29. Bölüm

55 6 0
                                    

Hamza Bey koridorda beklerken ameliyathane kapısının açıldığını görünce korku gözlerle ayağa kalkıp doktora baktı.
-"Karum nasul?"
-"Kendisi iyi birazdan odaya alacağız"
-"Ne zaman kendusine gelur?"
-"On beş dakika içinde uyanır. Bugün dinlensin yarın normal hayatına döner"
-"Sağolun Doktor hanum"
-"Geçmiş olsun"
.
.
.
Yeşim kafeye girdiğinde yoğunluğu görünce koşar adımlarla odaya girdi. Yusuf Emir kafasını kaldırıp Yeşim'e gülümseyip yeniden hesaplara bakmaya başladı.
-"Erkencisin"
-"Saat on bu erken mi oluyor?"
-"Öğlen gelirsin sanıyordum"
-"İşimizin patronu olduysak artık erken gelmem lazım"
-"Vallahi enişte ben erken gelemiyorum. Şimdiden bilgin olsun"
-"Belinay söyledi, benlik sıkıntı da yok. Sen yeter ki Oğuz'u mümkün olduğunca karşıma çıkarma"
-"O iş ben de, sen sadece omuzlarımdaki yükleri hafiflet istersen Oğuz'u hiç karşına çıkarmam"
-"Bu iyiliğini hiç unutmam Yeşim"
.
.
.
Kemal Bey şirkete gelip odasına gireceği an da sekreteri yanına çağırıp yerine oturdu. Önündeki bilgisayarın açılmasını beklerken açılan kapı ile bakışlarını sekretere çevirdi.
-"Buyrun Kemal Bey"
-"Bana son altı ayın şirketin nereye,kime, harcama yapılmış, kimden veya nereden gelmiş bütün hesapları istiyorum"
-"Peki efendim"
-"Mümkün olduğunca bugün içinde hallet. Kimsenin haberi olmadan sessizce hallet. Yoksa kendini şirketin kapısında bulursun"
-"Anladım efendim"
-"Şimdi çık, odaya da kimseyi alma, telefon da bağlama"

Kemal Bey giden sekreterin ardından bakıp bilgisayarın ekranına bakarken gelen mailleri tek tek okumaya başladı.
.
.
.
Berkay, ablasına ters ters bakarken annesinin uyandığını görünce yanına gidip alnını öpücük kondurdu.
-"Annem iyi misin?"
-"Berkay oradan su versene birazcık içsin"

Hamza Bey içeriye girdiğin de karısının su içtiğini görünce kapıyı kapatıp yanına oturdu.
-"Biraz daha iyi misin?"
-"Eyuyim oğlum"
-"Sancın var mı?"
-"Çok değul"
-"Yarına kadar hiç birşeyin kalmaz anne"
-"Hep senin yüzünden"
-"Ne diyorsun sen?"
-"Senin yüzünden diyorum. Ne olurdu sanki annem doğum yapsaydı?"
-"Sağlığı için riske girmesini istemem"
-"Bir tek sen herşeyi biliyorsun değil mi?"
-"Berkay sus uşağum"
-"Ne susması baba. Susarak nereye kadar varacağız? Kızınız dedi diye kürtaj olmak nedir ya?"
-"Bilmediğin şeyler var o yüzden sus"
-"Hep siz biliyorsunuz. Bir kere de benim de haberim olsun. Bir kere de benimde fikrimi sorun. Bir kere yaa bir kere"
-"Baba ben odaya geçiyorum bir şey olursa hemen arayın. Zaten hemşireler sürekli kontrol edecekler tamam mı?"
-"Tamam kizum da ne zaman çıkaruz?"
-"Hep birlikte eve geçeriz. Annemin biraz daha toparlanması lazım"
-"Bilmiş"
-"Sen gelsene benimle"
-"Kizum"
-"Dur anne ya. Beyefendinin derdi neymiş öğrenelim"

Hamza Bey, Meryem Hanım'ın elini tutup kendisine bakmasına sağlayınca Belinay çoktan Berkay'ın kolundan tuttuğu gibi odadan çıktılar.
-"Sen de mu gitseydun peşunden?"
-"Kendu aralarunda halletsunler. Sen düşünme ha bunlari uyu denuz gözlum"
-"Uyuyamam"
-"Ben yanundayum hadu uyu"

Belinay, Berkay'ı odaya ittirince sertçe kapıyı kapatıp üzerine doğru yürümeye başladı.
-"Derdin ne çocuk?"
-"Benim derdim yok. Sizin benimle derdiniz var"
-"Allah Allah.. durduk yere nasıl dertlendik sana?"
-"Orasını bilemem Belinay"
-"Belinay? Ablaya ne oldu?"
-"Ben ortada abla görmüyorum"
-"Bana bak çocuk seni bir döverim yoğun bakımda yatarsın akıllı ol"
-"Yapabildiğin tek şey bu! Döv hadi!"

Belinay, Berkay'ın yakasını tuttuğu gibi kendine çekince koyulaşmış mavi gözleriyle Berkay'ın mavi gözlerine kilitledi.
-"Berkay ergenlikten hala çıkamamışsın belli. Ya kendine gel ya da gelmeye çalış"
-"Ben kendimdeyim. Ne sen ne de babam kendinizde değilsiniz"
-"Ne diyorsun sen ya?"
-"Annemin adına karar verme diyorum"
-"Ben kimsenin adına karar vermiyorum. Versem dahi oturup konuşarak karar veriyorum"

BİR GARİP AŞK (TAMAMLANDI )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin