Albay'ın Kızı

8.Bölüm; Şüpheler ve Açıklar

Valla içimden geldi. İyi okumalar. Yorum atmayı unutmayın. Sizle konuşmayı seviyorum 🌸
Asena Elfin Kandemir

Elimde olan cam şişede olan sıvıya bakıyordu adam. Ona konuşması için fırsat kollamama rağmen yinede bana inanmayan bakışlar atmaya başladı.

İnanamıyormuş gibi güldü." Hayır, sadece beni korkutmaya çalışıyorsun." Dediğinde Elimde olan sıvısı elimle havaya atıp tutmaya başladım.

Barkın," Elfin hanım, ne yapıyorsunuz ? Adam ölür yoksa, " dedi panik bir sesle.

Dudaklarımı birbirine bastırıp, Elimde olan sıvısı elimde sıktım." Vücudunda ilk önce gerginlik ve korku yavaş yavaş geçecek. Sonra kana iyice bulaşacınca, vücudun uyuşmaya başlayacak." deyip şüpheyle gözü kapanan adama iyice baktım. " Pardon hızlı etki eden zehirlerden almışım. Ölümün hızlı olur en azından. " dedim alaycı bir sesle.

Adam'ın gözleri titredi. Nefes alışverişleri yükseldi." Ver onu bana! " dedi bağırması depoda yankılandı. Kafamı sağa eğdim. Barkın'a yandan bir bakış atıp çözmesi için işaret verdim.

Barkın teredüttle bana bakarken, sert bakışlar atınca pes edermiş gibi nefes verip adam'ın yanına gidip ipleri çözmeye başladı. İpleri her çözdüğünde bir adım geri yürüyordum.

Adam ayağa kalkıp üzerime gelirken birden yere düştü. Barkın hızla kenara çekildi. Elleri havada kalmıştı. Sürüne sürüne buraya gelirken böyle öyle tepesinde dikiliyordum.

Katı bir sesle," Anlat yada öl." Dediğimde adam nefes nefese, " T-Tamam." Dediğinde sıvının kapağını tırnaklarıma zarar vermeden açmaya başladım. Adam öyle yorgun gözlerle bana bakarken, vücudu artık kendini kaldırmamaya başladığı için oraya yığıldı.

" Bildiğin her şeyi anlat. "

Tepkisiz kalmak zorunda kaldı." Bir erkek istedi seni öldürmemi. Başka bir şey bilmiyorum. " dediğinde Barkın tek kaşını kaldırdı.

"Yaş aralığı kaçtı? Sesi nasıl geliyordu? "

"Çok kalın bir ses değildi. Telefondan aramıştı beni. Sonra bir adamyollayıp yaşadığım eve, parayı ve telefonu aldı kanıt kalmasın diye. " dedi, acı içinde bağırdı." Ver artık şu panzehiri. "

"Evinin yakınlarında kamera var mı? Adam'ı muhtemel görmemişsindir. Genellikle maske takarlar çünkü. " Tek kaşımı kaldırdım. " Değil mi ? "

Adam kafa sallayınca sinirle elimi ayağıma vurdum. Bakışlarım barkın'a döndü." Tamam, gidelim o zaman. " dedim. Elimde olan sıvıyı yere atıp parçaladım. Topuklu botumla üstünü basıp iyice kırılmasını sağladım.

"Ne yapıyorsun sen ?! " dedi sonlara doğru son öfkesiyle.

Alaycı bir tavır yaptım." Görende seni öldürmeye çalıştığımı falan düşünecek. Su içmessen ölürsün diye bir şey yok. " Dediğimde Barkın ve adam'ın gözleri açıldı.

Sırıttım." Ne ? Seni öldüreceğimi falan mı düşündün ? Sana iğne vurdum, ama uyku ilacıydı o. Bir kaç dakika sonra uyumaya başlayacaksın. " dedim umursamaz bir tavırla.

"Ve 17 yaşımda olduğumdan zehir vermediler. Ne kadar dürüst ve işini bilen insanlara kaldık. Çok üzücü. " dedim.

Ülke nereye gidiyor...

Adam bir şey diyemeden gözleri yumdu. Arkama bile bakmadan depodan çıktım. Akşam üstü olduğu için hava soğuktu.

Üzerimde beyaz bir tişört ve deri ceket. Altımda siyah bir pantolon, ayağımda topuklu bot giymiştim. Saçlarımı açık bırakmıştım.