20.Bölüm

282 13 3
                                    

Bakışlarım az önce dolan kantine değdi. Şuanda teneffüs olduğu için kantinde oturmuş ders çalışıyordum. Yanımda olan kahveni elime alıp bir yudum içtim. Bakışlarımı matamatike çevirdim. Biraz sonra yanımda beliren bir gölgeyle bakışlarım kitabdan ayrıldı.

Gördüğüm adamla hafifçe gülümsedim. Ama bu güülmseme zoraki bir gülümsemeydi...

Alphan...

Yine bu çocukla işimiz vardı. Ben ne kadar dedimsede bu çocuk anlamadı.. acaba anlamada bir sorun mu var ki?

Sandeyle çekip oturmasıyla dikkatimi ona verdim. Acaba bu gün ne diyecekti diye geçirdim içimden. Alphan benim sınıf arkadaşımdı. Orta okuldan beri benden hoşlanıyordu. Bir kaç defa teklif etmişti fakat kabul etmemiştim. Ama bu onun beni sevmesine mane değilmiş..

Vazgeçer dedim ama olmadı günden güne bana daha da bağlandı. Nasıl bağlanmışsa benimle sırf aynı ünverstede olmak için benim bölümümü okudu ki bakın kazanmış ki burada manyak..

Aslında iyi çocuktu fakat beni bayıyordu.. Esmer, 1.80 boyunda, hafif bedenli, komik bir çocuktu. Her kızın istediği bir çocuk. Ama altını çiziyorum her kızın, ama benim değil. İsterseniz siz alın götürün. Verdim gitti

Sonunda konuşmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım ve Alphana baktım

"Ee nasılsın Umay"

Kalemimi alıp test çözmeye devam ederken cevap verdim.

"İyiyim sen?"

Bir kaç saniye sonra cevap geldi. Bu tonda konuşmasından bir şey sezdim

"Bende iyiyim.. aslında sana bir şey söylemek için geldim buraya"

Aha geldi gelmekte olan şey. Hep bu cümleden korkmuşumdur. Çünki bunu söylüyorsa ya sevgililik teklifi edecek ya da beni kahve içemeye çağıracaktı, ki ben istemiyordum..  kaç kez reddetmeme rağmen gururunu ezip geliyordu..

"Benimle kahve içmeye gelir misin yani  yarın..."

Evet biliyordum. Aslında iyi çocukdu fakat ben onunla muhattap olmak istemiyordum. Sanki onunla kahve içsem umut veririm gibime geliyordu. O yüzden her defasında reddediyordum

Bu kez de reddedeceğim sırada ağzımı tam  açmak istedim fakat  daha ağzımdan kelime çıkmazken kelimelerimi ağzıma tıktı

"Lütfen bana hayır deme.. arkadaş olarak çıkalım hem bak benim matamatiğim zayıf bana yardım eder misin?"

Bana umutlu gözlerle bakan Alphana baktım...çok deniyordu..olmuyordu.. bu beni üzüyordu.. her defa gurunu ayaklar altına atması çok kötüydü.. ama ben ona başka gözle bakmıyordum.. derin nefes aldım.. bu kez son kez kabul edecekdim. Çünki her defa onu reddetmem onu kırıyordu...

Gülümsedim ve konuştum

"Tamam.. anlatırım matamatik.. akşam konum atarsın"

Dememle birlikde anında yüzündeki hüzünlü ifadenin yerine  gülümseme yayıldı.. heyecanlı bir şekilde konuştu..

"Harika, yani tamam atarım.. akşam yazarım mutlaka"

Diyip seke seke yanımdan ayrıldı

Onun bu çocuksu haline bir o kadar sevindim bir o kadar üzüldüm.. sevindim çünki onu mutlu görmek beni mutlu etdi, sevinmedim çünki ona umut verdiğimi düşündüm..

Ama onun mutlu olması büyük bir şeydi.. çünki Alphan yetimdi.. yetimhanede büyümüşdü.. benim gibi.. yetimhanede tanışmıştık. Bu zamana kadar hep birlikde haraket etmiştik. Her zaman bir birimizi kollamıştık. O benim çocukluk arkadaşımdı. Bu zamana kadar bir çok zorbalık görmüştü fakat onları atlatmışdı..

Komutan mısın?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin