Sabah gün ağırmadan kalkmıştım yeni gelen kaptanın kahvaltısını ve banyo yapabilmesi için suyunu hazırlamıştım.
Kaptanın bütün ihtiyaçlarını hazırladıktan sonra kısa bir kahvaltı yapmıştım ayrıca kaptan için özenle kahvaltılık bir şeyler hazırlamayı unutmamıştım. Güneş artık doğmuştu yavaş adımlarla kaptanın odasına ilerledim hala uyuyor olabileceği için yavaşca kapıyı açmıştım içeriye girdiğimde karşılaştığım manza karşısında dona kalmıştım kaptan sadece iç çamaşırı ile öylece ayakta duruyordu başımı yere eğdim.
-Özür dilerim efendim uyuyorsunuz sandım.
-Önemli değil çocuk neden geldin.
-Banyo için suyunuzu hazır ettim ayrıca kahvaltınızı da hazırladım ilk önce banyo mu yapmak istersiniz yoksa kahvaltı mı.
-Banyo yapacağım.
-Peki efendim.
-Nereye gidiyorsun?.
Arkamı dönmüş çıkacağım zaman konuşmuştu.
-Banyo yapacağınızı söylediniz ben o yüzden eşyaları banyonuza taşıyacaktım.
-Banyo da bana eşlik edeceksin.
-NE
Ben şaşkınlıkla suratına bakarken dudağının kenarı yukarı kıvrılmıştı lanet olsun çok ateşli duruyordu.
-Ne o seni sikmemden mi korktun.
Cevap vermedim utançtan yerin dibine girecektim. Gülümseyip dolabına ilerledi ve kıyafetlerini çıkartıp yatağının üzerine koydu.
-Hadi getir eşyaları banyo yapmam lazım.
-Peki efendim.
Hızla odadan çıktım ne zaman bu odaya girsem kalbim deli gibi atmaya başlıyordu. Eşyaları banyoya çekmiştim kaptan benim ona banyo yaptırmamı söylemişti o yüzden öylece durmuş kaptanın gelmesini bekliyordum. Kısa süre sonra kaptan belinde kısa bir havlu ile gelmişti oldukça yapılı ve uzun boyu ile çok yakışıklı duruyordu gözlerimi kaçırıp yere bakmaya devam ettim.
-Sen niye üzerini çıkarmadın.
-Haa.
Dalga geçer gibi gülümsemişti.
-Diyorum ki üzerin ıslanmasın niye üzerini çıkarmadın.
-Haa önemli değil ben değiştiririm daha sonra.
-Peki sen bilirsin.
Mermerden yapılmış soğuk yere oturmuş beklemeye başlamıştı.
-Hadi çabuk ol.
-Peki efendim.
Elimi son derece pahalı olan şampuana attım daha önce hiç şampuan kullanmamıştım almaya param yetmiyordu çünkü.
Elime bir miktar sıkımamla ferahlatıcı bir koku yayılmıştı nane kokuyordu. Kaptanın saçlarına yavaş yavaş uygulayıp gözlerine gelmeyecek şekilde yıkamıştım.
Kaptanın banyosu bitince mutfağa gelmiştim kahvaltısını son bir kez kontrol ettikten sonra odasına götürmüştüm kaptan masasında oturmuş bir şeyler yazmakla meşguldü. Kahvaltısını masanın üzerine koyup yan tarafında beklemeye başladım kağıtlardan kafasını kaldırıp ilk önce kahvaltısına daha sonra bana bakmıştı.
-Sen yemeyecek misin?.
-Ben daha sonra bir şeyler yerim efendim.
-Otur beraber kahvaltı yapalım.
-Olmaz efendim sizin yemeğinizden yemem yasak ben daha sonra yerim bir şeyler.
-Otur dedim.
El mecbur oturup önümdeki yemeklere baktım daha önce hiç yemediğim bir sürü güzel yiyecek vardı . Karnımı bir güzel doyurmuştum daha önce tatmadığım çeşit çeşit şeyler yemiştim .
-Beğendin mi?.
Başımı olumlu anlamda hızlı hızlı salladım.
-Bundan sonra beraber yapalım kahvaltıyı.
-Peki efendim.
Bir müddet gözlerimin içine bakmıştı.
-Adın ne.
-Atilla...... sizin efendim.
- Akın.
-Memnun oldum efendim.
Gülümsemişti sadece çok güzel gülüyordu. Kendime gelip hızla etrafı toparlamaya başladım.
-Atilla bana gideceğimiz limanların konumlarını getirir misin.
-Peki efendim.
Eşyaları toparlayıp mutfağa koyduktan sonra yazılı olan konumları kaptana götürmüştüm.
Umarım hoşunuza giden bir bölüm olur keyifli okumalar.🙌💞
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖNLÜMÜN KAPTANI
Hayran KurguEski zamanlarda fakir insanların pis işlere karıştığı yerde o zor bela bulmuş olduğu gemideki işinde yeni kaptanın kendisine takıntılı olacağından habersizdi.
