım hadi.' diye Seyran'ın kolunu tuttum ve içeri sokmaya çalıştım ancak o sertçe kolunu çekti.
S: 'Ferit çekil!'
F: 'Yaaa beni dinlemeden öylece çekip gidemezsin!'
Ses tellerim boğazımı yırtıp geçercesine bağırdığımda sonunda gözlerime baktı ve arkasını dönüp içeri girdi. Bende biraz olsun rahatlayarak peşinden içeri girerek kapıyı kapattığımda Seyran'ın büyük aynayı yere devirdiğini fark ettim muhtemelen bunu ben daha odanın önüne varamadan yapmıştı...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalı Çapkını
FanficBu hikaye dizinin 19. bölümünden sonrası içindir. gerçek Yalı çapkını izleyicileri bilir ki 16-19 arası hepimiz için bir yaradır. bende bu hikayeyi 19'dan sonrası için yazmak istedim. SeyFer'in ve Seyran'ın olması gereken hikâyesini ilmek ilmek yaza...