12. Av ve Avcı

13.4K 909 57
                                    

Elimden geldiğince kısa sürede yazmaya çalıştığım yeni bölümünüz... Bu bölümü hem Beathan hem de Victoria(Luna) anlatıyor.

Diğer hikayelerde buluşalım 🙌🏻

🌙 Düzenbaz (Tarihi Kurgu)
🌙Uyanış (Fantastik)
🌙Karalama Günler

Victoria

           
Sanki uyuduğum yer samandan bozma bir yatak değil de bulutlardan yapılmıştı. Buraya geldiğimden beri ilk kez böyle derin bir uyku ile buluşabilmiştim.

Huzurlu, derin ve güvenli...

Bu kadarı ile yetinmek zorundaydım, bu kaçmak için son şansım olabilirdi oyalanmadan bir an evvel uzaklaşmalıydım buradan. Kalkmak için ağırlığımı ayağıma versem bile yerimden milim ilerleyemedim. Çünkü Beathan uyuduktan sonra beni iyice kendine çekmiş ve kaçmamdan korkar gibi sıkı sıkıya sarmıştı.

Gece önce Beathan'ın uyumasını beklemiştim. Nefesi düzenli ve uzun soluklara dönüşene dek gözümü bile kırpmadan beklemiştim hem de. Gecenin bir yarısı nefessiz kalıp boğulduğunu sanmıştım. Ama sonralarda bunun bir horultu olduğu kesinleşince rahat bir nefes alabilmiştim.

Yüz yüze bakacak şekilde duruyorduk, kollarının izin verdiği ölçüde yüzüne doğru eğildim. Ona yakalanmadan inceleyebilmem için tek fırsatım bu olabilirdi. İster istemez sırıtışım büyüdü. Dikkatli bir biçimde onu izlemeye başladım.

Kirli sakalları sert yüz hatlarının olduğundan daha keskin görünmesini sağlıyordu. Çok da kısa olmayan dalgalı kumral saçlarını elimle geriye attım uyanmasından korkarak. Heykelleri anımsatan hokka burnu özenle yapılmıştı sanki. Alnında sert duruşundan kaynaklanan yaşına ters düşen çizgiler vardı, bu ona hiç yakışmıyordu. Her zaman böyle miydi acaba?

Güldüğü zaman nasıl göründüğünü merak ettim.

Bakışlarım dudaklarına kaydığında dirseklerim üzerinde doğruldum ve ona iyice yaklaştım. Bir insan uyurken nasıl bu kadar ciddi görünebilirdi ? Belki de rüyalarında bile insanlara emirler yağdıran bir diktatördü. Bu düşünce karşısında gülümsedim.

Sonunda göz kapakları açılıp gök mavisi gözleri ile karşı karşıya gelince nefessiz kaldım. Tek eliyle bileklerimi kavradı ve ağırlığını verince sol tarafa yuvarlandık. Birkaç parça saman havada uçuştu ben öksürürken.

"İnsanları gizlice izlememeniz gerektiğini kimse size söylemedi mi ?" Dedi sahte bir kınama ile.

"Çekil üzerimden." Tanrım nefes alamıyordum.

"Gördükleriniz sizi etkiledi mi bari ?" Dedi ve göz kırptı.

İşte o an aptal kalbim tekledi.

Nasıl bu kadar kısa zamanda üzerimde böyle bir etki bırakıyordu ? Bana ne yaptığının farkında mıydı bu İskoç ?

Kendimi zorlayarak sahte bir kahkaha attım. "Sizden etkilenmek mi? Ah lordum komik olmayın lütfen." Dedim bakışlarımı yüzünden çevirip devam ettim. "Artık çekilecek misiniz? Nefes alamıyorum da."

"Bir de etkilenmedim diyorsun. Nefesini kestiğimi inkar mı ediyorsun Luna ?"

"Siz değil ama ağırlığınız fazlasıyla kesiyor inanın." Dedim gerçekten zorlanırken ve hemen geri çekildi. Ciddileşti. Hem de gülümsemeye en yakın olduğu sırada, yine o ifadesiz maskesini yerleştirdi yüzüne.

"İyi misin?" Dedi kollarını kavuşturup benden uzaklaşarak.

"Neden bunu sorup duruyorsun Beathan?" Dalmış gibi görünüyordu başımı yüzüne yaklaştırınca irkildi ama neredeyse fark ettirmeden hemen kendini toparlandı.

Asi ve KurtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin