14: today is the greatest day i've ever known

125 24 8
                                    

"Mustafa'yla birlik olup beni evden atmazsınız, değil mi Arda?"

Kıvırcık olan aceleyle sigarasının dumanını üflerken onun yalandan endişeli yüzünü inceliyordu kumral oğlan, duyduğu soruya genişçe gülümsedi.

"Soruyu sorduğun an bitti her şey, atıldın Erenay."

"Güya benim kardeşim, hâle bak..."

Yeşil gözlü olan çaktırmamaya çalışarak masanın üzerindeki sigara paketini ve çakmağı aldı, kıvırcık son zamanlarda her zamankinden çok sigara içiyordu ve bu durum yeterince can sıkıcıydı. Ferdi, Arda'nın kendisiyle dalga geçmesine kızsa da diğer ismini çocuğun ağzından duymasıyla yumuşamıştı. Boğazını temizleyip oturduğu yerde doğruldu.

"Tamamsan kalkalım mı, birkaç el oyun atarız." Tek eliyle saçlarını düzeltirken kumral oğlanın onayıyla ayağa kalkmıştı. "Ben bir lavaboya gideyim."

"Ya hayır, dur." Arda hızla ayağa kalksa da Ferdi hemen insanların arasından sıyrılıp kasaya, hesabı ödemeye, yönelmişti. Arda arkasından oflarken Ferdi'nin unuttuğu ceketini alıp peşinden gitmişti.

"Sen beni niye dinlemiyorsun hiç ya?" Kafeden çıktıklarında kıvırcığın koluna hafifçe vurmuştu, utançla ensesini kaşıdı sonrasında. Ferdi gülerken kolunu çocuğun omzuna atıp onu kendine çekmişti. "Dışarı çıkmayı ben teklif etmiştim, benlik bir sorun yok."

"Benim için var ama," Arda kızsa da çocuğa iyice sokulmuş, tek kolunu da onun beline sarmıştı uyumlu yürümek için. "Ben de ödesem ne olur sanki."

"Mustafa hep sana ısmarlatıyor, ona say işte."

"Sen nereden öğrendin-"

Ferdi duyduğu lafa göz devirdikten sonra ayıplarcasına mırıltılar çıkarmıştı Arda, elindeki ceketi kıvırcığa uzattı bu sırada. Ferdi şaşkınlıkla karışık bir gülümsemeyle bir teşekkür mırıldanıp çocuğun yanağından makas aldığında Arda yüzünü buruşturmuştu. Ama bu ifadenin yalandan olduğunu ikisi de çok iyi biliyorlardı.

"Kaybeden ne yapıyor bugün?" Ferdi'nin kahveleri, yanındaki bedenin gözleriyle buluştuğunda tatlı bir gülümseme kazanmıştı. Kumral oğlan düşünüyormuş numarası yapsa da sonuçsuz kaldı bu numarası.

"Bugün cezasız oynayalım ne olur ya... Sen nasıl benden iyi oynayabiliyorsun aklım almıyor ayrıca."

Kıvırcık oğlan ağzına gelen bütün lafları yolun ortasında tartışmamak için geri yutmak zorunda kalmıştı. Kumral oğlanın saçlarını karıştırdı şirin bir gülümsemeyle, böylece Arda ona kızamadı. Karşıdan karşıya geçmek için kırmızı ışıkta beklerlerken gözleri kolunun altındaki bedende geziniyordu.

Birden sessizleşmişlerdi, aptal aptal birbirlerine bakıyorlardı sırıtarak. Arda diliyle dudaklarını ıslattı, Ferdi ise gördüğü manzarayla yutkundu. Çok düşünmeden aklına gelen ikinci şeyi söyleyiverdi. İlk olanı söyleseydi Arda bir daha onunla konuşmayabilirdi belki de.

Sanırım.

"Maç yapmak yerine Guitar Hero'ya mı gitsek? Hem bir şeyler dinlemiş oluruz."

Yeşil ışığın yanmasıyla karşıya geçerlerken Arda bu teklifi hevesle kabul etmişti. Ferdi'yi bateriye paslayıp gitar çalmayı çok seviyordu. Yan yana yürürlerken Ferdi iç çekmişti istemeden, hayatlarının düzeldiği için binlerce kez şükür ediyordu içinden. O zamanlardan geriye çok bir şey kalmamış gibi görünüyordu. Arda ve Mustafa'nın aldığı psikolojik destek epeyce uzun sürse de olumlu sonuç almaları sayesinde gönlü biraz daha ferahtı kıvırcığın.

yandere simulator | kensem ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin