Yazardan:
Seyran ve Ferit şirkete gitmek için hazırlanmış ardından aşşağa inip her zamanki aile kahvaltısına katılmışlardı ama bu sefer farklı olan birşey vardı o da artık masada Suna da oturuyordu ve bundan sonrada Fuat'ın karısı olarak oturmaya devam edecekti. Suna, ilk defa bu masada Korhan olarak oturmanın etkisi ile olsa gerek biraz çekingen davranıyordu bu durum Halis ağanın gözünden kaçmadı ve Suna'yı biraz açmak için laf açtı.
H: 'Suna kızım? Çekinmene gerek yok burası artık seninde evin.'
Fu: 'Valla bende az önce yukarda aynen böyle söyledim dede.'
Su: 'Biliyorum ama elimde değil zaman geçtikçe alışırım diye düşünüyorum.'
H: 'Alışırsın elbet. Bir eksiğin olursada Latif'e söyle çekinme.'
Su: 'Teşekkür ederim.'
H: 'Bu arada Fuat sen bugün şirkete gitmeyi düşünüyor musun?'
Fu: 'Yeni evlenmiş bir adam olarak ilk günden karımı yalıda yalnız bırakmak istemiyorum dede ama önemli birşey varsa gideyim tabii?'
H: 'Aslında pekte senlik birşey yok Fransız ortak adayımız ile bugün Meryem hanım ve Erim beyin toplantısı var biliyorsunuz onlar ortakları iyi bağlıyorlar bize. Ferit, bugün sende o toplantıya katıl birşeyler öğrenmiş olursun hem.'
F: 'Yani katılayım katılmasına ama... Meryem hanım ile Erim bey Fransızca biliyorlar mı ki nasıl konuşup anlaşcaklar? Ben şirketten herhangi birinin iyi derecede Fransızca bildiğini hatırlamıyorum.'
H: 'Onu ben tamamen unutmuşum çocuk. Dün şirkettekilere Fransızca için bir çevirmen ayarlamalarını söylicektim ama aklımdan çıkmış. Tabii benim dışımda ilgilenen olmayınca böyle oluyor.'
Fu: 'Aşk olsun dede.'
F: 'Vallahi dede beni Sadık beyin yanından çıkarmadığın için bütün gün anca para sayıp duruyorum istesemde başka birşeyle ilgilenemiyorum.'
H: 'Tamam neyse yapacak birşey yok şirkettekileri arayıp Fransızca için çevirmen aramalarını söylicem artık bir kaç saat geç başlanır toplantıya.'
F: 'Ertelememize gerek yok dedecim Seyran iyi derecede Fransızca biliyor o halleder.'
Halis ağa beklenti ile ve birazda şaşırarak Seyran'a sordu.
H: 'Öyle mi?'
Gülgün araya girdi.
G: 'Aaaa evet geçen yılki lansmanda da Fransız ortaklarımızdaki sorunu Seyran ile Suna halletmişti.'
H: 'O zaman bunuda halledebilirsin değil mi kızım?'
S: 'Evet, halledebilirim... Herhalde?' diyerek şüphe ile Ferit'e baktı Ferit ise Seyran'a 'Halledersin.' dercesine bir bakış attı.
H: 'O zaman sorun kalmadı kahvaltıdan sonra direkt şirketin ordaki restoranta geçin toplantı orada olacak. Aman diyim çocuklar bir aksilik olmasın bu ortaklık bizim için çok önemli.'
F: 'Merak etme dede.'
***********
Seyran ile Ferit şirkete geçmeden direkt dedesinin söylediği restoranta gittiler. Restoranın önüne geldiklerine arabayı park edip restoranta girdiler.
S: 'Meryem hanım ile Erim bey neredeler?'
Ferit biraz etrafına baskındıktan sonra onları görmüştü.
F: 'Ordalar.'
Seyran ile Ferit el ele onların olduğu masaya yürüdü. Meryem hanım ve Erim bey Seyran ile Ferit'i görür görmez ayağa kalktı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalı Çapkını
FanficBu hikaye dizinin 19. bölümünden sonrası içindir. gerçek Yalı çapkını izleyicileri bilir ki 16-19 arası hepimiz için bir yaradır. bende bu hikayeyi 19'dan sonrası için yazmak istedim. SeyFer'in ve Seyran'ın olması gereken hikâyesini ilmek ilmek yaza...