Şarkıyı mutlaka dinleyin.
Demir'den
Sabah uyandığımda Masalımın hala uyuduğunu gördüm. Ses çıkarmadan yataktan kalkıp banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. Bugün masalın benim olması konusunda kararlıyım. İstesede istemese de olucak başka bir alternatifi yok. Mutfağa inip kahvaltı hazırlamaya başladım. Menemen yapmak için soğanı , biberi ve domatesi çıkardım. Tencereyi ocağın üstüne koyarak biraz sıvı yağı döktüm ve soğanları doğramaya başladım. Soğanları dogradiktan sonra biberleri de doğrayıp tencerenin içine attım. İkisi birlikte kavrulurken domatesi doğramaya başladım. Bir yandanda ayağımla ritim tutuyordum. Tencerenin kapağını açtığımda kavrulduklarını görünce domatesleri içine atıp biraz tuz ekleyip pismesini bekledim. Buzdolabindan kahvaltılıkları çıkarıp masaya yerleştirdim. Çayıda demledikten sonra masalımın uyandırmaya gittim. Odaya girdiğimde sırt üstü bir şekilde uyuyordu. Bende fırsat bu fırsat diyerek dudağına öpücük kondurduğum an gözlerini açması bir oldu.
"Ne yapıyosun sen !"
"Aşağı gel !" Diyerek mutfağa indim. Menemeni açtığımda pişmiş olduğunu gördüm ve üzerine yumurta kırarak beş dakika daha pişmesi için kapağını kapattım. Masalın merdivenlerden aşağı indiğini gördüğümde sofraya oturdum.
"Çayları koy." Dediğimde ters bir bakış atıp çayları doldurmaya başladı. Tabi gülmeyi ihmal etmiyordum bende. Karşıma geçip oturduğunda ona bakıyordum. Farketmiş olacak ki yerinde kıpırdandı. Ekmeğini menemene bandırıp ağzına götürdüğünde başını iki yana sallayarak çok güzel olmuş dedi. Hiçbirşey demeden kahvaltıya devam ettim.
Kahvaltıyı yapıp kalktığımda salona geçtim ve uykuya daldım.
Masal'dan
Demir'in salona geçip uyuduğunu görünce gülümsedim. Sofrayı toplayıp bende tekli koltuğa oturarak televizyon izlemeye başladım. Bir süre sonra canım sıkılınca bahçeye çıkmaya karar verdim. Fıskiyeler beni bulduğunda hafif bir çığlık bastım. O anda aklıma bit fikir geldi. Bahçedeki hortumu alıp çeşmeden suyu açtığımda salona doğru yürümeye başladım. Allahım sonumu hayır et. Dedikten sonra hortumu demirin üstüne tutunca yerinden küfür ederek kalktı.
"Masal !" Diye kükrediğinde adımlarımı geriye marş olarak sıraladım. Üstüme gelirken tekrar hortumu ona tutunca bir kez daha üstüme geldi ve beni yere düşürüp hortumu eline aldı. Bu sefer de beni ıslatmaya başladı.
"Beni ıslatmak neymiş gör küçük hanım !" Dedi ve ardından gıdıklamaya başladı.
"D-Demir lütfen y-yapma !" Diye kahkaha atmaya başladım. Bir süre daha gıdıkladıktan sonra bıraktı ve eve doğru yürüdü. Bende eve girip odaya çıktım. Dolaptan elime eşofman takımı aldıktan sonra banyoya girip saçlarımı kurutarak üzerime giydim. Ardından yatağa geçip kendimi uykuya bıraktım.
Demir'den
Eve girdiğimde masalında arkamdan geldiğini görünce direk odama girdim. Akşam olmasına daha çok vardı. Oyalanmak için duşa girdim. Çıktıktan sonra üzerime rahat birşeyler giyerek odadan çıktım. Masalın odası gözüme çarpınca yavaşça kapıyı açtım. Uyuduğunu görünce rahatsız etmeden aşağı indim. Televizyonun karşısına geçerek oturdum. Bir film başlamıştı izleyerek zamanı geçiririm diye kanepeye uzanıp izlemeye başladım.
Saatin nasıl geçtiğini anlamadım. Telefona baktığımda sekize doğru geliyordu. Bahçeye çıkarak iki hamağı yan yana koydum. Ardından evden pike getirerek hamaklarin yanına koyarak gittim. Masalın odasına girdiğimde hala uyumuş olduğunu görünce yanına dizlerimi kırarak çömeldim. Saçlarını okşadığımda mırıldandı.
"Masal hadi uyan !" Diye fısıldadım. Yavaşça gözlerini açtığında gülümsedim. Elimi uzatıp
"Gel benimle !" Dediğimde elimi tutup bahçeye doğru yürümeye başladık. Hamakları görünce bunlar ne alaka diye bakış attı bana. Omuz silkerek yerine geçmesini söyledim. Hamaklara yatarak yıldızları seyretmeye başladık. Sessizliği ben bozdum.
"Gökyüzünden bir yıldız seç bu gece. Gözlerin gibi parlak ve ışıl ışıl olsun. Benim içinde bir yıldız seç. Parlak olmasına gerek yok. Sana yakın olsun yeter." Dediğimde bana dönerek elimi tutup gülümsedi.
"Seçtim ama zamanı gelince söyleyeceğim." Dediğinde tekrar yıldızları izlemeye başladık.
"Yıldız kaydı gördün mü ?"Dedim.
"Evet gördüm."
"Dilek tuttun mu ?" Dediğimde başını salladı.
"Ne tuttun ?"
"Dileğimi söylersem gerçekleşmez. Ki ben gerçekleşmesini canı gönülden istiyorum." Dediğinde daha da merak etmiştim.
Kollarını birbirine sürtüp duruyordu. Üşüdüğünü tahmin ederek yerdeki pikeyi üstüne örttüm. Tekrar yerime yattım. Yıldızlara bakıp hayallere gittiğimde masala döndüm ama uyumuştu. Bende elinden tutup uyumaya başladım.
Sıla'dan
Barışmamızın ardından iki gün geçmişti ve herşey çok iyi gidiyordu.
Salonda oturmuş film izliyorduk beraber. Ne olduğunu anlamadan bana bir soru yöneltti."Tamamen benim ol ?" Dediğinde şaşkınca yüzüne baktım. Ben bakireyim ve çok korkuyorum diyemezdim herhalde.
"Ben bakireyim." Dediğimde başımı eğdim. Neden söyledim ki ben bunu şimdi salak.
"Söz veriyorum canın yanmayacak. Ben sadece benim ol istiyorum. Sana başka kimse el sürmesin istiyorum." Dediğinde düşünmeye başladım.
"Bir şartla tamam mı ?"Dediğimde başını salladı.
"O lanet olası şeyi bırakacaksın tamam mı ? Eğer beni istiyorsan bunu yapacaksın ?"
"Yapacağım."
"Söz ver bana."
"Söz veriyorum." Dediğinde beni kucağına alarak yukarı çıkarmaya başladı. Yatağın üstüne beni bıraktığında soyunmaya başladı. İlk önce bluzunu çıkardı. Ardından pantolonunu indirdiğinde boxerına bakıp güldüm.
"Batman baskılı boxer mi giyiyorsun? "
"Bu benim uğurlu boxerım bak getirdi de zaten. "Dedikten sonra bende soyunmaya başladım. Üstümdeki bluzu ve pantolonu çıkardıktan sonra sadece iç çamaşırlarım ile kalmıştım. Üstüme eğilip beni yatağa uzandırarak dudaklarımı öpmeye başladı. Hayır öpmüyor emiyordu resmen. Karşılık vermeye başladığımda daha sert öpmeye başladı. Dudaklarımdan ayrılarak boynuma doğru indi. O kadar sert emiyordu ki iz bıraktığına emindim. Boynumdan ayrılıp gözlerimin içine baktığında
"İstiyor musun ?" Dediğinde kesik kesik nefesler eşliğinde başımı salladım. Üzerimde doğrulup yavaşça külodumu aşağı indirmeye başladı. Artık geri dönüşü yoktu. Südyenimi de çıkardıktan sonra tamamen çıplak kalmıştım. Ayağa kalkıp boxerını çıkardığında görmüştüm. Çüş lan o çok büyük değil mi ? Tekrar üzerime eğildiğinde vücuduma değdiğini hissettiğimde titredim.
"Söz veriyorum yavaş olucam." Dediğinde tedirgince başımı salladım. Eline prezervatifi alıp geçirdiğinde bir anda içime girdiğinde ağzımdan bir inleme çıktı. Yavaşça üzerimde gidip gelirken bende zevkten ölüyordum.
"Hızlan." Dediğimde bana bakıp başını salladı. İçimdeki gelgitleri daha da hızlandığında ağzımdan kaçan inlemeleri kontrol edemiyordum. Bir süre daha içimde gel git yaptıktan sonra içimden çıkarak yanıma uzandı. İkimizde nefes nefese kalmıştık. Bana doğru dönerek alnımdan öptü ve bana sarılarak uyumaya koyulduk.
"Seni asla bırakmayacağım." Dedikten sonra gülümseyerek karşılık verdim. Ve kendimizi uykunun kollarına bıraktık.
Merhaba arkadaşlar ! Bölüm bir gün gecikti özür dilerim. Cem ve Sıla birbirine bağladılar. Demir ve Masalı biraz tatlı bir telaş içinde uğraştıralım. Sizi seviyorum ! Öpüldünüz ! Oy vermeyi unutmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON SÖZ
Teen Fiction"Soğuk. Burası çok soğuk. İnsanlar , gökyüzü ve herşey. Hepsi bütün benliği ile canlılığını kaybetmiş. Siyah ve beyaz bir filmden ibaret idi sanki. Bağırıyorum ' Ölmek istemiyorum ' diye. Bu eski filmin içinde olmak istemiyorum. İnsanların donuk ve...