Ayın Gölgesine Sığınmak

Bilmiyormuş gibi

Melike şahin
Nasır

🎶🎵

Söyleyin de nasır tutmuş o kalbi beri gelsin
Ben vuruldum onun aşkına bendim çiğnensin
Ay tutuldu mendilimde dert olunca dokuz
Bir ağıt yaktım derinden duymuyor ki yavuz.

Ben duramam, buralar dar efendi
Fırtınlar boyum aştı da göğü deldi
Ahımı al, sar sinene senin olsun
Bir umudum var, onu da soldurmam be canım🎶

İnsan acıyı bir kere tattım mı ondan kurtulamazmış. Ne yıl ne gün siler.

"Biraz daha hızlı olsana."  Bir kaç adım önümde  hızlı adımlar ile ilerliyordu. Kulağımdaki kulaklılar takılı olsada müziğin sesi kısıktı.

"Hey sana diyorum." Arkasını dönmesi ile tam önümde durdu. Kablolu kulaklıklarımdan tekini asılarak gösümun aşağısına düşürdü. "Duymuyormusun sen beni? okula geç kaldık zaten sırf senin geç uyanmandan.."

Uzun süredir koruduğum sesizlik içimde tuttuğum öfke artık dışarıya çıkmaya başlamıştı ve tamamen çıktığında ise asıl sesizlik o zaman başlayacaktı.

Soğuk haavanın dudaklarımı kurutması ile onları ıslatma ihtiyacında bulundum. "Ben duyuyorumda siz gercekten görüyormusunuz?"

Koyu bir hal alan elaları kısıldı. Ama düşünmesi kısa sürdü.

"Yapıcak birşey yok." Önden ilerlemeye devam etti. Adımlarımı hızlandırıp ona yetiştim .  Daha ne kadrar sürecek bu oyun bilmemezden gelmek bıktım artık." Dedim isyan barındıran bir sesle
Öfke ile parlayan elalar benim kahvelerime karıştı.

"Bitmeyecek." Diye bağıran sesi ile bundan emindi. "Bir ömür devam edecek hazan bu ömür kime ait olur bilmem ama bu şekilde devam edicek senin de ilerde yapacağın tek şey bilmemezlikten gelmek olucak. "

Belliki oda yorulmuştu bana sarf ettiği cümleler bir  azda olsa rahatlatmıştı onu sanki daha yeni nefes alabiliyormuş gibi  başını gökyüzüne kaldırıp içine bir nefes çekti sanki bunca zaman nefes almamıştı.

"Yağmur yağıcak hemde derse geç kaldık biliyorsun fransızca Hocasının ne kadar manyak bir kadın oldugunu derse geç gelirsem almaz almaz ise  projeyi teslim edemem bu da not ortalamamı mafeder o yüzden o kıçını daha hızlı haraket ettir."

Güzel konu değiştirmişti.

"Sanki kıçımla haraket ediyorum bacaklarım var benim."  diye söylendim  yine arkasında kalırken.
"Ha gayret tempo." Diyerek sesi olduğundan dahada ince çıkmıştı yüzüm anında istemsiz burusmuştu.
"Sabah sabah o sesin nasıl çan gibi çıkmayı başarıyor?"

"Senin gibi bir camış olmadığımdan dolayı sabah beşte kalktım ben yogamı ve meditasyonumu yaptım tabiki enerji dolu olucam sabahın körü çoktan  geçti anlıyacağın.

Söyledikleri ile resmen azım açık kalkmıştı."bence sen manyadın."

"Hayır sadece kendime değer veriyorum."

"Eger bir gün kafama taş düşer ve sabahın beşinde kalkıp spor yapıcak olursam sırf kendime değer veriyorum diye içimdeki ruh çıkıp önce karşıma geçip o saatte ne halt yediğimi bana anlatmak amacı ile omuzlarımdan sarsar sonrada tokatlar anlayacağın bu ona işkence olur sadece."

Sarı saçlarını yana doğru savurup . "Of sen ne anlarsın boşa konuşuyorum seninle anca.
Sen bir ayıyla kış uykusuna yatsan ayı senden önce uyanır ayısın sen kızım." Ayı kelimesini dişlerin arasından bastırılarak çıkmıştı.