6.Bölüm

67 17 0
                                    

Kaan Yaman

Efe'nin önden çıkıp getirdiği arabaya binip binanın önünden ayrıldık. Ben Efe'nin yanına oturmuştum, kızlar ise arka koltukta oturuyorlardı. Violet ve Devin'in konuşmaları çok hareketli ve neşeliydi. Efe dikkat etmiyor olmalıydı çünkü dikkat etse anlam veremezdi. Violet, Devin'e bizim dünyamız için normal olan ama onun ilk defa gördüğü şeyleri sorup duruyordu ve bunu dinlemesi çok eğlenceliydi. Yüz ifadelerini de görmek isterdim ama konumum itibariyle bunu yapamıyordum.

"Peki şurası nedir?" Devin bir süre sustuğunda, onun Violet'in işaret ettiği yeri incelediğini artık anlamaya başlamıştım.

"Orası futbol stadyumu. Orada futbol maçları oynanıyor," Devin her bir sorusunu sabırla yanıtlıyordu. Gerçekten iyi bir kız olmalıydı. Bu kadar çok soru sorulmasından birçok kişi usanırdı.

"Devin, futbol nedir?" Violet'in fısıldadığı sorusu ile bir an şaşırıp Efe'yi kontrol ettim. Navigasyona odaklanmış görünüyordu. Devin, Violet'e sessizce oyunu açıklarken internete futbolun tarihini yazdım.

Evet, 1838 yılından gelen Violet tabii ki futbolu bilmezdi. İnternetteki bilgilere göre günümüz futbolu ve kuralları 1863 yılında sistemleştirilmiş. Onun öncesinde ise bu yalnızca küçük çocukların oynadığı bir top oyunu. Birçok farklı ismi de var.

"Futbol demişken hangi takımı tutuyorsun Violet?" şaşkın bir şekilde Efe'ye baktım. Konuşmaya katılmanın hiç sırası değildi.

"Neyin takımı?" Violet'in şaşkın sesini duyduğumda durumu nasıl toparlayacağımı düşünmeye başladım. Aklıma çok mantıklı bir fikir geldi.

"Violet muhtemelen bunun Türkçe karşılığı bilmiyordur," Violet'e bakıp İngilizce olarak açıkladıktan sonra cevap vermesine fırsat vermeden Efe'ye döndüm. "Violet bir İngiliz Efe. Muhtemelen İngiliz takımlarından birini tutuyordur. Fenerbahçeli olması için ümitlenme," omzumun üstünden Violet'e baktım kafası aşırı karışık görünüyordu. Devin de konuya nasıl nereden gireceğini şaşırmış gibi telaşlı görünüyordu.

"Zaten futbol diyince akla İngiltere gelir. Hangi İngiliz takımını tutuyorsun Violet?" bu çocuk buna şimdi niye bu kadar takmıştı ki? "Dur tahmin edeyim. Kızlar genelde David Beckham için Manchester United'ı tutarlar," Efe omuz silkerken omzumun üzerinden arkaya baktım. Devin, Violet'in kulağına eğilmiş ona bir şeyler söylüyordu. Devin geri çekilince Violet başını salladı.

"Ben takım tutmuyorum," sırıtıp önüme döndüm. Devin benden çok daha zeki çıkmıştı.

"Cidden mi hiç mi?" Violet başını iki yanına salladı.

"Hiç."

"Ayrıca erkeklerin futbola bu kadar takıntılı olması da çok saçma. Sence de öyle değil mi Violet?" Devin konuştuğunda Violet sanki konuya çok hakimmiş gibi başını sallayarak onu destekledi.

"Tamamen saçmalık," kahkaha atmamak için dudağımı ısırmam gerekmişti.

"Sen de mi takım tutmuyorsun Devin?" Efe aynadan kısaca arka koltuğa göz attı.

"Ben Galatasaray'ı tutuyorum ama fanatik değilim. Sanırım takım tutmak için tutuyorum,"

"Fenerbahçeli olmaya ne dersin?"

"Hayır, sağol."

"Kaan?" şaşkın bir şekilde adımı seslenen Violet'a döndüm.

"Efendim Lia?" başını sola doğru eğmiş merakla açtığı kocaman gözleri ile bana bakıyordu.

"Sen hangi takımlısın?"

"Beşiktaş ama çok fanatik değilimdir ben de," anlamış gibi başını salladı.

Kader Madalyonu: Violet (ASKIDA) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin