(Kötü günler🩶)

48 4 2
                                    

Merhaba bakalım nasılsınız.
Neler olucağını Merak ediyormusunuz .

H-hayır.

1 saat sonra.

Küçük bedenimin cılız sesini duyuramıyordum. Gözlerimi açtığımda bir odadaydım . Soğuk havaya karşı dayanıksız olan beyaz renkle boyanmış ince bir duvar, sadece uyaya bileceğim büyüklükte bir minder,minderin yanına koyulmuş meyve suyu ve kek ve birde ben vardım içeride. Ayağa kalkıp kapıya doğru kaçmak isterken yüz üstü yere düştüm. Düşmeme sepep ayağıma takılan zincirdi. Ayağıma takılan zincire şaşkınlıkla baka kaldım. Onlara zarar vere bileceğimi düşündükleri için beni bağlamadılar dimi?. Hadi ama 9 yaşında kız çocuğuna karşı silahlı adamlar.takdir edilecek hareket.Kendi kendime konuşurken kapı açıldı. Beni kaçıran adamıda toplarsak üç kişi içeri girdi. Adamlardan biri kısa boylu pörtlek gözlü kel bir adamdı. Diyeri orta boylu siyah saçlı kahverengi gözlüydü.Ve beni kaçıran adam ise uzun boylu siyah saçlıydı ve diyerlerinden onu farklandıran bir şeyde gözlerinin turuncu renk olmasıydı. İlk defa turuncu renk gözler gördüğüm için şaşkınlıkla ona bakıyordum. Bana doğru bir adım attıklarında ben bir adım geriye atıyordum.Bunlar benden ne istiyordu acaba?.Masum ve korkak gözlerle onlara bakıyordum.Kısa boylu adam konuşmaya başladı.

Bulut bak küçük kızımız uyanmış.
Kısa boylu adam konuşurken beni kaçıran adama bakıyordu. Demek adı Bulut. Ona baktıkça akşam bulutların arasında batmaya başlayınca turuncu renge hakim olan güneş aklıma geliyordu. Her defa anneme güneş batımını çizerdim.kısa boylu adam biraz sonra yine konuştu.
Nasılsın küçüğüm.?
Birde soruyormuydu.?
Hemen cevapladım.
İyi olup olmadığımdan size ne?
Neredeyim ben?
Beni neden buraya getirdiniz.?
Bana ne yapacaksınız?
Annemi ve babamı istiyorum!
Eve gitmek istiyorum!
Soruların hepsini söyledikden sonra cevap bekleyerek kollarımı karnımda birleştirdim.Çok hızlı konuştuğum için hepsi geçici şok olmuştu.Şoktan ilk çıkan orta boylu adam olmuştu.
Çok konuşuyor ağzını bantlayalım.
Ama ayıp yani soru sordunuz cevapladık dimi? .Neden şimdi beni susturyolardı . Tam ağzımı bantlayacakken bulut :Gerek yok !diyerek adamın elindeki bantı alarak durdurdu. Elindeki bantla oynayarak bana bakıyordu.az sonra
İyi olduğunu bilmemiz gerekiyor.
Nerede olduğunun lüzumu yok.
Seni buraya bir amaç için getirdik.
Sen uslu durduğun süreçte sana kötü hiç bir şey yapılmayacak.Aileni ve evini görmek konusuna gelince unut onları!. Diyerek tüm sorularıma cevap verdi. Şaşkınlıkla ona bakarken yanaklarımda kendine yer açmış süzülen göz yaşlarımı fark ettim. Şokdan çıkıp göz yaşlarıma eşlik ederek konuşmaya başladım.
Ne diyorsun sen be !Ne amacı?,niye ailemi unutayımki ,benim şu an unutmak istediğim bu yaşananlar ve sizin bu turşu suratlarınız.!diyerek yere yumruğumu vurdum.Kısa boylu adam bana bakarak konuşmağa başladı.
Bak Bak küçük kız bizi unutmak istiyormuş.E unut bakalım .! Diyerek bana bir tokat savurdu .Ellerimi yüzüme "X" şeklinde birleştirerek kendimi korumaya çalıştım. Lakin hala bana kimse dokunmadı. Ellerimin arasından onlara taraf baktım. Bulut onun elini havada yakalamışdı.
Ona vurmak yok !Anladınızmı.!
Diyerek bana baktı. Aslında o kadarda yaşlı deyil . Hatta 19 -20 yaş civarındadır.Diyerleri ondan yaşlı olsada sanki Bulutdan korkuyorlardı.
Bulut dizlerinin üzerine çöküp bana baktı,ve
Yemeyini ye küçük kız ve bize alışmağa çalış!
Dedi ve diyerleriyle birlikte odadan çıktılar . Hadi buyur birde burdan yak. Benim ne işim var burada!. Filmlerdeki ablalar gibi sinirlenip yemek tepsisini dağıtmayacaktım. Açlıktan ölüyorum bunları yiyecem .Kekten bir dilim alıp ağzıma koyacaktımki kardeşim Araf aklıma geldi . En son kardeşime ilaç alıcaktım. Gözlerim doldu. Bardaktaki meyve suyunu içib bardağı kapıya fırlatdım. Amacım ses çıkartmaktı.Başardımda .Bulut içeri girip bana doğru yürüdü. Ve
Ne yapıyorsun sen? Dedi.
Ağlayarak ona baktım
Abim hasta ilaçlarını almazsa ölür ne olur ona ilacını alıp verin. Ağlamaktan konuştuğum cümle pek anlaşılmıyordu ama o anladı sanki.Çaresizce bana bakıyordu . Sonunda kalbinin köşesinde saklanan vicdanı zinciri kırdı adamlarından birini çağırıp ilacı eve götürmesini söyledi. Ona minnettarlıkla bakıyordum.En sonunda
Teşekkür ederim dedim.biraz sustuktan sonra
Bir daha bardak tabak fırlatma kapıya. Kapıya yaklaşıp bakarmısınız de . Şaşkınlıkla birazda sinirle ona baktım.sonra ayağımdakı zinciri gösterdim.
Kapıyı nasıl çalayım ayaklarım zincire bağlı hulk muyun ben !

Kendimi hulka benzettiğim için dudakları kıvrıldı amma çok uzun süre kalmadı . Soğuk ses tonuyla
Çok bilmişin tekisin. Napıcağım ben seninle . Diyerek ayağımı açtı . Zincirin izleri kalmıştı amma geçici izler olduğu için dert etmedim. Ayağımı açtıktan sonra hemen bardak kırıklarını toparladı.Aslında o ortalığı toparlarken kaça bilirdim.Ayak parmaklarımın üzerinde yürüyerek yanından geçtim.Kapı açıktı dışarıya baktığımda kimsecikler yoktu . Fırsat bu fırsat deyip kaçacakken yerimde durup bağırdım.Nahlet olsun ben dışarda kaçarken ayağımı burkduğumu unutdum.Bağırışımla bana sunulan enfes teklifi batırdım . Beni odaya çekip minderin üzerine oturtdu.
9 yaşında bir çocuğa göre fazla cesaretlisin. Burda değil amma dışarıda adamlar evin etrafını sarmış haldeler nasıl kacıcaksın?.
Konuyu değiştirmeden bana bakarak sordu.
Neden bağırdın?dedi.
Biraz sakinleşmeye çalıştım. Öfkeyle bağırırsam Osmanlı tokadını yerim diye korktum.
Dağ başında tanımadığım bir insan tarafından kovalanırken ayağımı burktum.dedim . Yaptığına pişmanmış gibi bakıyordu. Pişman oldusa benimde adım Asya değil.
Yaptıklarım için üzür dilerim. Pişmanım . Canını yakmak istememiştim.dedi . Allah kahr etsin şimdi ben kendime ne isim bulayım ?!.
Somurtarak ona baktım .
Önemli değil diyiceyimi zann ediyorsan yanılıyorsun. Çünkü önemli canım acıyor.
Bana baktı
Biraz bekle . Doktor çağıracağım .

Aslında bu işim gelirdi doktor gelince beni kaçırdıklarını söyleye bilirdim.

2 Saat Sonra⏳️

Bulut ve doktor içeri girdi.
Merhaba küçüğüm nasılsın neyin var ?
Diye sordu .
Merhaba doktor amca ayak bileğim burkuldu sanırım.
Doktor ayağıma bakıp
Bunu masıl başardın çocuğum . Herhalde haylaz bir çocuksun . Oyun oynarken mi burktun. ?
Doktoru dinlerken turuncu gözlere bakıyordum.
Evet doktor amca ben çok haylazım. O kadar haylaz biriyimki kardeşim hasta diye eczaneye giderken dağ başında yaratık la karşılaşıp korktum ve ..... Bulut sözümü kesip güldü .

Çocuk işte yaratıkmış öyle bir şey yok insan falandır . Sen yanlış görmüşsündür dedi.

Doktor ayağıma eğilip pansuman yaparken Bulutun telefonu çaldı. Kapıya yakın şekilde durup telefon görüşmesi yapıyordu. Fırsat bu doktora yaklaşıp kulağına
Yardım et doktor amca bunlar beni kaçırdı dedim.
Doktor şok olmuş gözlerini iri açıp bana bakıyordu.
Eğilip
Yalan söylemiyorsun dimi? Dedi bana.
Hayır anlamında başımı salladım.
Doktor bana beni kurtaracağını söylerken . Bulut doktorun yanına geldi . Silahı çıkartıp doktorun kafasına dayadı . Bunu bekliyormuşum gibi içimde bir his vardı.
Allah taksıratımızı aff etsin doktor amca ne diyim.
Dedim.
Doktor şantaj altında bacağımla ilgileniyordu. İşi bittiğinde doktoru başka bir odaya aldılar. Biraz sonra bir ses geldi.

Bammmmm

Ee yeni bölüm nasıl olmuş arkadaşlar . Bu arada 6 kişi okumuş bile çok teşekkürler . Buradan çok sevdiyim okuyucum Sekine ye de teşekkürler.

Dokuzdan yirmiye intikamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin