canım okurlarım 4. kurgu ile karşınızdayımmmmm. umarım beğenirsiniz iyi okumalarrrrr
hepinizi öptümmmm😘😘😘😘❤❤❤
💞💕💕💞💕💞💞💞💕💞💕💞💕💞💕
ben onların saçlarını okşarken mayışmışlardı. bende aynı şekilde uyumak üzereydim. gözlerimi kapatıp kendimi huzurlu bir uykuya bıraktım.
💕💞💕💞💕💞💕💞💕💞💕💞💕💞💕
yine kaçıyordum. ama bu sefer kovalayan farklıydı. mavi gözlü bir yaratık beni kovalıyordu. nefes nefeseydim. bir anda karşımda bana benzeyen bir yaratık belirdi.
gözleri arkaya kayınca sinirlendi. ama neye sinirlendiğini anlamadan mavi gözlü yaratık üstüme doğru koşmaya başladı. ne kadar kaçarsam kaçayım benim peşimden gelecekti. bir anda üstüme atlayıp beni yere düşürdü.
o benim büyümüş halimdi...
"hepsi senin yüzünden!!!!!!!"
korkarak onu üstümden ittim. ne yaşıyordum ben böyle? titremeye başlamıştım bileğim den de şiddetli bir acı yükseliyordu.
bileğime bakınca yerdeki taslar yüzünden kesildiğini gördüm. acısı sanki daha da arttı. acıyla inleyerek bileğimi tuttum. nefessiz kalıyordum sanki. heryerden ateş çıkıp etrafımı sardı.
"imdat!!!!"
"imdat ne olur yardım edin!!!!!!!!!"
ayağa kalktım ama ateş bir duvar oluşmuştu.
"imdat!!!!!!!!!!"
bir anda ateş söndü. önümde siyah kapşonlu biri belirdi. ardından kulağım uğuldamaya başladı. başım dönüyordu. kafamda tek ses vardı.
"romeo geldi."
"romeo geldi."
"remeo geldi."gözlerimi hızlıca açtım. kabustu. ama bu kabusların anlamı neydi? romeo kimdi? yatakta doğrulup yanımdaki surahiye baktım. boştu ve ben acayip susamıştım.
yataktan kalkıp mutfağa gittim. ışığı açıp bir bardak su doldurdum kendime. tam mutfaktan çıkacakken Tuna ile çarpıştım. elimdeki bardak yere düşüp kırıldı. başımın dönmesi ile semdeledim ama masaya tutundum.
"ne yapıyorsun bu saatte burada?!!??"
"su içiyordum."
bana sinirli bakışlarını atıp yanımdan geçti. yerdeki bardak parçalarına hüzünle baktım. bardağın kırık parçalarını bir peçetnin üstüne koymaya başladım. birden parmağım kesilince acıyla inledim. biraz büyük kesmiştim. parcaları çöpe atıp ellerimi yıkadım. Tuna masaya yaslanmış beni izliyordu. parmağımı suyun altına tuttum.
"yara bandı nerede acaba?"
bana hiç bir şey demeden mutfağı terk etti. arkasından göz devirdim. parmağımın kanamasını umursamadan. evin bahçesine çıktım. hava buz gibiydi. koltuklardan birine oturdum. dizlerimi kendime çekip gökyüzünü izlemeye başladım. bahçede bir koruma vardı.
bir süre sonra biri yanıma yaklaşmaya başladı. kim olduğuna baktığımda hafifçe kaşlarım çatıldı. Tuna niye buradaydı?
yanıma gelip oturdu elimi avucunun içine alıp pamuk ile parmağıma bastırdı. pamuğu çekip bir kaç kere üfledi. ardından yara bandı yapıştırdı.
"oldu."
ben şaşkınca Tuna'ya bakarken rahat bir tavırla arkasına yaslandı. o da benim gibi gökyüzüne bakmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalan / gerçek ailem
ChickLither şey yalanmış. ailem, arkadaşlarım, tüm hayatım yalanmış. ve ben bunu bir DNA testi ile öğrenmiştim. zordu hem de çok zordu. ne yapacaktım ben şimdi?