MUHTAÇ

§2§

Kasıklarına attığım tekmeyle koşmaya başladım. Lanet olsun diyordum içimden. Neden gezmek isterdim ki!

''Buraya gel dedim sana!''

Adını bile bilmediğim adam beni kovalarken ben topukluları çıkarmaya çalışıyordum! Ha! Biraz önceden ayağıma batan taşlar, şuan ayağımı delip geçiyordu!

''Buraya gel ''

Daha hızlı koşmaya başladım. Daha hızlı.... Adam arkamda hiç durmadan koşuyordu. Yakalanmamam gerekiyordu! Çapraz çizip, tekrardan ara sokaktan girdim. Arkamdan baktığımda adamı göremedim. Bu bana 5 dakika kazandırırdı. Nerede saklanacağımı düşünürken, çöp konteyneri gördüm. Hızla içine girip burnumu tuttum. Berbat kokuyordu!

Ayak sesleri duyduğumda kalbim neredeyse yerinden fırlayacaktı. 

''Nerde bu başbelası!?''

Adamın öfkeli sesini duyduğumda daha da korkmaya başlamıştım. Ayak sesleri git gide yaklaşırken dua ediyorum.

''Yakalanmayayım... Lütfen... Lütfen... Lütfen''

Adamın ayak sesleri uzaklaştığında derin bir nefes verdim. Bu kadar dı işte! Bu kadar.

***

Koşarak depoya gittiğimde çığlık sesleri geliyordu. Çığlık seslerinin geldiği yönbe baktığımda Ural , Tuna'yı vuruyordu. Kemeri bir daha indirecekken gözlerimi kapadım.

'' Ari! Hoşgeldin bebeğim! Tuna, Ari'nin getirdiği mallara bak ve cezanı artdıralım!''

'Ayaklarımı sertrçe yere vurdum! Ben tamamiyle unutmuştum.

''Ari! Mallar nerede!''

''Ben unuttum ama bak Ur-''

Kemeri koluma geçirdiğinde çığlık attım.

Hızla beni yüzüstü yatırıp kemeri vurmaya başladı. Her vurduğunda gözlerimi yumuyordum. Lanet olasıcanın eli çok ama çok... Ağırdı! Her vurduğunda hayatıma lanet ediyordum. Sonunda beni sırtüstü yatırdı.

''Ne oldu Ari? Acıdı mı?''

Birazcık olsun gülümsemeye çalıştım.

''Hayır!''

Ural daha fazla sinirlenip suratıma vurunca kemeri, gözlerim hızla kapandı...

**

''Arya! Bitanem uyan lütfen''

Tuna'nın ağlamaklı sesi kulağımda yükselirken gözlerimi açmaya çalıştım. Sonunda açabildiğimde Tuna bana sarıldı.

''B-ben ç-çok korktum...''

Dudaklarından bir hıçkırık kaçtığında koluna vurdum.

''Salaklaşma lan!''

''Şey suratın...''

Tuna benden çok farklı biriydi. Ben kabayken o çok kibardı. Ben onun abisi.. Abisi gibiydim.

''Suratımı dağıttı değil mi  o p-''

''Arya! Küfürden nefret ediyorum yapma şunu!''

Kahkaha attım.

''Suratımı dağıttı değilmi o suratını öptüğüm?''

 O da kahkaha atınca bende güldüm. Ayağa kalkınca başım biraz dönsene umursamadım. 

''Nereye gidiyorsun Ari?''

Gözlerimi hızla devirdim. 

''Cehenneme gidiyorum! Zebanilere selamını iletirim!''

Hızla depodan çıkıp kapıyı kapadım. Lanet olasıca Ural p- Gerizekalısı!

--

Ortalıklarda dolaşmaya başladığımda bir kadına doğru yavaşça yaklaştım. Üzerine giydiği pahalı Ceketiyle, ve dudağına sürdüğü o lanet boyayla mükemmel gözüküyordu.

Çantayı elinden çekip hızla kaçmaya başladığımda cırtlak sesini duymam bir olmuştu.

''Adın her neyse. Sesini bir daha çıkarma lütfen. Çocuğun olmayabilir!''

Dil çıkartıp hızla koşmaya başladım. Ara sokağa girdiğim zaman çantadan cüzdanı çıkardım. 

Çantayı yere atıp arkamı döndüğümde çığlık attım. Koca eller ağzımı kapadığında şimdi bittiğimi anladım.

''Aa! Bakın burada kim varmış? Hırsız?''