Çoğu kız alışverişi sever, e haliyle ben de severim. Fakat kesinlikle bu moddayken degil. Hemen bir seyler secip cikmayi planliyordum ki bunu yapmanin bizim kızlarla bir hayli zor oldugu kanaatine vardim. Ne seçsem Pelin'in ''Ay inanmıyorum Ada biraz kısa, dar şeyler giysene bu ne yaa rahibe gibi..'' azarlamalarıyla suratımı asıp yerine bıraktım.
''Kızlar ben rahat edemem valla ya. Bak bunlar nasıl ?'' Uzun pudra rengi bir etek, beyaz bir atlet, üstüne de siyah kolları leoparlı bir ceket seçmiştim.
''Yarabbi yine gitmiş uzun etek seçmiş, seninle baş edilmez Ada. Tamam ya giy ne istiyorsan..'' dedi Pelin.
''Kuşum fark ettiysen ben hiç karışmıyorum. Dışarı çıkman bile bir mucize.'' dedi Sinem ve bir kez daha neden onun can dostum olduğunu içimden onayladım.
Su her zamanki gibi bambaşka alemlerdeydi. Giysilere bakmaktansa yeni platoniği Berkecan'ın fotoğraflarına bakıp ''Off çok yakışıklı kızlar aşık oldum bu sefer vallahi oldum, billahi oldum..''
Tabi ki kimse Su'yu takmadı. 5 senede en az 1738 kez bu cümleyi kurmuştu ve en fazla 2 hafta sonra başkasına aşık oldu. Bense haaala salak salak aşk acısı çekiyordum.
Ne zaman Okan'ı düşünsem kendime dünyada daha büyük acıların yaşandığını hatırlattım ama tabi bir süre sonra yine uzaklara dalıp kendimi hata mı ettim diye sorgulamaktan alamadım. Daha bir hafta bile olmamıştı ve ben sanki onu hiç sevmemiş gibi barlara sürtmeye gidiyordum. Kendimle hiç örtüşmeyen bir davranıştı ama kızları da kıramazdım artık. Onları da üzmek istemiyordum, bu yüzden renk vermemeliydim.
''Kızlar çok oyalandık ya hadi bize geçelim de makyajımızı, saçımızı yapalım.'' dedi Sinem. Biraz daha burada kalırsak akşam çıkmaktan vazgeçecek ve yatağıma gömülüp sabahlara kadar ağlayacaktım.
''Ada telefonun çalıyor yine hangi alemlerdesin.'' dedi Pelin.
''Aa Emrecan arıyor.''
''Kızım arıyor diyeceğine açsana safoş musun ya tööbe.'' dedi Pelin.
''Ada umarım rahatsız etmiyorumdur, müsait misin ?''
''Yok estağfurullah, müsaitim tabii.''
''Akşam işin yoksa seni bir yere götürmek istiyorum, hem geçenki sözünü de tutmuş olursun.'' Benim düz ve duygusuz sesime karşın, Emrecan'ın sesi gayet neşeli ve içtendi.
''Çok isterdim ama akşam kızlarla Pelin'in bir arkadaşının bekarlığa veda partisine gideceğiz..''
''KIZIM ONU DA ÇAĞIRSANA GELSİN İŞTE NE GÜZEL.''Pelin asla fısıldamayı öğrenemeyecekti. Bütün alışveriş merkezi bütün özel hayatımızı öğrenmişti resmen.
Emrecan kıkırdadıktan sonra '' Yani sen de istersen gelirim Ada'cım ama emrivaki de yapmak istemem.'' Peline öldürücü bir bakış attıktan sonra
''Ben de tam Pelin'in teklifini yapacaktım ama bana fırsat vermedi. Gideceğimiz yeri mesaj atarım, görüşürüz.'' diyip cevap vermesine fırsat vermeden telefonu kapattım.
''Ya Pelin ne yapıyorsun? Çok ayıp oldu sanki sevindirikmişim de size telefon dinletiyormuşum gibi. Çok utandım ya..''
''Ya Ada çok özür dilerim birden kendimi tutamadım..''
''Neyse artık olan oldu.'' yine gözlerim buğulanmıştı.'' Ben sadece Okan'a haksızlık ediyor gibi hissediyorum. Daha 1 hafta olmadı ve ben başka bir erkekle konuşuyor, üstüne partiye gidiyorum.''
''Emin ol Okan yatağa kapanmış ağlamıyordur Ada. Şu an sürtüğün birinin üstünde kendinden geçtiğine eminim.''Sinem benimle ilk defa bu kadar sert konuşmuştu. Söyledikleriyle artık kendimi tutamadım ve koskoca AVM nin ortasında ağlamaya başladım. Belli ki Sinem de pişman olmuştu ama çok geçti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ezkaza
Teen Fiction24 yaşında, hayatı boyunca gururu ve kendi doğruları için savaşmış bir kız, Ada.. Ve karanlık, puslu bir gece. Sözlerin, gururun, onurun unutulduğu puslu bir gece. Hayatını babasına verdiği bir söz üzerine kuran Ada'nın hayatı tek bir geceyle değişi...