15- Sakat

1.2K 89 57
                                    

Okurken pasaj yorumu yapar mısınız ? (⌒▽⌒)

***

"Merhaba"

Kapıyı kapatıp, usulca içeri girerken, herkes bir anda susmuştu. Doğukan, arsız arsız gelip, karşımda ki koltuğa oturduğun da, yüzümü buruşturdum. Öbürleri bir sohbete dalmışlardı.

Benim dışımda Doğukan'ın gerçek yüzünü bilen yoktu ki.

Gözlerimi, sırf Doğukan'ı görmemek için oda da dolaştırırken, o kendi kendine konuşmaya başlamıştı.

"Geçmiş olsun Serenay."

Dediklerini duymamazlıktan gelip, tavanı incelemeye başladığım da, kulağımı Murat'ın kahkahaları tırmalıyordu.

"Lütfen yüzüme bak Serenay."

Sinirle ona doğru döndüm. Koltuk da rahatsızca oturmuş, bana bakıyordu.

"Hangisine ?"

Bu lafımdan sonra susmaya karar veren Doğukan, beni rahat bıraktığın da sakinleşmeye çalışıyordum.

Ben buna yüzsüzlük yapma demiyordum. Tamam yap, hobi olarak yine yap ama, 7 başlı ejderhaya dönme be kardeşim.

Hayır yani, anlamadığım, bunun nereden haberi olduğuydu. Gerçi, Begüm'ü nereden bulabildiyse, ayağımı burktuğumu öğrenmesi gayet normaldi.

Aramızda ki soğuk rüzgarları fark etmiş olmalı ki, gözlerini kısıp bize bakmaya başladı Hilmicem.

"Bir sorun mu var ?"

Umursamayarak omuz silktiğim de, Doğukan kedi yavrusu bakışlarını bana yolluyordu.

Pekala. Seni affetmeyeceğim.

"Ya yeter. Bu nedir hepiniz başıma doluştunuz. Alt üstü bir ayağımı burktum. Hem ne bekliyorsunuz ? Eve gideceğim ben."

Hepsi şaşkınlıkla bana döndüğün de, bende kendime şaşkınlıkla dönmek istiyordum. Sanırım bir yerden sonra, bünyem sinirini dışarıya bırakmak istiyordu.

"Ne kadar da atarlı bir kız..."

Sanırım, Murat bu aralar çok fazla Memet Ali esprisi okuyordu. Ona dil çıkarıp, yattığım yerden iyice doğruldum.

"Anıl yardım eder misin ?"

Anıl hızla yanıma geldiğin de, Hilmicem yumruklarını sıkarak kapıya doğru yöneldi.

"Ben çıkış işlemlerini hallediyorum."

Kafamı salladığım da, sinirle kapıyı çarpıp dışarı çıktı. Sanırım dibim de olmasına rağmen, ondan yardım istemememe sinirlenmişti. Arkasından bir kahkaha patlattığım da, hepsi bana tuhaf tuhaf bakıyordu. Onları umursamadan Doğukan'a döndüm.

"Hey sen ! Yüzünü daha fazla görüp, retinamı iflas ettirmek istemiyorum, gider misin ?"

Doğukan üzgünce koltukdan kalkıp, ağır adımlarla kapıya yürüdü.

"Görüşürüz o zaman."

Ağırlığımı Anıl'a verirken gözlerimi devirdim.

"Aman Allah korusun."

Doğukan odadan çıktığın da, seke seke kapıya vardım. O sırada Murat arkamdan sevinçle bağırmaya başladı.

"Kanka ben de ayağımı kırmaya karar verdim. Oh beleşten rapor. Ye iç yat."

Her Nefeste Sen (SurvivorAllStar)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin