1.bölüm

136 6 7
                                    

canım okurlarım 4. kurgu ile karşınızdayımmmmm. umarım beğenirsiniz iyi okumalarrrrr
hepinizi öptümmmm

😘😘😘😘❤❤❤

💞💞💞💞💞💞💞💞💞💞💞💞💞💞💞

tüm hayatım yalandı. ben başka birinin hayatını yaşamıştım. çektiğim bunca acı benim değildi.

bir telefon ile apar topar buraya gelmiştik. şindi ise DNA testi yapacaktık.  karşımdaki kıza baktım. annem gibiydi. aynı ona benziyordu. ama kahverengi gözleri babama çekmişti. çok güzeldi.  üstündeki pembe mini etek ile güzel duruyordu. 

ardından diğer aileye baktım. kadın ve adam ile aramda büyük bir benzerlik vardı. gözlerim ve yüzüm kadına benzerken, saçım ise adama benziyordu. 
yanlarında üç tane adam bana çok kötü bakıyordu. sanki onları kardeşinden ayırıyormuş gibi hissettim bir anlık.  kadının yanında benim yaşlarımda bana tıpa tıp benzeyen çocuk ile goz göze geldik. bana ürkek şekilde bakıyordu. 
benden mi korkuyordu??
hızla ayağa kalkıp doktorun odasından çıktım. asansörü es geçip merdivenlere yöneldim. kan vermiştik. sonuçlar 2 gün sonra çıkacaktı. 
babam ve dier ailedeki adam 'sonuçlar çıkınca herkes kendi kızını alsın' demişti.
peki ben kimin kızıydım?  benim bir babam var mıydı??  beni büyüten babam bile beni istemezken ne yapacaktım?? 

derin bir nefes alıp  deniz kenarında doğru ilerledim.  ben konuşmazdım. konuşamayan  değil konuşmayan.  kimse beni dinlemeyince bende çareyi susmakta bulmuştum. 
boş banklardan birinin üstüne bağdaş kurup oturdum. 
kendimi korumak için boks yapıyordum. babam bana pek sık vurmasa da sinirlendiğinde gözü kararıyordu.  bu yüzden ben de kendimi korumayı öğrenmek istemiştim. ardından boks benim hoşuma gitmeye başlamıştı.

eskiden hiç susmayan ben artık hiç konuşmuyordum. zordu. hem de çok zordu.  çok iyi laf soksamda gün içinde fazla konuşmuyordum.  beni kabul etmeyeceklerdi kesin. yurda falan giderdim. zaten pek bir arkadaşım ve sosyal çevrem yoktu.

bir abim vardı. eskiden iyi anlaşsak da sonradan benden nefret etmeye başlamıştı.  hep bana boş gözlerle bakardı. büyük olasılıkla yeni kardeşiyle çok iyi anlaşacaktı.
derin bir nefes alıp başımı göğe kaldırdım. bu hayatın bana çok borcu vardı. hayatın bana bir aile borcu vardı.  kendi kendime güldüm. ben daha ailenin ne olduğunu
bilmiyordum ki. nasıl bir aile isteyebilirdim ki?
tekrar gülmeye başladım ama bu sefer kagkaha atıyordum. ama aynı zamanda gözlerimden yaşlar akıyordu. 
neler yaşamıştım ben böyle?  tüm hayatım aileme yeranmak için geçmişti. tüm hayatımı onlara harcamıştım. şimdi ise yalan olduğunu öğreniyordum.
Derin bir nefesler aldım ve sakinleşmeye çalıştım. 

telefonum çaldığında boks maçım olduğunu hatırlayıp  hızla spor salonuna doğru ilerledim. yoldayken de aramayı yanıtladım.

ekin koç arıyor...

"alo, koç?"

"NEREDESİN SEN???!!!! MAÇIN BAŞLAMASINA 10 DAKİKA KALDI!!!!!"

"hemen geliyorum."

"HERA SON KEZ DİYORUM TEKRAR GEÇ KALIRSAN KENDİNİ KAPININ ÖNÜNDE BULURSUN!!!!!!"

göz devirip telefonu yüzüne kapattım. spor salonu yakındaydı en azından.  içeriye girdiğim gibi soyunma odasına ilerleyip üstümü değiştirdim.   dışarı çıktığımda takım arkadaşlarım ve koç bana ters yers bakıyordu. ama onları umursamadan ısınma hareketlerini yaptım. 

hazır olduğumda boks eldivenlerini, ağız koruyucusunu taktım ve ringe çıktım. son 1 yıldır buradaydım. eskiden rus bir antrenörüm vardı. onun sayesinde boksa başlamıştım. ama kendisi vefat etmişti.
beni diğerlerinden ayıran tek bir şey vardı; ben sovyet boksu yapıyordum.

karşımdaki de ringe çıkınca büyük bir alkış koptu.  Rakibim benden baya bir uzun ve kalıplıydı. yaş olarak da büyüktü. ama koç bilerek benim dövüşmemi istiyordu. onun gözünde umursamaz, aptal ve tembel bir insandım. bu benim umrumda değildi. alışmıştım.

ikimizde hazır olduğumuzda hakem düdüğü çaldı. rakibim hızla atağa geçip yumruklar atmaya başladı. ama ben daha hızlı olduğum için bütün  yumrularından kaçtım. ardından rakibe yaklaştım. sol eliyle attığı yumruğu sol elimle karşılayıp. sağ elimle çenesine sağlam bir yumruk geçirdim ve durmayıp hem karnında hem de yüzüne ard arda yumruklar atmaya başladım.

yumruklarım ona etki etmiyor gibiydi. ben ona vurdukça gülüyordu.  ben ise sinirlendikçe daha fazla yumruk atıyordum. sadece kafasına gelen yumruklarım canını yakıyordu. ani farkındalıkla gözlerimi kocaman açtım.  acı hissetmemek için  yasaklı bir ilaç almıştı. kolunu kirsam bile hissetmeyecekti.  boşluğumdan yararlanıp yüzüme yumruk attı ve beni kendinden uzaklaştırdı.  göz ucuyla koçuma baktım. ama sırıtarak bizim maçımızı izliyordu. oda bu işin içindeydi.

kendi kendime küfür savurup. rakibin üstüne atağa geçtim. vücudu fazla kalıplı olduğu için hızıma yetişemiyordu.  onu yenmemin tek yolu  kafasına vurmaktı. bir tek kafasini ve yüzünü hissediyordu.  yumruklarını karşılayıp yüzüne ard arda yumruklar indurmeye başladim. bu maçı kazanırsam Ankara şampiyonu olacaktım. 

gözüm izleyicilere kayınca gördüğüm kişiler ile şaşkınca oraya baktım. biyolojik ailem olduğunu iddia eden aile beni izliyordu.  AKDAĞOĞULLARI ailesi buradaydı.

Yalan / gerçek ailemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin