İyi okumaaalaaarr
🐞
BİLGE'DEN
Nikâh günü
Hayatın bana öğrettiği en büyük şey hiçbir an yenilgileri unutmamak oldu. Çünkü hayat sadece yenilgilerden oluşuyor. Kendi yolunu bulmak, başkalarının izinden gitmekten daha zordur, ama asıl özgürlük o yolda yürümektir.
Üzerimde ki geceliği düzeltirken kısa saçlarımı düzleştirip yüzüme yaptığım makyaj ile aynaya bakıp gülümsedim. Uzun zamandan sonra ilk kez böyle güzel oluyordum.
Gözlerim saate takılınca sert bir şekilde yutkundum. Saatin 14:00 olmasına 3 saat vardı. Bir an önce işe koyulmam gerekti. Bunu yapmak için çok bile beklemiştim. Özgür olamama az kalmıştı.
Özgürlük her zaman bir denge meselesidir. Eğer bir kez dengeni kaybedersen düşebilirsin ama dengeni kaybetmekten korkmazsan hiçbir zaman düşmezsin.
Tam saatinde odaya giren Atınç bana bakmadan konuşurken olacaklardan haberi bile yoktu. "Bilge bana artık böyle davran-" diye devam ederken sözleri, beni görünce kesilmişti.
Ardından kapattığı kapı ile, vücudum da gezen gözleri ile yutkunduğunu burdan bile fark etmiştim. Daha bu nedir ki? Seni iki ayağının üzerinde bile durdurmayacaktım.
"B-Bilge" diyerek yanıma gelerek ellerimi tutunca yaklaşıp gülümsedim.
"Efendim?"
"Çok güzelsin. Ama nede-" diye devam edeceği zaman, işaret parmağımı dudağına bastırarak gözlerine baktım.
"Sabah sabah bu ne kadar doğru bilmiyorum ama sanırım ben artık sadece sana ait olmak istiyorum"
Atınç'ın şaşkınlıktan gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Planım yavaş yavaş ilerlerken, bende bir o kadar mutlu oluyordum. Az kaldı Bilge. Biraz daha bu saçmalığa devam et. Sonrası yavaş yavaş gelecek.
Ellerini belime atıp kendine çekerek gözlerime baktı. "Uzun zamandır seninle sevişmenin hayali ile yanıp kavruluyordum"
"Hhmm" deyip uzaklaşarak kalçamı masaya dayadım.
"Ama bir şartla, adamlarını burdan uzaklaştır" dediğimde kaşlarını çatarak yaklaştı.
"Sebep?" Dediğinde elimi omzuna koyup dudağının köşesine öpücük kondururken yüzünün sertliği gitmiş yumuşaklık gelmişti.
"E çünkü seninle seslerimizi duymalarını istemem. Hem Atınç ben çok utangaç bir kadınım. Lütfen. Beni mi kıracaksın?" dediğimde yüzünde oluşan gülümseme ile elinin tersiyle yüzümü okşadı.
"Tabii ki de hayır aşkım. Hemen yapıyorum." Deyip gözlerini gözlerimden ayırmadan elini cebine atıp telefonu çıkartmıştı. Kısa bir şey yapıp telefonu kulağına koyarak gözlerime bakıp konuştu.
"Hemen evi boşaltın... Bir şey olmaz Ali... Akşam geri gelirsiniz... Tamam" diyerek kapatınca hiç beklemediğim bir şey yapıp telefonu koltuğun üzerine fırlattı. Bakışlarım telefona giderken dudaklarını boynumda hissetmem ile midemin ağzıma kadar geldiğini bile hissetmiştim.
"Şimdi hazır mısın ateşli bir sevişmeye?" Diye sorunca kafamı sallayıp gülerek banyoyu işaret ettim. "Önce şu sigara kokusundan kurtul" diyerek dudak büzünce kafasını sallayıp banyoya depar attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafyanın Sarışını
Teen Fiction"Hiç boşuna çabalama sen benimsin!" diye tıslayınca utanmasam oturup ağlayacaktım. Neden bu bana aşık oldu ve başıma bela oldu. "İstemiyorum anlamıyor musun? istemiyorum! Rahat bırak beni, burdan çıkar çıkmaz seni şikayet edeceğim" diye bağırdığımd...