Yazar; leecrannie
Çeviri; SeKaism
Baekhyun'un gözünden;
Chanyeol bize akşam yemeği hazırlarken eşyalarımı yerleştirmem için beni yeni odama bırakmıştı. Onu reddetmeye bile çalışmıyorum çünkü beni dinlemeyeceğinden ve yine masaya oturtacağından adım gibi eminim. Üstelik, yeme bozukluğumun olmasından onu şüphelendirmek istemiyorum bu yüzden de ona güzelce yediğimi göstermeliyim, en azından o etrafımdayken. Sadece her zaman yaptığım gibi yalnız kaldığımda daha sonra her şeyi banyoda çıkaracağım.
Aklım eski evimde olanlara gitti. Korktuğum için kalbimin yarıştaymış gibi attığını unutamazdım. Babamın bana yaptıklarını ve Amerika'da olan her şeyi hatırlamamı sağlamıştı. Adamın hala omuzlarımı kavrayışını hatırlıyorum, bana çok yakındı ve gözüyle beni canlı canlı yiyecekmiş gibi bakıyordu.
Kirli hissettim. Her zaman hissediyorum, ama eskiyi hatırlamak daha da beter hissetmemi sağlamıştı. Bu sefer uygunsuzca dokunulmamıştım, ama Chanyeol zamanında gelmeseydi eğer, belki de önceki gibi sonlanacaktı. Her şeye rağmen, hala kirli hissettim. Vücuduma tekrar kesmem için bir dürtü gelirken kendimden daha da iğrendim.
Ancak, Chanyeol her an gelebileceği için burada yapamazdım. Kendimi kontrol etmeli ve bir süreliğine oyalanacak bir şey bulmalıyım. İlk yerimde yapılacak şeyler olduğundan eşyalarımı yerleştirmeyle başlamaya karar verdim.
Bavuluma dokunmadan önce, jiletlerimi saklayabileceğim bir yer düşünmeye başladım. Chanyeol kendime zarar verdiğimi öğrenmemesi ya da başka bir şey için artık daha fazla dikkatsiz olamazdım.
Dolabı açtım ve sol alt tarafta üç tane çekmece gördüm. Aklıma bir fikir geldi ve bavulu açmadan önce son çekmeyi açtım ve ilk yardım çantasıyla içindeki jilet kutusunu çıkardım. Çekmecenin en dibine yerleştirdim ve saklayabilmem için bir çift pantolon almaya bavuluma gittim.
Sakladığıma ama ihtiyacım olduğunda hala alabileceğime emin olduktan sonra, dolaba geri kalan kıyafetlerimi yerleştirmeye devam ettim. İlk yerimden gerçekten çok fazla şey almadığımdan bitirmem çok fazla zaman almamıştı cidden. Amerika'da çok fazla eşyamı kaybetmiştim çünkü bir çoğu ailemin anısıyla doluydu ve sebep olduğum trajedilerin hiçbirini hatırlamak istemiyorum.
Bavulumu ortadan kaldırdığımda, kapıya yumuşak bir vuruştan sonra takip eden Chanyeol'un dışarıdaki derin sesini duydum.
"Baekhyun, henüz bitirmedin mi? Yemek hazır..." Seslendi ve iç çektim. Sanırım bu sefer cidden yemek zorundaydım.
Yavaşça kapıyı açtım ve Chanyeol'un saf gülüşüyle karşılaştım. Beni mutfağa götürdü ve yürürken etrafa bakıyordum ve bu yerin ne kadar da lüks olduğuna karar vermiştim, benim tamamen evsiz hissetmeme neden olmuştu. Evini sadece kendi pisliğimi bulaştıracaktım ama seçeneğim olmadığı için, burada kalmak zorundayım. O korkunç adamla bir daha yan yana yaşamak istemiyorum.
Mutfağa vardığımızda, burnuma hemen yeni pişmiş spagettinin taze kokusu çarpmıştı. Eğer iki yıl önceki aynı kişi olsaydım, muhtemelen ağzım sulanırdı ve şuan iştahla yerdim. Ama şimdi ne kadar kilolu ve çirkin olduğumun farkındayım, yemeğin kokusu midemi bulandırıyordu. Chanyeol burada olduğundan yemeği yutmak için kendimi güçlendirmek zorunda olduğumu biliyorum.
Oturduktan sonra, yemeğe başladık.
"Şimdiye kadar odanda rahat mıydın?" Makarnadan bir ağız dolusu alırken sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lifeless
FanfictionÇok neşeli ve pozitif biri olan Byun Baekhyun, mutlu bir aileye, inanılmaz arkadaşlıklara ve sevilen bir erkek arkadaşa sahip olan biri olarak tanınır. Her neyse, bunlar her şey tepetaklak olmadan önceydi. Bunlar, o birden arkadaşlarından habersiz...