Uzun bir aradan sonra yine birlikteyiz..
İyi okumalar..
'' Arya Hanım, Servi Hanım sizi bekliyor demiştim?''
Gözlerimi Barlas'ın beyaz duvarına diktim.
'' Arya Han-''
'' Niye çağırıyor? Ben Barlas'ın sekreteriyim. Sadece Barlas'ın.''
Yaptığım hatayı fark ettiğimde öksürdüm.
''Yani sadece Barlas Bey'in sekreteriyim. Bir zahmet kendi işlerini kendi yapsın.''
Melisa, gözlerini devirip gözden kayboldu.
''Arya Hanım?''
Ebesinin te canı.
'' Efendim Barlas Bey?'' dedim Bey'e vurgu yaparak.
'' Servi Hanım, 1 saattir sizi çağırdığı halde yanına gitmiyormuşsunuz?.''
Gülümsedim.
'' Ben sizin sekreterinizken, ve onun bana işi düşmüşken, onun buraya gelmesi gerekmezmiydi?''
Barlas sinirlendiğini belli ederek, ellerini masama koydu ve bana eğilerek tısladı.
'' Servi Hanım, bu şirketin Personel Şefi iken sen onun değil, o senin ayağına gelecek öyle mi?''
Aslında, Servi şırfıntısından nefret etmiştim.
Barlas'a yakın olmak için herşeyi yapıyordu.
Herşeyi.
'' Gidelim o zaman.''
Üzerime yapışan ceketimi biraz daha çekip, pantolonumu düzelttim. Merdivenlerden aşağıya inip, sola dönmüştüm ki Servi karabiberi gözükmüştü zaten.
'' Arya? Kaç saattir seni çağırıyorum. Neden gelmedin?''
O kadar yapmacık bir şekilde güldüm ki Servi cancağzımın suratı düştü.
''Bilmem, acaba işim olabilir miydi?''
Topuz yaptığı saçlarından düşen tutamı kulağının arkasına sıkıştırdı.
'' Benimle nasıl konuştuğunun farkında mısın? Moralin bozuk olabilir, yada sinirlendiğin bir durum. Ama bunu şirkete, hele de bana yansıtmamalısın.''
O kadar sinirlenmiştim ki ellerim titriyordu. Beni kimse bu kadar düşük göremezdi.
'' Size böyle davranırsam , naparsınız?''
Servi şeytan gülüşünden bir parça bana bahşetti.
'' Seni işten atarım.''
Güldüm.
'' Barlas Bey'in sekreteriyken bile mi?''
Bildiğim üzere Barlas buranın sahibinin oğluydu. Ben onun sekreteriyken, o istemedikçe işten kovulamazdım.
'' Ben istersem kovabilir.''
Suratım olabildiğince düşmüştü.
Çünkü bu ses Servi'ye ait değildi.
Bu ses Barlas'a aitti.
Servi yine yine yine gülünce, gözlerim dolmuştu ama ben gurursuz olamazdım. Ben bana karşı gelen kişileri pataklarken, şimdi elin kıçı kırık kadınına , ve ağzını yüzünü kırdığım bir oğlana nasıl boyun eğebilirdim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUHTAÇ
Teen Fiction'' Yüreğim, senin için atarken, senden nasıl vazgeçebilirim ?'' Sustum. ''Sana diyorum?!'' Gözümden acılarla harmanlanmış bir damla yaş düşerken, gözlerimi gözleriyle buluşturdum. '' Peki, ben sana muhtaç olduğum halde, gitmek zorundaysam?''