22.BÖLÜM:SON DEFA (FİNAL)

10 2 2
                                    

Yazardan

Namjoon sonunda konuştuğunda,aslında boşaydı.

"Jin,lütfen! Ne demek görüşmek istemiyorum!?"


Jin dolu gözlerle,namjoon'a bakıp kafasını iki yana salladı.


"İstemiyorum' demek işte neyini anlamıyorsun!?"


Neden böyle olmuştu ki şimdi? Belki de bu olaylar olmasaydı güzel bir hayat yaşıyor olabilirlerdi ya da namjoon daha erken davranmalıydı!
Jin'in kurduğu cümleyle,namjoon hüsrana uğradı,içindeki ateş harlandı!


"Namjoon lütfen evden gider misin? Ve mümkünse bir daha gelme"



"Jin şu an saçmalıyorsun! Ne demek bir daha gelme? Gerçekten böyle saçma bir sebepten dolayı bitecek mi?"


"Namjoon zaten hiç olmadık ki bitsin! Ayrıca saçma sebep falan değil,aynı zamanda sen benim işime mâl oluyordun! Senin bu yalanın ve öldürmenin yüzünden ben işimden olabilirdim,ama keşke yapmasaydın. Ya gelip bana söyleseydin, 'rahatsız oluyorum' deseydin! Bana gelip 'SENİ SEVİYORUM' deseydin bunların hiç biri olmyacaktı"


Gözlerinden akan damlarla daha fazla dayanamayıp ayakta duramayıp,yere çöktü.
Namjoon duyduğu cümlelerle,onunda gözünden yaş gelmeye başlamıştı.


Aslında aşkları onlara zarar veriyordu. İkiside o kadar aşıktı ki; ama bazı şeylere çok geç kalmışlardı. Bir yandan hiç birleşmediler ama hiçte ayrılamayacaklardı. Bu aşk nasıl başladı içlerinde onu bile bilmiyorlardı. Namjoon sonunda konuştuğunda,ikiside bitik haldeydi.


"Jin,yapma bunu lütfen!? Olmaz!"



Jin hıçkırıklarının arasından konuştu;

"L-lütfen gi-git"


"Peki"


Birbirlerine,o kadar duygu dolu gözlerle baktıklar ki!  İkiside içlerinde  kopan fırtınaları gördü.

Namjoon arkasını dönüp kapıya doğru ilerledi,kapıyı açtığında yavaşça arkasına dönüp baktı. Darmadağınıktı. Evden çıktı,kendi arabasına binip,kendi evine sürdü. Belkide artık zamanı gelmişti,gitmenin. Bunca şey olduktan sonra,bu fani dünyada kalması ona ancak sıkıntı yaratırdı. Jin hariç.



Eve geldiğinde,anahtarlarını çıkardı. Yavaşça açıp içeri girdi. Çok yorgundu hem zihinsel hem bedensel. Tabii içeri girdiğinde görmek istediği,kardeşi jungkook değildi.



"Ne işin var burda kook?"


"Gördüm herşeyi. Babamızada anlattım. Oda artık dönmen gerektiğini düşünüyor"


Namjoon derin bir nefes alıp verdi. Ceketini çıkartıp,koltuğa fırlattı ve kardeşinin karşısına oturdu.



"Bende öyle düşünüyorum. Çünkü artık burda kalmam için bir sebep yok"



"Peki,tekrar cehenneme hoşgeldin abi"




Jungkook bir anda yok olduğunda,namjoon yorgunca gülümsedi. Pekala gerçekten oraya dönmesi gerekiyordu.





2 gün sonra



Kapının önündeydi. Jin'in evinin kapısının önündeydi. Tekrar gelmişti işte,gidemezdi ki zaten,ayrılamazdı.


Zili bir kaç saniye boyunca çaldı. Kapıda bir kaç saniye sonra açıldığında,jin karşısında gördüğüyle,öylece kaldı ve gözlerini kaçırdı.


"Ne oldu?"



"Veda etmek için geldim"


Yerde olan gözleri anında namjoon'nun gözleriyle buluştu.


"Ne vedası bu?"



"Gidiyorum"



"Nereye?"



"Cehenneme gidiyorum. Bu dünyadaki sürem doldu,dedektif"


Burnundan güldüğünde,jin anlamaya çalışıyordu.



"Ne diyeceğimi bilmiyorum"




"Hayır dedektif,zaten birşey demene gerek yok. Sadece...?"



"Sadece?"



"Sadece son defa sarılsak senle,ben huzura kavuşsam biraz?"



"Ta-tamam"



Namjoon içinden sevinç çığlıkları atarken,ellerini Jin'in beline yerleştirdi ve kafasını boynuna gömdü. Kokusunu içinde çekti. Jin'de ellerini yavaş bir şekilde omuzlarına koydu. Namjoon kafasını biraz kaldırıp Jin'in kulağına fısıldadı;


"Senin için geri gelicem,dedektif"


Boynuna bir öpücük bıraktı ve geri çekildi. Jin'in yeniden gözleri dolduğundan,kafasını yere eğdi. Son bir kelime söyledi.




"Hoşçakal"

Diyip,eve girdi ve kapıyı kapattı. Namjoon'da arkasını dönüp gitti...








Final biraz saçma oldu sanki? Son kısımları tam istediğim gibi yazamadım. Kusura bakmayın



Şimdi yeni kitabın fotoğrafını da atıcammm



Namjinle kalınnnnnn 💙💙💙




DETECTIVE × DEVİL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin