Sergio/Luca

164 10 3
                                    

Sergio ve Luca, futbol dünyasında parlayan iki genç yetenekti. İkisi de aynı takımda oynuyor, ama karakterleri ve yaşam tarzları tamamen zıt kutuplardaydı. Sergio, disiplinli ve hırslıydı; her anını antrenmanlara ve takıma adıyordu. Luca ise serbest ruhlu, eğlenceye düşkün biriydi. Gece hayatını seven ve kurallara pek uymayan bir tarzı vardı.

Takımın büyük bir maçı öncesinde, Sergio, Luca’nın gece partisine katılmasını istemedi. “Önceliklerimizi bilmeli ve hedeflerimize odaklanmalıyız” dedi. Luca ise gülerek, “Hayat sadece futbol değil, Sergio. Biraz eğlenmek de lazım!” diye yanıtladı.

Maç günü geldiğinde, Luca, geceden kalma bir halde stadyuma geldi. Sergio, Luca’nın performansından endişeliydi. İlk yarıda, Luca beklenmedik bir gol attı ama hemen ardından kendi kalesine bir gol atarak durumu eşitledi. Sergio öfkeden deliye döndü. Devre arasına girdiklerinde kendisine engel olamayarak “Bunu nasıl yaparsın? Takımımızın kaderiyle oynuyorsun!” diye bağırdı.

Maçtan sonra, Sergio ve Luca arasında sanki hiç aşılamayacakmış gibi bir duvar örülmütü. Luca ise bundan sıkılarak konuşmaya başladı “Bazen hayatın sürprizlerle dolu olduğunu unutmamalısın..maça bile gelemezsin diyordun ama en azından gol attım” dedi.

Sergio, “Ama bu sorumsuzluk! Takımımızı tehlikeye atıyorsun!” diye karşılık verdi. İkisi de tek kelime etmeden takımdakilerin yanına gittiler.

Bir sonraki gün, takımın antrenmanı sırasında, ikili arasında daha da büyüyen bir gerilim vardı. Luca, Sergio’nun katı disiplinini küçümseyerek, “Senin gibi biri hiç eğlenmiyor” dedi.

Sergio ise, “Senin gibi biri de asla ciddileşemiyor” diye yanıtladı. Antrenman alanında her ikisi de kendi tarzlarında öne çıkmaya çalıştı; ama bu, takımdaki diğer oyuncuları da ikiye böldü.

Yoğun geçen ve yorucu dönemde takım da bölünme olmaması adına takımın kaptanı, iki oyuncuyu bir araya getirmeye karar verdi. “Birlikte çalışmalısınız. İtiraz istemiyorum” dedi. İkili, istemeye istemeye bir grup çalışmasına katıldılar. Bu süreçte, birbirlerinin bakış açılarını daha iyi anlamaya başladılar. Luca, Sergio’nun hırsının altında yatan tutkuyu gördü; Sergio da Luca’nın özgür ruhunun aslında takıma enerji kattığını fark etti.

Gelecek maç, onların ilişkisi için bir dönüm noktası olacaktı. Hem takımın hem de kendi kişisel hedefleri için birbirlerinin farklılıklarını kabullenmeleri gerekiyordu. Maç günü geldiğinde, sahada ikisi de en iyi performanslarını sergiledi. Sergio, Luca’nın enerjisiyle hareket ederken, Luca da Sergio’nun disiplininden ilham aldı. Sonuçta, takım büyük bir galibiyet aldı.

rakip olarak tanışmışlardı. İlk başta sadece takım arkadaşlarıydılar, ancak zamanla aralarındaki çekim derinleşti. Sergio, hırslı ve kararlı bir yapıya sahipti, Luca ise rahat ve eğlenceli bir kişilikti. Bu zıtlık, onları birbirine çekerken, aynı zamanda sık sık tartışmalar yaşamalarına neden oluyordu.

Bir gün, antrenmandan sonra, Sergio’nun odasında yalnız kalmışlardı. Luca, Sergio’yu gülümseyerek rahatsız etti. “Ciddiyetin beni bunaltıyor. Biraz eğlenelim!” dedi. Sergio, “Futbol hayatımız. Eğlence sonra gelir” diye yanıtladı. Ama Luca, bu yanıtı ciddiye almadı

Günler geçtikçe, antrenmanlardan sonra birlikte vakit geçirmeye başladılar. Sergio, Luca’nın hayatı ne kadar renklendirdiğini gördü, Luca da Sergio’nun azmi ve kararlılığından etkilendi. Bir akşam, bir kafede otururken, Luca, “Bir gün benimle birlikte bir  macera yaşar mısın?” diye sordu. Aslında ikisi de bunun sıradan bir macera olmadığını"aşk macerası olduğunu biliyordu. Sergio gülümseyerek, “Sadece seninle değil, her zaman!” yanıtını verdi.

Kafede beraber sohbet ettikten birlikte yürüyüşe çıkmaya karar verdiler. Konuşmaları gerekiyordu,bunu biliyorlardı.Hava güzeldi, yıldızlar parlıyordu. Luca cesaret ederek Sergio’nun elini tutarak durdu ve konuşmaya başladı.“Biliyor musun, seninle geçirdiğim her an değerli. Benim için bu kadar değerli olmasını tek sebebi sensin..eğer karşılıksız değilse biz..aramızdaki bağı ileri götürmeliyiz değil mi?” dedi.

Sergio, kalbinin hızlandığını hissetti. Belki heyecandan belki Cesaret edip konuşma istediğindendi“Aynı şekilde hissediyorum, aramızdaki özel bağı ileri götürmeliyiz derken haklıydın." Dedi.

futbol ship b×bHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin