1.Bölüm Efsun'dan

2.2K 194 101
                                    

İyi akşamlar güzellerim
Yeni kitabımla kendi hikayemle
sizlerleyim.Beğenmeniz dileğiyle yeni güzelimiz Efsunum ile dalalım bakalım yeni düşlere.

Yıldıza basmayı unutmayın ⭐☺️

Keyifli okumalar diliyorum

Keyifli okumalar diliyorum❤️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Atma beni yabana,

Ben de bu dereliyim,

Al koy beni cebine,

Hiç sorma nereliyim...

90lı yıllar/Bursa

Efsundum ben 20 yaşında tazecik bir sonbahar rüzgarıydım yaşadığım bu köyde...

Annemin umutlarla ve dualarla kavuştuğu her gebeliğinde yollarımı gözlediği efsunlu kızıydım,evinin tek kızı her gece gözyaşlarıyla suladığı tek çiçeği.

Bursa'nın Gölyazı köyünde gayet mütevazı bir ailenin en küçüğü ama hepsinden daha asi olan kızıydım.Bu köyde askere gitmek için gün sayan abim Yavuz,üzerime fazlasıyla titreyen annem Gülbahar ve başımıza dertten beladan borçtan başka birşey açmayan alkolik babam Fehmi ile birlikte şu zamana kadar şöyle böyle gelmiştik işte.

Birde kendisinin başımıza açtığı dertleri yetmiyormuş gibi kocasından ayrılınca bizim yanımıza getirdiği çöpçatan halam Latife ve kızı Birgül ile birlikte yaşıyorduk.Anneciğim koca kahrı yetmiyormuş gibi birde görümce derdi çekiyordu.

Ağustos ayının ortasında yaz sıcağının en yakıcı olduğu bir günde bayır yukarı ağır ağır tırmanırken dilime bi türkü tutturmuştum,bir yandan gözümün önüne doğru kayan perçemimi geriye itip bir yandan yol kenarındaki güzel kokulu çiçekleri toplamaya devam ediyordum.Bu çiçekler annemin en sevdiği çiçeklerdi bunları görünce yüzü gülerdi,annemin yüzü zaten pek az gülerdi,bir beni görünce bir de babam içmeyince.Bu sıcak hava da eğilip renk renk çiçekler arasından en güzellerini seçip sepete toplaması ayrı zahmetli olsa da insan sevdikleri için çabalarken yorulmazdı değil mi?

Bükülen belimi doğrultup sepetime sarı çiçeği koyarken bir anda aşağı bayırdan gelen başıboş köpekleri görünce seslerinden ürküp dengemi kaybedip sağımdaki ısırgan otlarının üzerine düşmem bir oldu ama ne düşüş.Bir acı feryat aldı etrafı.Canımın tatlılığından değildi ama sert görünüşümün yanı sıra bende annesinin nazlı kuzusuydum nihayetinde.

Nasıl da yanıyordu heryerim elbisemin üzerinden kalçamı mı ovuştursam yoksa kollarıma batan ısırganları mı sirkelsem bilemedim."Yandım anam ah yandım!" diye sızlanmaya devam ederken bir erkek sesi işittim yanı başımda.

EFSUN | Büyülü Ve Âsi Bir Sonbahar Rüzgarı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin