❝BİR ARKADAŞIM OLMASINI İSTEDİM...❞

135 60 57
                                    

"Kızım Ayperi hadi okula kaç kalacaksın!"

"Bir dakika..." diye mırıldandım alt dudağımı ısırırken.

Dün akşam konuşmaya başladığım başkomiseri sinirlendirmiş ve kendimi engelletmiştim...

Belki de bir daha engelini kaldırmayacaktı...

Oysa ki tek gecede ona alışmıştım...

Ona yürüyormuş gibi davransamda rahat davranmaya alışmaya çalışıyordum.

Onu ilk arkadaşım olarak benimsemiştim. Beni görmeden anlayan, sıkılmadan benimle konuşan ve beni güldüren ilk arkadaşım oydu.

Tabii ilk defa şımardığım için şımarıklığın tozunu fazlasıyla kaçırarak adama kendimi engelletmiştim.

Gözlerim dolduğunda kendime kızdım. Sırf bir erkek için ağlamamalıydım. Hem... benden hiç sıkılmıyordu diyordum ama o hep bana 'yazma' diyordu.

Çantamı elime aldım ve telefonumuda çantamın içerisine koydum.

Lise son sınıf öğrencisiydim. Derslerim fazlasıyla iyiydi. Bir nevi inek öğrenci sayılırdım. Ama şu hocalara yalakalık yapma amacıyla insanları ispoyanlayan, en ön sırada oturup herkesi şikayet eden ve hocam ödev vardı diyen bir öğrenci değildim.

Kemsenin işine burnumu sokmazdım. Ama maalesef onlar içinde aynı şeyi söyleyemecektim. Beni zorbalamaktan zevk alan bir sürü sınıf arkadaşlarım vardı.

Dört yıldır okuduğum devlet okulu benim hiç bir zaman yaralarımı sarmamış aksine daha kötü olmamı sağlamıştı. Okulu ayakta tutan tek insanın ben olduğumu düşünmeye başlamıştım artık. Sadece bir kaç ay önce önemli bir deneme sınavından ülke birincisi olmam okulu fazlasıyla şahlandırmıştı. Okul okuldu fakat öğrenciler bir öğrenci gibi davranmıyordu. 

Defalarca okulumu değiştirmek istemiştim ama maddi durumumuz iyi olmadığı için uzakta ki başka bir devlet okuluna gitme ihtimalim yoktu.

Sadece bir kaç ay sonra mezun olarak o okuldan edebiyen kurtalacaktım. Bu yüzden her yapılan zorbalığa dişimi sıkarak dayanmam gerekiyordu.

Hukuk okumak istediğim için masada geçirdiğim süre boyunca dirseklerimi fazlasıyla çürütmüş ve gözlerimide bozmuştum.

Evet, gözlük takıyordum...

Gecen sene bulanık görme göz sorunum olduğu için göz doktoruna gitmiştik ve doktorda bir süreliğne gözlük takmamı tavsiye etmişti.

Kahvatı etmek istemediğim için evden çıkan ikinci kişi olarak anneme haber verip dışarıya çıkmıştım.

Babam iş için benden erken çıkardı evden.

Çantamın kollarını sıkı sıkı tutarak kimsenin olmadığı yolda etrafıma bakarak yürüyordum.

Herkesi bir tehdit olarak görüyor ve korkuyordum. Asosyel olmanın sorunlarından biri ise buydu.

Dün çıkan gereksiz kavga yüzünden benden intikam almak isteyen sınıf arkadaşlarımdan korkuyordum. Gene beni tenhada sıkıştırarak fiziksel şiddet uygulamalarından korkuyordum.

Neden onlar kadar korkusuz değilim? Neden onlar kadar mutlu değilim? Neden onlar kadar sevilip hor görülmüyorum? Neden okul arkadaşlarım sayesinde zorbalık görüyorum?

Neden neden neden...

Nedenlerin içinde boğulurken bana yardım eden bir arkadaşım olsun istedim. Boğulduğum yerden kolumdan tuttuğu gibi beni kaldırsın ve bana yardım etsin istedim.

GEÇMİŞ Mİ GELECEK (𝐓𝐞𝐱𝐭𝐢𝐧𝐠)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin