❝BENİ O KADAR ÇOK MU SEVİYORDUN?❞

83 33 3
                                    

Okuduğum ve ardı ardına gelen hırslı ve sinirli mesajların her biri gözlerimden birer birer göz yaşı alıyordu.

Başkomiserimin ilk defa bu kadar sinirli olduğunu görüyordum. Siniri o kadar çok vardı ki hıncını çıkarabilmek için beni üzecek her şeyi diyordu.

Yazdığım her bir cümlemi duygu sömürüsünden başka bir şey gibi görmüyordu. Beni anlayan adam artık beni anlamıyordu. Beni dinlemiyordu çünkü artık beni anlamak istemiyordu.

Son cümlesinide söyleyerek hayatımdan çıkmıştı. Oda biliyordu gururum ne kadar olsada dayanamayarak ona yazacağımı biliyordu bu yüzden tereddüt bile etmeden beni engellemişti. Porfilinde artık yakışıklı suratı yok aksine bembeyaz bir ekran vardı.

Gözlerim dolu dolu telefonumun ekranına bakarken bir erkek için ağlamak çok koyuyordu. O haklıydı, ben haksızdım kabul ediyordum ama ne bileyim işte beni azda olsa anlamasını isterdim.

Beni dinlemek istememişti çünkü eğer dinlerse bana hak vereceğini oda çok iyi biliyordu...

Avuc içlerimle yanaklarımı ıslatan göz yaşlarımı silerken silmem hiç bir işe yaramıyor yenileri akıyordu.

Pişmanmıydım? Bilmiyorum, eğer Yavuz'un istediği şeyi yapmasaydım vicdan azabı sonuna kadar hissedecektim.

Her yolun sonu acıyla bittiği için yapacağım hiç bir şey yoktu. Ama başkomiserimle aramı bozan tek kişi aklıma gelince yumruklarımı sıktım.

Minnet duygusu yüzünden Yavuz'un dediklerini yaparak başkomiserime ihanet etmiştim ve böyleliklede başkomiserimle hiç düzelmemekle birlikte aramı bozmuştum!

Yavuz'un mesaj sayfasına girerek aklıma gelen ilk şeyleri yazdım. Mesaj sayfasına girerken sinirliydim ama bir anda duygusallaştım.

Ayperi: Mutlu musun?

İnterneti kapalı olduğu için görmedi ama ben yazmaya devam ettim.

Ayperi: Senin yüzünden başkomiserimle aram bozuldu,

Ayperi: Beni mutlu eden tek kişi hak etmek dahi istemediğim kelimeleri tek tek yazarak hayatımdan çıkıp gitti.

Ayperi: Bana ne dedi biliyor musun?

Ayperi: Bana onun gözünden düştüğümü söyledi...

Ayperi: Peki kimin yüzünden biliyormusun?

Ayperi: Senin yüzünden!

Ayperi: Senin yüzünden başkomiserim benimle konuşmuyor! Senin yüzünden başkomiserim beni engelledi ve hayatımdan çıktı!

Ayperi: Senin ne farkın kaldı okulda ki zorbalardan?

Ayperi: Onlardan hiç bir farkın yok senin!

Ayperi: Onunla konuşmaktan keyif alıyordum. Günlerdir mutsuz olan suratımı o düzeltiyordu. İlk defa onunla mutlu olmayı öğrendim. O benim kafamı dağıtıyordu!

Bir anda tek çizgi olan işaret iki çizgi olunca ellerim titredi ama her ne olursa olsun sinirimi üstünde tutarak aklıma gelen her şeyi bir bir yazmaya devam ettim.

Ayperi: Annem ve babam bile beni o kadar çok gülümsetemedi! 

Ayperi: Onunla konuşurken gülümsüyordum!

İki çizgi mavi olunca ellerim daha çok titredi. Uyuşturucu bağımlısı bir adama karşı çok asi davranıyordum.

Ayperi: Okulda mutsuz olmamı sağlıyordunuz, peki ya neden normalde de mutsuz olmamı istediniz?

Yavuz, mesajların hepsini tek tek okumuş olmalıki üstte 'yazıyor...' bildirimi çıktı.

Dudaklarımı birbirine bastırdım ama durmadım. Parmaklarım hırsla klavyenin üzerinde dolaştı.

Ayperi: Tek mutluluğumu elimden söküp aldın mutlumusun?

İstanbul beyefendisi: Ayperi?

İstanbul beyefendisi: Beni o kadar çokmu seviyordun?

Ayperi: Ha?

Ayperi: Anlamadım?

Ayperi: Seni sevdiğime dair bir şey söylemedim?

İstanbul beyefendisi: Ben Ayhan yani, senin için başkomiserin.

Hemen hemen yorumlar bekliyorum!

Bence bu bölümün sonu acayip iyi oldu!

Aklımda böyle bir şey yoktu bir anda yani, saliseler önce aklıma gelerek yazdım!

GEÇMİŞ Mİ GELECEK (𝐓𝐞𝐱𝐭𝐢𝐧𝐠)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin