6. Bölüm / 2 Gece 🌙

7 2 1
                                    

~Bazı gerçekler yalanlardan daha ağırdır...~

Koşmaktan bitkin düştüm. Belkide üzüntüden.

Yaşadığım o andan sonra kimsenin yüzüne bakmadan koştum.

Hiç bilmediğim bir yerdeyim şuanda. Yalanlar ile gerçekler arasındaki uzun bir ipin üstünde gibiyim.

O adamın söylediği doğrumuydu? Annemi Prens Pokamı öldürttü. Yada annem öldümü?

Her ne kadar ona kızgın olsamda o benim annemdi ve ben bu acıya dayanamazdım. Belki o dayanırdı ama ben, hayır. Dayanamazdım.

Bir ağacın altında oturdum. Soğuk Kar tenime deyiyordu.

Ne yapacağımı, yapsamda nasıl yapacağımı bilmiyordum. Kararsızlık içerisinde kayboluyordum.

O anda arkamda bir ses duydum. Ürkülerek ayağa kalktım ve etrafa bakmaya başladım. Biraz ilerledikçe ağacın arkasında birinin olduğunu fark ettim. "Hey, kim var orada?" Ağlamaktan kısılmış sesim ile seslendim. "Kimsin dedim, benimi izliyorsun?"

Ağacın arkasından çıktı. Görmek istemiyordum, hayır. Ona inanmak istemiyordum. Neden bilmiyorum ama gerçeklerden çok korkuyorum.

Prens Poka.

İlk gördüğümde başka şeylerin olabileceğini hiç düşünmemiştim. Tam aksine çok yakın arkadaş olabileceğimizi düşündüm çünkü tarif edemiyeceğim bazı duygular hissettim. Ateşe hissettiğim gibi yakın hissediyordum.

"Kar, rica etsem beni din-" lafını kestim.

"Sus, bence sus. Yoksa ikimiz içinde kötü olacak. Ben sana bir şey yapmadan defol."

"Kar ben yapmadım. İnanki seninle beraber öğrendim. Lütfen inan bana, lütfen. Hem yalan söylüyor olabilirler değilmi? Onları tanımıyoruz sonuçta."

Haklı olabilirdi.

Hiç tanımamama rağmen inanmıştım. Kanıt da yoktu. Annem şuan hayattamıydı?

"Kanıtla." Sesim net çıkmıştı.

"Tamam, Kar. Nasıl istiyorsan öyle olsun. İstiyorsan sizin Krallığınıza gidelim Ha? Ne dersin?"

"Gidelim." Bu sefer verdiğim net cevabım Ateşi görmek istediğimden oldu. Başını onaylayarak takip etmemi söyledi.

"O adam sana ne dedi?" Dedim.

"Ha?"

"O adam ben koşup gittikten sonra sana ne dedi? Nasıl kaçtın?"

"Övünmek gibi olmasın ama fazla hızlı koşarım."

"Övünme." Sesim gür çıktı. "Övünme, şuan annemi düşünüyorum. Senin koşup koşmaman umurumda değil."

"Sormasaydın ozaman, Kar." Diyerek lafı yüzüme çarptı.

Soru sormaya devam ederek konuyu değiştirdim. "Nasıl gideceğiz? Yürüyerek günlerce varamayız."

Cevap vermedi. Ben ona bakıyordum o ise yola.

Sinirlendim.

"Hey, sana diyorum. Duyuyormusun?"

Sezsizlik....

"Heyyyyy, sinir etme beni!" Öyle bi bağırdımki etrafta kuşların uçuştuğunu hissettim.

Dudağının kenarını yukarı kaldırdı. "Kar, 2 saattir yola baksaydın atımı oraya başladığımı görürdün." Ona doğru baktığımda atın orada olduğunu gördüm. Ağaca bağlıydı.
Bir dakika, koştum demişti? Yalanları ardarda söyleye biliyormuydu? Yada yalan söylüyormuydu?

BUZDAN ATEŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin